Karara Saygı Gerekir

Ali Kaya

Öncelikle önümüzdeki  referandum da evet oyu çıkarsa halkın kararına saygısı bulunmayan  Chp nin Konya Milletvekili olan zat şöyle diyor; Diyelim ki  Evet çıktı, kimse heveslenmesin  biz yine Samsun’dan başlarız  İzmir’e kadar kovalarız ve denize dökeriz. Diyerek burada hepsini yazamadığım argo kelimelerle Evet diyecek olan halka olan kinini  kusmasını  Evet oyu verecek  biri  olarak kınıyorum.

Siyasetin dili sert olabilir amma hakaret içermez karşı tarafı aşağılayıcı bir üslup asla içermez. Olay yargıya intikal etmiş şu olmuş bu olmuş meselesi değil yıllardır koyun ,cahil ,eğitimsiz veya göbeğini kaşıyan adam  dedikleri halkı hala hor görmeye devam eden bu bozuk  zihniyetin batarken son çırpınışlarını izliyoruz. 

Buradan koyun olan cahil olan eğitimsiz olan benimde dahil olduğum bir  kesimin  temsilcisi olarak Evet diyecek tüm milletime  acizane tavsiyem şudur; 16 nisan da yapılacak referandum sonucu ne olur bilinmez amma çıkan sonuca her kesimin saygı duyması gerektiğine inanıyorum ,  çünkü bizi biz yapan eğrisiyle doğrusuyla bu millettir içimizden bazıları hayır diyecek diye  dışlamak, yada hain ilan etmek  ülkeyi kaosa götürecek sürece bir fitil de bizim koymamız demektir ,  varsın onlar bizi İzmir’e kadar kovalayarak  denize dökme hayalleri kursun , varsın onlar evet diyen bizleri  cahil safsatasıyla suçlasın varsın  onlar bize olmadık yalanlarla suçlayarak karalamaya çalışsınlar biz yine doğru bildiğimiz yolda yürümeye devam edeceğiz .

CHP  Konya milletvekili olan zatın  amacının referandum sonucunun Evet çıkması olasılığının yüksek olması hasebiyle referandum sonrası bir halk ayaklanmasına ortam hazırlamak olduğunu  bilmemiz  gerekir. Biz yine sokakta gördüğümüz insanlara oyunun rengini sormadan  haklı evet kampanyamızı  anlatalım. Bırakın onlar yine saldırsınlar hakaretler savursunlar onlar akrep olmaya devam etsin biz yine dervişliği seçelim , günün birinde doğruyu bulmaları için yüce Allaha dua edelim.

        Bizler referanduma odaklanmışken,  hemen güneyimizde Suriye’nin dilip kentinde zalim Esat rejiminin eli kanlı katilleri, yine masum çocukların kanına girdi içimiz yanıyor, zalim Esat ve katilleri  bu günahsız sabıların hesabını  verecekleri kendileri  için hazırlanan  cehennem kuyusuna zebaniler daha fazla odun taşısınlar diye  hala masum çocukların kanına girmeye  devam ediyor, dünya yine sözde kınama üzüntü ve sert açıklamalarını sıralıyor on gün sonra yine Müslüman canına kıymaya yeni adamlar  ve  yeni örgütler türetecekler yani sahte üzüntü mesajlarının arkasında umutla besledikleri bu orta doğu  bölgesinin kontrolünü ellerinde tutmak amacına hizmet edenleri korumaya  devam ediyorlar.

Aklıma gelmişken sorayım  Suriye’nin elindeki  kimyasal silahlar alınmadı mı? Alındıysa bunları nerden ve nasıl temin etti? Son sorum bunları tüm dünyanın gözü önünde kullanmaya nasıl cesaret etti?

               İç politikaya buradan hızla dönersek bizleri İzmir’e  dökmeyi hayal eden zata sesleniyorum . Siz on beş temmuzda tanklara uçaklara bombalara veya kurşunlara kafa tutan göğüs geren  bu cahil, eğitimsiz diyerek hor gördüğünüz  Türk milletinin asil evlatları , İdlip’te  ölenler  için kıyama  durdu bu günahsız halkın acılarını yüreklerinde hissetti. Biz güçlü Türkiye bölge de ve dünyada güvenliğin sigortası olsun diye uğraşırken siz ülkeyi karıştırıp kargaşa çıkarmanın peşine düştünüz  memnun musunuz?

Buradan hayır diyeceklere bir önerimiz var ufak bir öneri şimdiye kadar iki başlı  parlamenter sistemle yönetildik sorunları sizde bizde iyi biliyoruz  ve son on beş yıldır size  göre şeriatçı bir parti yönetti  hangi özgürlüklerinizden mahrum edildiniz veya hangi haklarınıza kısıtlama getirildi ki,  Ak partinin uygulamalarından rahatsızlık duyuyorsunuz,  yahu açın şu anayasa değişikliklerini bir okuyun yine de hayır derseniz deyin.

Biz sizi denize dökmeyiz sizi dışlamayız, kararınıza saygı duyarız sizi kaybetmeye değil kazanmaya çalışırız farkımız bu.

SAYGILARIMLA