İslamda Kadının Önemi

Zekiye Soylu

İslamda Kadın bir bütünün ayrılmaz parçasıdır. Hatta kadın ümmetin yarısıdır. İslamda kadın temel eğitimi veren ilk öğretmendir.

İnanan kadınlar ve inanan erkekler birbirleri-nin destekçileri ve yardımcılarıdır. Zira Kur’an’ımızda şöyle buyurulmaktadır: “Mü’min erkeklerle mü’min kadınlar da birbirlerinin velileridir. Onlar iyiliği emreder, kötülükten alıkorlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler, Allah ve resulüne itaat ederler. İşte onlara Allah rahmet edecektir. Şüphesiz Allah azizdir, hikmet sahibidir.“ (Tevbe suresi, 9:71)

Allah; evreni, insanı, içindekileri, kısaca her şeyi, mükemmel bir sistemin parçası olarak yaratmıştır. Bu sistemin bir parçası olan

aile de sadece karı-koca arasındaki; ilişkiler, paylaşımlar, haklar, sorumluluklar ve görevler üzerine kurulu değildir, çok daha kapsamlıdır. Zira aile de İslâm'ın genel sisteminin bir parçasıdır. İslâm bu düzen içinde kadını da mükerrem kılmıştır. Ona bazı görevler ve sorumluluklar verirken haklarını da doğumundan ölümüne kadar koruma altına almıştır.Ama islamdan önce bu durum çok farklıydı.Ayeti kerimede gectiği üzere “Onlardan birine kız(ının doğduğu) müjdelendiği zaman, öfkeden yüzü kapkara kesilir. Kendisine verilen müjdenin kötülüğünden dolayı kavminden gizlenir. Onu, aşağılanmaya katlanıp yanında mı tutsun, yoksa toprağa mı gömsün! Bakın ki, verdikleri hüküm ne kadar kötüdür!” (en-Nahl, 58-59) Dinimizde ise kadınlara çok kıymet verilmiş ve erkeklere çeşitli sorumluluklar yüklenmiştir. Ev işlerinde ya da dışarıda çalışmak kadınlara mecburiyet kılınmamıştır ancak, erkeklere ailesini geçindirme zorunluluğu kılınmıştır. İslam dini yüzyıllarca öncesinden kadına, mülkiyet, miras, eşitlik, öğrenme, seçme, belli alanlarda seçilme hakkı tanıdığını hatırlatan Kurtaran, "İslamiyet'in getirdiği tabii haklar hususunda kadın erkek ayırımı yoktur. Kulluk, mükellefiyet, suç ve ceza hususunda kadın-erkek arasında tam bir eşitlik getirilmiştir. İslam kadına dini, ilmi, idari, siyasi, iktisadi ve ailevi olmak üzere bütün hakları tanımıştır. Siyasi haklardan kadın, erkek gibi seçme ve seçilme hakkında sahip kılınmıştır. Hazreti Peygamber ve râşit halifeler zamanında kadınların bilimsel çalışma yaptıkları, sosyal hayatta aktif bir rol aldıkları, ticaret yaptıkları, ilmi alanda daima bir gelişim halinde oldukları, içtihat ve istişare konusunda etkin oldukları, belli alanlarda- ehliyet sahibi oldukları hususlarda, hüküm ve fetva verdikleri, yönetimin kararlarını etkileyecek konumda bulundukları tarihi bir hakikattir.