Liseye Geçiş Sınavı maratonunun son düzlüğüne girilirken öğrencilerin temposunu düşürmesi ve bilinçli bir şekilde süreci yönetmesi gerektiğini belirten Hüma Okulları Eğitim Direktörü, Eğitimci Yazar Şemsettin Tüzel, sınav başarısının sadece bilgiyle değil, zihinsel farkındalık ve psikolojik dayanıklılığa da bağlı olduğunu söyledi.
Ayrıca lise tercihlerinde öğrencilerin kendi istek ve hedeflerini göz önünde bulundurmalarının önemine değinen Tüzel, meslek liselerinin ve ara eleman yetiştirmenin ülke geleceği açısından büyük önem taşıdığını belirtti.
‘ANALİZ ET VE DİNLEN’
Sınavın son zamanlarında zihinsel ve bedensel olarak dinlenmenin önemli olduğunu dile getiren Tüzel, “Sınav yaklaştıkça panik hali ortaya çıkıyor ve daha çok deneme ve daha çok soru çözme çabasına girilerek panik hali iyileştirilmeye çalışılıyor. Oysa anlamaya dayalı bir sistemle karşı karşıyaysanız ve sadece bilginiz ölçülmüyorsa zihinsel duygu durum direncinin güçlü olması gerekir. Bunun için son bir ay öğrenci rölantiye geçmeli. Yanlışları, eksikleri analiz yapmadan denemeye girmek koşu bandında koşmaya benzer. Sizi bir yere götürmez, sadece yorar. Bunun için dinlenmek ve analiz etmek oldukça kıymetlidir.” ifadelerine yer verdi.
‘SINAV ÇOK KONUŞULMAMALI’
Sınav hakkında çok konuşulmaması gerektiğini belirten Tüzel, “Çevremizdekiler sınav yaklaştıkça öğrencilere sınavla ilgili karşılığı olmayan çok şey söylemeye başlarlar. Kendine inanmalısın, kendine güvenmelisin, az kaldı, yemene-içmene dikkat et gibi sözler oldukça fazla duyulmaya başlar. Aslında bunlar doğal olan bir şeyi anormal hale getirmektir. Doğal olan bir şeyi bozmamak gerekiyor. Sınavın çok fazla konuşulmasının doğru olmadığını düşünüyorum. Beklenti arttıkça daha çok aşağı düşersiniz. Sınavda ne yapacağının dizaynını yapmak, zihinsel kurgusunu oturtmak, dinlenmek ve her denemeden sonra bir şeyi onararak devam etmek çok doğru olur.” diye aktardı.
‘İSTEKLERİNE GÖRE SEÇİM YAPMALILAR’
Öğrencilerin kariyer odaklarına göre lise seçimi yapması gerektiğini ifade eden Tüzel, “Nitelikli olan okullar ve nitelikli olmayan okullar diye bir ayrım var. Akademik anlamda kariyer yapmak isteyen öğrencilerimizin nitelikli bir okulda okumasını önemserim. Ama böyle bir iddiası yoksa, hayatın içerisine erken atılmak, para kazanmak, ticaretle uğraşmak ve sanatkar olmak istiyorsa meslek lisesine gitmesini çok daha fazla önemserim. Öğrencilerin kendilerini 10 yıl sonra nerede gördükleri çok önemli. Buna göre seçim yapmak daha mantıklı.” şeklinde konuştu.
‘ARA ELEMANA İHTİYAÇ VAR’
Ülkemizde yetişmiş ara eleman eksikliği olduğunu ve her kademede nitelikli insana ihtiyaç olduğunu aktaran Tüzel, “Bir sistemin temel mekanizması eğitim üzerine kuruludur. Eğitimin de ara eleman dediğimiz meslekten gelen, çekirdekten yetişen karakterlerin iş gücü olarak çok zayıf olduğunu görüyoruz.
Teknik anlamda meslek liselerinin çok daha kıymetli olduğunu düşünüyorum. Bunun niteliklerinin arttırılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü şu anda ülkenin yetişmiş ara elemana ihtiyacı var. Çok zor bulunuyor çünkü yetişmiyor. Meslek denince aklımıza sadece doktor, öğretmen gelmemeli. Her departmana bu ülkede ihtiyaç var. Her kademede nitelikli insana ihtiyaç var.” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.