İPE UN SERME HAMLESİ

Murat Can

Dün Davutoğlu ve Kılıçtaroğlu kalabalık bir ekiple bir araya geldi.

Her iki taraftan yapılan açıklamalar aşağı yukarı aynı tonda.

Darbe Anayasa’sı değişmeli…

Anayasa Uzlaşma Komisyonu yeniden kurulmalı…

Birde Başkanlık Sistemi var tabi, o ayrı bir konu…

Bir önceki dönemde, TBMM’de bir Anayasa komisyonu kurulmuştu. Bütün partilerin eşit üye verdiği bu komisyon 60 küsur madde üzerinde uzlaştı. Ancak daha sonraki süreçte bu maddeler Genel Kurul’a indirilemediği için yasalaşması da mümkün olmadı.

Peki, bundan sonraki süreçte mümkün olacak mı Anayasa değişikliği…

TBMM’de kurulan bu komisyonun çalışmalarını yakından takip edenlerden biriyim. Çalışma esaslarını biliyorum.

Bu bilgilerime dayanarak endişelerimi yazmak istiyorum.

Öncelikle HDP ve MHP’nin bulunduğu bir komisyondan uzlaşma çıkması imkânsız. Dolayısıyla bu komisyon sık sık kriz yaşayacaktır.

CHP ve MHP’nin pek çok konuda anlaşma sağladığını söylemek zor değil. Fakat son tahlilde bütün partilerin ortak bir noktada uzlaşma sağlayacağı madde 80 ise, bu maddelerin 60’ında uzlaşma sağlanmış durumda. Geriye 20 madde kalır ki bunun dışında anlaşmaları pek mümkün görünmüyor.

Ben CHP siyasetini göz önünde bulundurunca, anayasa uzlaşma komisyonu kurulması önerisini, oyalama ve ipe un serme kabilinden bir girişim olarak değerlendiriyorum.

CHP topluma şirin görünmek ve “bakın değiştirme iradesi bizde de var” demek adına komisyon hamlesini yapıyor. Fakat aslında bu komisyondan bir sonuç çıkmasının zor olduğunu da biliyor.

Bunun yerine daha pratik sonuç alınabilecek yöntemler var diyenlerdenim ben.

Örneğin TBMM’de kurulan uzlaşma komisyonu yerine her parti Anayasa teklifini yazıp getirse ve uzlaşma Ak Parti – MHP yahut Ak Parti – CHP arasında olsa bence Anayasa’yı değiştirme ihtimali daha yüksek olur. Aksi taktirde yine dönemin sonuna kadar çalışan ama kadük kalan bir komisyon girişimiyle karşı karşıya kalmış olacağız.

Nihayetinde bütün bu çalışmalar sonunda karşımıza çıkacak mutlak bir sorun var.

Başkanlık sistemi sorunu…

Ak Parti’nin sistemi değiştirme arzusu ortada.

Muhalefetinse parlamenter sistemde kalma arzusu ortada.

Ak Parti neden Başkanlık sistemini istiyor? Uzun bir tartışma konusu. Ancak muhalefetin parlamenter sistemde kalma arzusunun altında yatan gerçek net… Yeniden hükümet olamama korkusu.

İktidar olma umutları koalisyondan öte olmayan muhalefetin her seferinde tek başına iktidar çıkartmaya odaklanmış bir yönetim sistemine evet demesi olanaksız görünüyor.

Parlamenter sistemin kusurlarının küçük partiler için umut olduğunu biliyoruz.

Bu yüzden CHP ve MHP’nin başkanlık sistemine evet demesi zor görünüyor.

Tabi tartışmayı salt başkanlık sistemine odaklamak doğru değil. Fakat Türkiye’nin artık yeni bir hükümet sistemine ihtiyaç duyduğu açık bir gerçek…

Anayasa’daki diğer maddeler ne olur, nasıl olur? Bilmem. Aslında derinlere dalmadan birkaç maddelik bir değişiklikle hükümet sisteminin değiştirilmesi öncelikli meselemiz olmalı diyorum ben.

Bu sistemin adı partili cumhurbaşkanlığı mı olur, başkanlık ya da yarı başkanlık mı olur? Bilmiyorum…

Ancak adı her ne olursa olsun çift başlılığı ortadan kaldıracak ve içeriğinde  hızlı karar alacak bir mekanizma barındırması gerekliliği bugün açık.

Bu yüzden uzlaşma arayışlarının hükümet sistemi üzerine bina edilmesi ve hızla genel kurula bu konunun getirilmesi taraftarıyım ben.