HAYIRLI OLSUN…

Murat Güçlü

Seçilmiş Cumhurbaşkanı Erdoğan sonrası ne olacağı artık belirlendi. AK Parti yoluna sayın Ahmet Davutoğlu ile devam edeceğini açıkladı. Aslında bu açıklama bir nevi malumun ilamı oldu. Cumhurbaşkanlığı seçim süreci ve seçim sonrası Sayın Erdoğan tarafından verilen mesajlar okunduğunda Davutoğlu’nun başkanlığı hemen hemen kesin gibiydi.

 

Teşbihte hata olmasın, hepimizin bildiği şekilde bazı devlet kurumu ihalelerinde öyle bir ihale şartnamesi hazırlanır ki o ihaleye ancak tek bir firma girebilir. Aslında ihalenin kime verileceği/ihaleyi kimin alacağı önceden belirlenmiştir. İhale süreci sadece prosedürlerin yerine getirilmesi için yapılmaktadır. Buna da adrese teslim ihale denmektedir.

 

Dedik ya teşbihte hata olmasın diye, Sayın Davutoğlu’nun ilanı da ben de böyle bir duygu oluşturdu. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın seçim öncesi ve sonrası açıklamaları, koyduğu kriterler incelendiğinde şöyle bir tablo ortaya çıkmakta. Birincisi, Ak Parti’de geçerli olan 3 dönem kuralına uyulacağı beyanı. Bu durumda Binali Yıldırım, Mehmet Ali Şahin, Ali Babacan gibi adı geçen isimlerin olmayacağı belli oldu. İkinci olarak Genel Başkan ve Başbakanın aynı kişi olacağı, herhangi bir ayrıma gidilmeyeceği. Üçüncüsü seçilecek Genel Başkan ile 2015 seçimlerine gidileceği. Bu halde de genel başkanın aynı zamanda başbakan olması gerektiğinden ancak hali hazırda milletvekili olması gerekiyordu. Çünkü yasalarımız gereği meclis dışından bakan atanabilmekle birlikte Başbakan’ın milletvekili olması mecburidir. Bu durumda da başta Sayın Abdullah Gül olmak üzere başkanlığa adı geçenlerden Numan Kurtulmuş’un da Erdoğan’ın halefi olamayacağı belli oldu. Aslında açıklamalar tek adayın Davutoğlu olduğunu belirlemişti. Bu sebeple malumun ilamı diyoruz.

 

Şunu önemle belirtelim, önce bu kriterler konmuş, ardından da kim buna uyar diye bir çalışma yapılmamıştır. Davutoğlu ismi başta sayın Erdoğan olmak üzere partinin önemli görevlerinde bulunan kişilerce kabul edilmiştir. Asıl önemle üzerinde durulması gereken konu budur. Erdoğan hangi sebeplerle Davutoğlu’nu halef bıraktı.

 

Erdoğan’ın seslendirdiği Yeni Türkiye’nin şifreleri burada gizli. Erdoğan nasıl bir Türkiye hayali kuruyorsa, Davutoğlu da aynı hayali kuruyor. Bunun detaylarını bizim bilmemiz mümkün değil ancak hem yeniden büyük Türkiye olma hayali, bölgesel güçten, küresel güç olma ideali, içeride parelel yapı ile mücadele bunların genel hatlarını oluşturmakta. Zaten bu tip genel hedeflere kimse prensip olarak karşı olmaz. Burada önem arzeden buna ulaşmak için uygulanacak metot, sistem, öncelikler… burada sayın Erdoğan ile sayın Davutoğlu’nun aynı doğrultuda düşündükleri kanaatindeyim.

 

Türkiye iyiye doğru gitmekte. Yüzyıllık parantezler kapanmakta. Türkiye milli manevi değerlerine sahip çıkmakta, İslam coğrafyası ile barışmakta, kendisine dayatılan role karşı çıkmakta, içeride baskıcı, otoriter vesayet sistemini bitirmekte, Kürt sorununu belli bir çözüme kavuşturmaya çalışmakta. Bunun yanında iktisaden gelişmekte, büyük altyapı yatırımları yapmakta.

 

Asıl işler ise bunlardan sonra gelecek. Dünyaya söyleyecek sözü olma aşamasına gelmek. Dünya’nın gidişatına itiraz etme ve yeni şeyler söyleme. Bu da öyle lafla, kolayla olacak iş değil. Hepimizin yükü ağır, hem de çok ağır.