Konya’da 9 tane jeotermal alan olduğunun bilgisini veren Dr. Öğretim Üyesi Güler Göçmez, “Cihanbeyli, Karapınar, Ereğli, Beyşehir, Seydişehir, Akşehir ve Ilgın bölgeleri Konya’nın jeotermal alanlardır. Bu jeotermal alanlar jeolojik zenginlikleriyle özellikle sağlık turizmi açısından Konya’ya gelecek vadediyor” ifadelerini kullandı.
Konya’da 9 tane jeotermal alan olduğunun bilgisini veren Konya Teknik Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Güler Göçmez, “Bir bölgenin jeotermal açıdan elverişli olabilmesi için jeotermal bir sistemin oluşması gerekir. Jeotermal sistemi oluşturan ana parametreler ısı kaynağı, gözenekli ve geçirimli su taşıyan rezervuar kayaç ve ısıyı ve akışkanı muhafaza etmeye yarayan geçirimsiz örtü kayaçtır. Konya ilinde bu özellikleri gösteren 9 tane jeotermal alan vardır. Konya’nın kuzeyindeki Cihanbeyli, doğusundaki Karapınar, Ereğli, batısındaki Beyşehir, Seydişehir, Akşehir ve Ilgın bölgelerinde jeotermal alanlardır. Bu jeotermal alanlar jeolojik açıdan Konya’ya gelecek vadediyor” ifadelerini kullandı.
‘SADECE SERACILIKTA VE SAĞLIKTA KULLANIYORUZ’
Konya’daki jeotermal suların sadece seracılıkta ve sağlıkta kullanıldığına dikkat çeken Göçmez, şunları söyledi: “Bir bölgedeki jeotermal akışkanın kullanılabilmesi için suların sıcaklıklarının ve debilerinin yüksek olması gerekir. Düşük sıcaklıktaki suları ancak seracılıkta, kaplıcada, sağlıkta kullanabiliriz. 40-ile 100 oC arasındaki birçok alanda kullanılabilir. Akışkanın sıcaklığı 90-100 derecede olduğu zaman elektrik üretiminde yararlanabiliriz. Konya’daki kaynakların sıcaklığı ve debisi düşük olduğu için Konya’daki sulardan elektrik üretemiyoruz. Konya ilindeki jeotermal akışkanı sağlıkta, kaplıca tedavisinde, seracılıkta, ısıtmada kullanabiliriz. Konya son zamanlarda bununla ilgili çalışmalar yürütüyor. Bu noktada MTA ve özel şirketler sıcak su sondaj çalışmaları yapmaktadır.”
‘AKHÜYÜK, TURİZM AÇISINDAN YENİ BİR BAŞLANGIÇ OLACAK’
Konya’nın bölgelerinde yer alan jeotermal sular hakkında bilgi veren Göçmez, “Cihanbeyli bölgesindeki suların sıcaklıkları 18 ile 29 oC arasındadır. Yani sıcaklıkları ve debileri düşüktür. Ancak minerallilikleri yüksektir. Karapınar’daki ve Ereğli’deki suların sıcaklıkları ve debileri düşüktür. Ereğli Belediye Başkanı Akhüyük’e 3 tane sondaj yaptırmış. Burada minerallilik ve karbonata doygunluk yüksek olduğu için kaynak çevresindeki karbonat çökelimleri travertenler oluşturmuş küçük bir Pamukkale travertenleri görünümündedir. Akhüyük’e bir sondaj daha yapılacak. Burası hem termal turizme hem de seracılığa açılacak. Turizm açısından yeni bir başlangıç olacak. Oradaki suyun mineralliliği yüksek olduğu için insanlar orada şifa bulacak” diye aktardı. Göçmez, şöyle devam etti: “Karapınar’da jeotermal açıdan gaz çıkışları vardır. Karapınar jeotermal enerjiden yararlanmak için çalışmalar sürdürülüyor ama daha çok güneş enerjisinden yararlanarak elektrik üretiyor. Bunun yanında aramalarda jeotermal alanlar var. Çünkü orada da genç bir volkanizma var. Beyşehir’de köşk kaplıcası var. Orada termal tesisler de yer alıyor. Sağlıkta kullanılıyor. Oranın suyu da seracılıkta kullanılabilir ancak kullanılmıyor.”
‘SAĞLIK SEKTÖRÜYLE TURİZM BİRLEŞTİRİLMELİDİR’
Konya’nın sağlık sektörüyle turizminin birleştirilmesi gerektiğinin altını çizen Göçmez, “Konya’nın bütün sıcak ve mineralli su kaynaklarında seracılık da yapılabilir. Kavak köyde sondajla 51 derece sıcak su elde edildi. Ancak şu anda boşa akıyor. Orası için bir yatırımcı bulunması gerekiyor. Bu jeotermal kaynakta Balneolojide ve tarımda seracılıkta kullanılabilir. Mesela Akşehir’de MTA tarafından 51 derecelik su bulundu. Şu anda Akşehir Belediyesi orada seracılık yapıyor. Ilgın’ın jeotermal suyu mineralli değildir radyoaktif ve kükürtlü olduğu için kaplıca tedavisinde olumlu sonuçlar alınmaktadır. Karatay Termal Tatil Köyü de turizm açısından önemlidir. Karatay belediyesi tarafından yapılan modern tesislerle lüks otel tarzında hizmet vermektedir. Pandemi döneminde bile insanlar yoğun ilgi gösteriyor. Konya’da sağlık sektörüyle jeotermal turizm birlikte değerlendirilmelidir. Yenilenebilir ve çevre dostu olan Jeotermal enerjinin sıcak akışkanın suların değerlendirilmesi gerekmektedir. Bunun turizm ve termal turizm birlikte geliştirilmeli ve tanıtılmalıdır.” ifadelerine yer verdi.
‘KONYA VAR OLAN POTANSİYELİ KULLANAMIYOR’
Konya’nın var olan jeotermal potansiyelini değerlendiremediğini ifade eden Göçmez, ”Konya’da yaşayan kişiler Konya’dan Pamukkale vb diğer illere giderek kaplıca tedavisi almaktadır. Aynı termal su Konya’da da var. Neden Konya’ya gitmiyorlar? Çünkü yeteri kadar tanıtım yok. Kaplıcalarımızda modern hijyenik tesisler yok. Jeotermal kaynakların bir an önce değerlendirilip termal turizme kazandırılması gerekiyor. Konya’ya termal turizm için yatırımcı çekilmeli. Mesela Konya İnlice’de sıcak Beyşehir Yeşildağ’da sondajlarla 51 derece sıcak su bulundu su anda bu bölgelerde hiçbir tesis bulunmamaktadır. Köşk kaplıcası atıl duruyor. Eğer bir işletmeci bulunamıyorsa bu görevi belediyeler üstlenmelidir. Hem belediyeye hem de şehre katkı sağlar. O nedenle Konya’daki termal sular termal turizme kazandırılmalıdır” diyerek sözlerini noktaladı.
SÜMEYRA KENESARI / YENİ HABER GAZETESİ