Suudların Türkiye Düşmanlığı

Ali Kaya

Geçtiğimiz günlerde Suudi Arabistan krallığının elektronikten, gıda maddelerine kadar Türk mallarına karşı olan boykot çağrısı ve ardından Türkiye de evi olanlara evlerinizi satın baskısı yaptığını öğrendiğimde Suud’ların Türk düşmanlığı nereden geliyor diye kendime sordum ve ilk olarak aklıma  Suud yönetiminin dedelerinin İstanbul da Sultan ikinci Mahmud tarafından idam edilmesi geldi. Ama bu tek başına bir neden olamaz diye düşündüm çünkü tarihte yaşandı ve bitti belki Suud ailesinde bitmedi? Ne dersiniz? Bu düşmanlığın arkasında ikinci bir neden daha vardır diye düşünmeden kendimi alamadım. 

Evet, bundan 10 yıl önce Afrika ve Arap coğrafyasında yaşanan ve tüm dünyanın Arap baharı diye adlandırdığı toplumsal olaylar geldi aklıma. Arap baharının silahlı dikta rejimler tarafından zorla bastırılması rejimlerinin sürmesini sağladı ama bu Arap halklarında içten içe rejime karşı daha fazla kin oluşmasına sebep oldu. Evet, günümüzde Arap halkları rejimlere karşı kin beslemekte ve bağımsızlık hayalini canlı tutmayı sürdürmektedir. Suud’ların Türkiye ve Erdoğan düşmanlıklarının arkasın da Arap halkının Erdoğan’a karşı besledikleri sevgi vardır. Başta Filistin olmak üzere tüm dünya da Erdoğan’ın söylem ve eylemleri ile Müslüman halkların sevgisini kazanmış bir lider olarak görülmesi bölge ülkelerini ve özellikle kendini bölgenin hamisi sayan Suud’ları rahatsız etmektedir. Diğer yandan hatırlayacağımız üzere Sayın Erdoğan 15 temmuz darbesini önlemek için halka seslenerek sokağa davet etti ve halk sokağa inerek  bu hainlere fırsat vermeden ülke yönetimine sahip çıktı işte bu tüm dikta rejimlerle yönetilen halklara büyük bir örnek oldu. Çünkü darbe ilk kez halk tarafından önlenerek bu millet büyük bir tarih yazdı. Sizce dikta rejimlerle yönetilen halklar 15 temmuz darbesini ve halkın sokağa inmesini tüm detayları ile öğrenmek ve uygulamaya geçirmek istemez mi ister bunu düşünen Arap halkları da Erdoğan’a karşı büyük bir sevgi besler. İşte Suud rejiminin Türkiye ve Erdoğan düşmanlığı bu temeller üzerine olmaktadır. Erdoğan’ın Arap coğrafyası ziyaretlerin de bölge halkının Erdoğan’a sevgi göstermesi temelde dikta rejimlerini rahatsız etmektedir. Çünkü bu coğrafya da halk artık dikta rejimler istemiyor İsrail’e kucak açan kukla yönetimlerden kurtulmanın hesabını yapıyor. Erdoğan’ın dünya siyasetinde ki güçlü lider duruşu özellikle Arap coğrafyasındaki Müslüman halkların hayalini kurduğu bir lider profili olarak karşımıza çıkmaktadır.    

Bölgenin petrolden en zengin ülkesi olan Suudi Arabistan bölge ülkeleri ile birlik olup (hepsi Suud  yönetimi gibi dikta rejimler) İsrail’e karşı tavır alması gerekirken İsrail politikalarını desteklemesi        bölge halkları tarafından asla hoş karşılanmamış bilakis içten içe yönetimleri devirmenin yollarını arar olmuşlar. 

Evet, bölge de yer alan Suud krallığı ve Mısır da olduğu gibi Darbe ile yönetime el koyan yönetimler her ne kadar Türkiye'ye karşı politikalar üretseler de bölge de yaşayan Arap halkları en kısa sürede bağımsızlık yolunda mücadele edip özgürlüklerini kazanacağına inancım tamdır. Diğer taraftan Suud yönetimi Türk mallarına boykot kararı alsa da Arap halkı Türk mallarını kullanmaya devam edeceği kanaatindeyim.

Saygılarımla