Şeb-i Arus Tanıtım Toplantısı, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde yapıldı. Programa, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Konya Valisi İbrahim Akın, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı ve bazı bürokratlar katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, “Asırlar önce Horasan’dan başlayan bir yolculuk, Konya’da bir gönül medeniyetine dönüştü. O yolculuğun sahibi Hazreti Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, yalnızca kendi zamanına değil; çağları aşarak bugüne de seslenen bir hikmet güneşi oldu. O, kalemiyle gönülleri, sözleriyle ufukları aydınlattı. Gönülleri birleştiren, arayanı bulduran, dertliyi huzura kavuşturan büyük bir irfan eri olarak Konya’nın, Anadolu’nun ve insanlığın ortak sesi haline geldi.
Mevlânâ; rüzgârın savurduğu yapraklara, çölün ortasında yolunu kaybedene, kalplerin daraldığı anlara, dünyanın sarsıldığı zamanlara hep aynı çağrıyı yaptı: ‘Gönlün huzuru, gönül sahiplerinin huzurundadır…’ Bugün hâlâ insanlığın en çok ihtiyaç duyduğu bir seda olan bu çağrı; bu yıl 752’incisini düzenleyeceğimiz vuslat törenimizin ana teması oldu.
Bu tema; çağımızın yorgun ruhlarına seslenen bir nefes, bir davet, bir hatırlayıştır. Birçok coğrafyanın savaş ve acılarına şahit olduğumuz, gönüllerdeki küfenin daha da ağırlaştığı, insanın kendine dahi yabancılaştığı bu çağda; Mevlânâ bizi yeniden huzura, sükûnete, birbirimizi anlamaya çağırıyor. İşte bu kadim çağrının yeniden yankılandığı, Mevlana Hazretlerinin Hakk’a kavuştuğu vuslat günleri; Konya’yı her yıl sadece manevi bir merkeze değil, aynı zamanda insanlığın ortak arayışlarının buluştuğu büyük bir gönül sofrasına dönüştürüyor. Bu yıl da 7–17 Aralık tarihleri arasında, dünyanın dört bir yanından misafirlerimizi Mevlânâ’nın şehrinde, sevginin ve muhabbetin merkezinde ağırlayacağız” dedi.
BU SENEKİ TEMA HUZUR VAKTİ
Konya Büyükşehir Belediyesi olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı ile birlikte; Şeb-i Arus ruhunu en iyi şekilde yansıtacak programlar hazırladıklarını söyleyen Başkan Altay, “Bilhassa, UNESCO’nun “Somut Olmayan Kültürel Miras” listesinde yer alan Sema Töreni, insanı kâinatın sırlarına erdiren yolculuğu ve Hakk’a ulaşmanın mertebeleriyle gönülleri mest edecek. Semâ törenlerine ilaveten paneller, kültür-sanat etkinlikleri ve uluslararası buluşmalara kadar geniş bir yelpazede, “Huzur Vakti” temasını gönüllere dokunacak biçimde işleyeceğiz.
Bu vesileyle, tüm gönül dostlarını 7 – 17 Aralık tarihlerinde Mevlânâ’nın şehrine, huzurun merkezine, Konya’ya davet ediyorum. Gelin hep birlikte; gönüllerimizi birleyen, ruhumuzu sükûnete erdiren huzur iklimini birlikte yaşayalım. Bildiğiniz gibi, yaklaşık 10 bin yıllık tarihiyle, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Çatalhöyük, yine UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan Eşrefoğlu Camii başta olmak üzere; Selçuklu başkenti Konya’mızda tarih, kültür ve doğal güzellikler anlamında birçok değer bulunuyor.
Ben, hem Şeb-i Arus için hem de yılın her mevsiminde tüm misafirlerimizi Konya'da huzurlu bir yolculuğa davet ediyorum. Bu vesileyle; başta Şeb-i Arus törenleri olmak üzere ilimizde kültür ve turizmin gelişmesi anlamında yaptığımız her çalışmaya katkı sunan, değerli Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy’a, genel müdürlerimize ve emeği geçen herkese, şahsım ve şehrim adına şükranlarımı arz ediyorum” diye konuştu.
'BU YILIN TEMASI HUZUR VAKTİ'
Konya Valisi İbrahim Akın, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
“İnsanlığın evrensel değerlerini ve umudunu bir kez daha Konya’mızdan yükselteceğimiz hazret-i Mevlana’nın 752. Vuslat yıl dönümü uluslararası anma törenlerini tanıtmak üzere huzurlarınızdayız. Tanıtım toplantımız, İstanbul’dan başlayarak Konya’mızın manevi derinliğini, ekonomik ve turistik potansiyeliyle birlikte ulusal ve uluslararası düzeyde görünür kılacaktır. Bu yılın teması “huzur vakti” olarak belirlenmiştir.
Huzurun anlamı esenliktir, barıştır. Bugün mazlum coğrafyalarda savaşın, yoksulluğun ve adaletsizliğin gölgesinde huzur arayan kardeşlerimiz var. Onların yüreğinde yankılanan dua, Mevlana’nın asırlardır süregelen sevgi, hoşgörü ve barış öğüdüyle buluşup her defasında insanlığı kendine çağıran bir umuda dönüşüyor. Ve o umut, bu yıl tüm dünyaya huzur, esenlik ve kardeşlik olarak yayılıyor. Biz de bu gönül hakikatini, Konya’mızdan bir dua, bir barış çağrısı gibi yeniden insanlığa ulaştırmak istiyoruz.”
'MEVLANA DÜŞÜNCESİNİ VE FELSEFESİNİ ANLATIYORUZ'
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise şu şekilde konuştu;
Mevlana’yı anmanın yanında meselenin bir diğer önemli yanı da onu doğru anlamaktır. Ve aynı zamanda buna bağlı olarak da doğru anlatmaktır. İşte bu sebeple her yıl düzenli bir şekilde gerçekleştirdiğimiz anma etkinliklerinin yanında Mevlana’nın doğru anlaşılması ve doğru anlatılması çabasıyla da önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Dünyanın dört bir yanında düzenlediğimiz etkinliklerle farklı milletlerden ve kültürlerden insanlara Mevlana düşüncesini ve felsefesini anlatıyoruz. Onun eserlerinin yabancı dillere çevrilmesini sağlıyoruz. Size şunu çok açık bir şekilde ifade edebilirim ki, dünyanın çok farklı bölgelerinden bu alanla ilgili çok önemli geri dönüşler alıyoruz. Dönem dönem çalışma arkadaşlarımdan Anadolu erenleriyle ilgili yaptığımız çalışmaların nasıl karşılandığına dönük bilgiler alıyorum.
Büyük bir gurur ve mutlulukla belirtmek isterim ki, bugün geldiğimiz nokta itibariyle dünyanın çok farklı ülkelerinde insanlar Anadolu erenlerimize karşı ciddi bir ilgi ve alaka içerisindedirler. Mevlana’nın, Yunus Emre’nin, Hacı Bektaşı Veli’nin, Ahmet Yesevi’nin sesleri çok farklı coğrafyalarda yankılanmaya başladı. Yüzyıllar öncesinden gelen ses zaman, mekan ve kültür ayrımı gözetmeksizin insanların kalplerine dokunuyor. Anadolu’dan yükselen ışığın bugün birbirinden farklı kültürlerdeki toplulukların yaşamını aydınlattığını, ekilen tohumların filizlendiğini görüyoruz. Modern hayatın bin bir zorluğu içerisinde ayakta kalmaya çalışanlar Mevlana’nın, Yunus Emre’nin öğretileriyle hayata tutunuyor. Asırlar geçti, dünya bambaşka bir hale geldi, zaman değişti ama Yunus’un Hazret-i Mevlana’nın asırlar önce kaleme aldığı eserler tesirini hiç kaybetmedi. O ses bugün tüm dünyada karşılık buluyor, gönüllere hayat bahşeden nefesi hala tazeliğini koruyor.
Çünkü insanlık bugün her zamankinden daha çok onun merhamet ve muhabbet çağrısına ihtiyaç duyuyor. Zulmün, adaletsizliğin, bencilliğin kasıp kavurduğu bu çağ yangının ateşini, Mevlana gibi, Yunus gibi Yesevi gibi manevi önderlerimizin barış ve kardeşlik çağrısına kulak vererek söndürebiliriz. İşte bu sebeple Anadolu erenlerinin evrensel mesajlarını anlamak ve kendimize rehber edinmek zorunda olduğumuzu unutmamalıyız. Bu sesin daha güçlü ve etkili şekilde yankılanması, Anadolu’da yakılan meşalenin aydınlığından daha fazla insanın nasiplenmesi için biz Hazreti Mevlana’yı anlamaya, anlatmaya, tanıtmaya devam edeceğiz.