Sosyal medya paradoksu

İsmail Koç

Sosyal medya hayatımıza girdiğinden beri  artık vazgeçilmez bir parçamız oldu. Sabah gözümüzü açar açmaz sosyal medya hesaplarını kontrol eder olduk. Sosyal medya bu denli hayatımıza girince olumlu ve olumsuz birçok yanını da beraberinde getirdi. Sosyal medya günümüzde müthiş hızlı bir haber kaynağı haline gelirken, aynı zamanda da yalan yanlış haberlerin dolaştığı, bilgi kirliliğinin olduğu bir mecraya dönüştü.

Facebook ve Twitter’ın sosyolojik anlamdaki olumsuzlukları bir yana ülke menfaatlerinin tersine bir takım faaliyetlerde de bulunuyorlar.  Sosyal medyanın çirkin yüzünü Gezi Parkı Olaylarında suratımıza tokat gibi çarptı. Post Modern darbelerden bahsederken en yeni post modern darbe girişimleri sosyal medya üzerinden yapılmaya çalışıldı. Ülkeye ihanetten başka amaçları olmayan bir güruh sosyal medya üzerinden karalama kampanyaları başlatarak hükümeti devirmeye çalıştılar. Allah’tan ülkemizin başında dirayetli bir hükümet vardı da yapılmaya çalışılan bu yeni nesil darbe girişimleri daha büyük sonuçlar doğurmadan önlendi.

Son günlerde yaşanan bir sosyal medya faciası da Yeni Şafak gazetesinin 10 milyon takipçisi bulunan Facebook sayfası kapatılması oldu. Özellikle paralel yapı ve diğer terör unsurlarına karşı mücadele eden haber ve yayınlarıyla dikkat çeken gazetenin Facebook sayfasının sansürlenmesi gayet manidar. Sayfanın Arapça, Türkçe ve spor sayfalarını birleştirildiği için kapatıldığı iddia edilse de bu birleştirmeyi yapmayan yayın organının olmadığı göz önünde bulundurulduğunda bilinçli bir kampanya yürütüldüğü açıkça belli oluyor. Bu operasyona biraz daha dikkatli bakıldığında ise paralel yapının parmak izlerini görmek mümkün.

Sosyal medyada son sansür girişimi ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyareti öncesinde Twitter üzerinden başlatılan #WeLoveErdogan​ etiket kampanyası dakikalar içerisinde 300 bin mesajla dünya gündemine girerken, Twitter'ın skandal bir hamleyle etiketi listelerden kaldırdı. Twitter, Erdoğan’a gösterilen teveccühü hazmedemedi.

Sosyal medya faydalı olduğu kadar dikkat edilmesi gereken bir mecra. Her ne keder Facebook ve Twitter’ı yönetenler Türk milletini sosyal medyada güçlü olmasını istemeseler, bunu her fırsatta engellemeye çalışsalar da sosyal medyada bilinçli bir kullanıma ihtiyacımız olduğu da yadsınamaz bir gerçek…

Son yüzyılda İslam dünyası her platformda yenilgiye uğruyor. Bu son 10 yılın en önemli silahı olan Sosyal Medyada da değişmedi. Belkide bütün zamanların en güçlü silahı olan sosyal medya onların elinde oldukça her maça büyük ara farkla geride başlayacağız yine.

Biz yeni şeyler üretmedikçe onlar üretecek ve bizim üzerimizde bize karşı kullanmaya devam edecekler.

Uyan Müslüman…