Seçimler ve Sonuçlar

Ömer İnal

Tarihi önemdeki seçimler yapıldı lakin sandıktan istikrarın devamı yönünde bir sonuç çıkmadı… Ak Parti ve koalisyon kelimelerini aynı anda duymanın verdiği üzüntüyü 2 gündür yaşayan birisi olarak,  Ak Parti’nin 12 yıllık hizmetlerine karşılık bu sonuçları yadırgadım, lakin milli irade nasıl tecelli ettiyse ona saygı duymak boynumuzun borcudur…

Seçimlerin belirleyicisi bilindiği üzere HDP oldu, kürt halkı aidiyet hissiyle kendilerinden birini tercih etme yönünde oy kullandı… Doğu’da tehditler söz konusu olmuş olsa bile, İstanbul, İzmir gibi yerlerde dahi alınan oy oranları, aidiyet hissiyle tercih edildiğini ağırlıkla ortaya koyuyor…

HDP ayrıca seçim öncesi dönemde kullandığı dil ile, gerek antierdoğanist cephenin gerekse de, AK Parti’yi zayıflatmanın tek formülü olarak gören %2-2,5 civarındaki marjinal bir kesimin oylarını aldı…

HDP her ne kadar barajı aşsa da, bu sonuçlara göre seçimin kazananı olmadı aslında, çünkü kaybeden Türkiye oldu, istikrar oldu, güçlenmekte olan ekonomi oldu, 2023 yolundaki hedefler oldu… Velhasıl kelam Türkiye kaybetti, lakin ‘’Erdoğan zayıfladı, artık daha güçlüyüz’’ diyen İsrail kazandı, ‘’Selahattin Eyyübi durduruldu’’ diyen İtalya kazandı…

Cumhuriyet tarihi boyunca Kürt halkına karşı uygulanan ret inkâr ve asimilasyon politikalarına son veren, ellerinden alınmış tüm haklarını iade edip onlara kardeşçe yaklaşan bir partiye destek verilmesinin aidiyet hissiyle terk edilmesi, yüreklerimizde vefa duygusunu sorgulamamıza vesile oldu…

Lakin her şeye rağmen umudumuzu yitirmeden olanda hayır verdir düsturuyla hareket etmeliyiz… Bize şer gibi gelende hayr, Hayr gibi gelende şer olabilir… Bu nedenlerle sabırla beklemeliyiz… Görelim Mevlam neyler, Neylerse güzel eyler…

Ortaya çıkan sonuçlar erken seçim ihtimalini güçlendiriyor, zira mevcut tabloda uyumlu bir hükümet modelinin kurulmasının güçlüğü alenen kendini belli ediyor… Lakin istikrarın ülkemiz için öneminin, milliyetçilik duygularından ve tarafgirlik anlayışından çok daha önemli olduğunun anlaşılması, alıştığımız istikrar ortamının kaybolmasıyla çok daha net olarak anlaşılacaktır...

Bazı çevreler, seçimlerdeki sonuçlardan başkanlık sisteminin istenmediğini çıkarmakta gecikmemişlerdir... Aslında bu sonuçlar Türkiye'nin başkanlık sistemine olan ihtiyacını göstermesi bakımından çok güzel bir örnektir... Çünkü bu sistem ve bu şekildeki sonuçlar ile ülkenin kalkınması ileri gitmesi mümkün değildir...

Secim sonuçları bu haliyle başkanlık sistemine giden yolun başlangıcı olmuştur...Tıpkı 2007 yılında cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ak Partiye Abdullah Gül'ü sectirmemek için yapılan onca uğraşlar, cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle sonuclanarak şer gibi görünen olaydan Hayr neticelenmişti.. Bu seçimlerde yapılan siyaset mühendisliğide Hayırlara vesile olacaktır Allah'ın izniyle...

Selametle...