SANDIK BAŞINDA VİCDANINA BİR SOR

Murat Can

Seçim sonuçlarına yönelik yapılan anketleri yayınlamak artık seçim yasakları kapsamında. İsim vermeden yapılan anket yayınlarında artık tek başına iktidar bandında olduğunu görebiliyoruz birinci partinin.

Ancak ortada daha ilginç bir durum var. Türkiye’de tek başına iktidar isteyenlerin oranı % 65.

Buna rağmen anketlere bakılınca sandıktan çıkacak sonuç tek başına iktidarın kıl payı geleceği doğrultusunda.

Kısacası vatandaşın istediği ve ortaya çıkan sonuç arasında belirgin farklılık var.

Bu verilerin ışığında 1 Kasım için son düzlüğe girildiğinde şu uyarıyı yapmakta fayda görüyorum.

Kuşatılmış bir coğrafyada dik duran bir siyasi iradeye, bunu yaparken içerde de istikrarı sağlayacak bir akla ihtiyacımız var.

İhtiyaçlarımızın ne yazık ki SSK’yı dibe vurdurmuş bir ekonomi aklıyla ve risk almaktan korkan bir “HAYIRCI”yla karşılanmayacağı açık.

Bu yüzden artık her vatandaşımızın dikkatli davranması gerekiyor.

Lütfen kıyaslayın.

15 yıl öncesinin Türkiye’si ve bugünü kıyaslayın.

Hayatımızın nasıl değiştiğini, nelerin başarıldığını, hangi dağların delindiğini, hangi denizlerin aşıldığını bir kez daha gözden geçirin.

Hastane kapılarında geçirdiğimiz ve derdimize deva bulamadığımız o günleri düşünün.

İlaç alamadığınız dünü, kızınızın başörtüsünden çekilerek dışarı atıldığı utanç günlerini düşünün.

Başını baskı ve korkudan okul kapısına yakın yerlerde bile açamayan o bayan öğretmenleri düşünün.

Oğlunun yemin törenine alınmayan gözü yaşlı, kalbi buruk, başı kapalı anaları düşünün.

Gidilemeyen yolları, binilemeyen uçakları, geçilemeyen köprüleri düşünün.

Batılı liderlerin önünde el pençe divan durduğumuz günleri, İMF’nin önünde 500 Bin Dolar için yalvardığımız günleri düşünün.

Başbakan’ın kafasına atılan yazarkasaları, kapanan kepenkleri, bir gecede yapılan devalüasyonları, batan bankaları, dahası bunların parasını size ödettikleri günleri düşünün.

12 yaşından önce Kur-an öğrenilmesinin yasaklandığı o günleri düşünün.

Düşünün lütfen.

Nereden nereye geldik.

Bu ülkeye 13 yıldır yapılanları yazmaya kalksam sayfalar yetmez.

Ancak ülke insanı olarak hafızamız zayıf.

Dünün çilesini unutup bugünün konforuyla düşünüyoruz.

Maalesef vefasızlıkta ediyoruz.

Bugün bizim için gecesini gündüzüne katmış insanların arkasında dimdik duramıyoruz.

Saadet Partili seçmenin kindar davranmasına hiç anlam veremiyorum mesela. BBP seçmeninin kuşkulu duruşuna da.

Bir bakın lütfen.

Eski Türkiye ve Yeni Türkiye arasında ki farka bir bakın.

Dün okula alınmayan kızlarınız için birlikte sokakta hak arıyorduk. Bugünse size bu hakları sağlayan siyasi iradenin karşısına geçmişsiniz neredeyse size gülle attırıyorlar.

Sadece bu mu? ,Bu ülkeyi ABD’ye pazarlamaya çalışan paralel çetenin emrine soktukları iradelerine sizi de ortak etmeye çalışıyorlar.

Ne olur bir kere dönün bakın.

Bir kere vicdanınızın sesine kulak verin.

Kalbinizi dinleyip bu ülkenin yarınına oy verin.