NEREYE SÜRÜKLENİYORUZ ?

Murat Güçlü

Son zamanlarda Türkiye yoğun terör saldırıları altında beka mücadelesi veriyor. Terörün arkasındaki güçler, Türkiye’yi terörle terbiye etmeye çalışıyorlar.

Toplumsal infial uyandıran sansasyonel terör eylemlerin ardında görünenden farklı hesapların olduğu bu konulara biraz ilgi duyan ve amatörce de olsa biraz araştırma yapmış olanların malumudur.  

Bugün de yaşadığımız saldırıların arka planını görmek, bu saldırıları azmettirenlerin yapmak istediklerinin neler olduğunu, planlarını, beklentilerini bilmek, direnme gücümüzü doğru okumak zorundayız.

Kısa aralıklarla önce Beşiktaş ardından Kayseri saldırılarından sonra yılbaşı akşamında İstanbul’da bir eğlence mekanında terör saldırısı gerçekleştirildi. Her saldırı neticesinde ölenlerimize rahmet, yaralılara acil şifalar dilemekten başka elimizden bir şey gelmiyor.

Yapılan saldırıların Türkiye’yi yolundan döndürmek amacı taşıdığı, Türkiye üzerinde belli bir baskı uygulandığı belli, ancak bu baskıyı kimin uyguladığı ve sonucunda neyi hedeflediğini bilmiyoruz.

Bildiğini söyleyenlerin hepsi de kendince bazı tahminler yapmanın ötesine geçemiyor. Türkiye Rusya ile anlaştı bundan oldu, Başkanlık sistemine geçişi engellenmek için terör azdırılıyor, güneyimizde Arap dünyası ile aramıza set çekilme projelerine karşı durmamızı engellemek için yapılıyor, Suriye politikası Türkiye’yi bu hale getirdi… Yorumların hepsinin doğruluk payı olabilir ancak doğruyu tam olarak hiçbirimiz bilmiyoruz.

Beni korkutan ülkemiz üzerinde baskı uygulamak üzere meydana getirilen olaylar baş döndürücü bir hızla, can yakıcı bir şiddetle ve toplumsal fay hatları üzerinde neşet etmekte. Hızla gelişen olaylar, şiddetin ağırlığı karşısında hata yapmamız bekleniyor. Duygusal tepkiler vermemiz bekleniyor. Üst üste saldırılar sanki bizi hataya zorlamak için yapılıyor. Olaylar hakkında sağlıklı olarak düşünüp neler yapılabileceği konusunda bir karar vermemiz engelleniyor. Böyle zamanlarda sükûnet çağrısı yapmak kolay değil ama sükûnetimizi muhafaza etmezsek terör üzerinden yapılmak istenen neticeye ulaşılmış olur. Türkiye olarak kenetleneceğiz, birbirimize destek olacağız ama aklı selimden taviz vermeyeceğiz. Unutmayalım ki yapacağımız hatanın telafisi çok maliyetli olabilir.