TOKİ tarafından yapılacak, 500 bin konuttan oluşacak projenin tanıtımı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından yapıldı. Projenin detaylarına, il, il dağılımına haberlerden bakarsınız. Sanal basın her gün farklı bir başlıkta en az altı ay tık almak için projenin üzerinde tepinir(!) Biz yazıyı fazla sayıya boğmayalım.
Projeye iyimser bakmak isterseniz farklı değerlendirirsiniz, maksadınız hükümete çamur atmak, hiçbir icraatını beğenmemek olursa başka. 500 bin konutta ortalama iki milyon kişinin oturabileceği söyleniyor. Nüfusumuza oranla az bir sayı gibi görünse de bugüne kadar devlet eliyle bu kadar büyük bir projenin yapılmadığı da göz önünde bulundurulmalı. Bu proje sağlıklı bir şekilde ilerlerse inşaat ve gayrimenkul sektörüne bir çekidüzen gelir fiyatların üzerindeki köpük kalkar. Hükümetin, konut sahibi olma noktasındaki sıkıntılarının farkına varması vatandaşın geleceğe dair umudunu artırır.
Aile yılında, en az üç çocuk yapılmasının istenildiği bir ortamda TOKİ projesindeki evlerin 1+1 ve 2+1 olmasını bilmiyorum yetkililerimiz nasıl izah edecekler. 1+1 ile ilgili zaten yorum yapmaya bile gerek yok. Lakin 2+1 evde üç çocuklu aileyi hayal etme fikri bile kulağa hoş gelmiyor. Anlaşılan mevcut şartlarda hükümetin elinden gelen bu. Bazı şeyler öyle konuşmakla olmuyormuş. Başvuru yapacak kişilere hane halkı gelirinin belli bir miktarı aşmama şartı da mantıklı. Benim kafama takılan ise yüzde 20 kontenjan ayrılan gençler kategorisi. İnşallah geçen seferki gibi bir suiistimal yaşanmaz.
Bir önceki 250 bin konutluk projede genç kategorisi için her hangi bir kriter yoktu. 18, 30 yaş arası gençler başvurmuştu. Ailesiyle yaşayan, ailesinin evi olan, çalışmayan, bir kısmı öğrenci olan gençlere ev çıktı. Ödemesini ise ailesi yaptı. Ev, ihtiyaçtan yatırıma dönüşmüş oldu. Bu sefer aile halkı gelir toplamıyla bir kriter getirilmiş ama bence bu yetersiz. Bu kategori de başvuracak gençler için en az son altı aydır sigortalı bir işte çalışma şartı getirilmeli. Aksi hâlde bütün üniversite öğrencileri, evde çalışmayıp pinekleyen gençler başvuru yapar. Gerçek ihtiyaç sahiplerinin önüne geçilir. Daha başvurular başlamamışken inşallah yetkililerimiz bu gibi kriterler getirir, proje gerçekten amacına ulaşır. Bana kalsa genç kategorisine evli olma şartı da getiririm ama birileri çıkıp ukalalık yapar, durduk yere canımız sıkılır.
TOKİ böyle bir adım atmışken belediyeler de elini taşın altına koysa tadından yenmez. Konyamızın belediyeleri kooperatifçilikte Türkiye’ye örnek. Bugüne kadar sayısız proje, sorunsuz teslim edildi. Ülke genelinde belediyeler arasında seferberlik ilan edilse TOKİ’nin 500 bin konutluk projesinin benzeri, belki daha fazlası yapılır. Muhalefet partilerindeki belediyeleri bilmem, onlar genelde TOKİ projelerine bile taş koymaya çalışıyorlar. Fakat sadece AK Partili başkanların yönettiği belediyeler bile harekete geçse 500 bin sayısı kısa sürede geri de bırakılır. Burada söz açılmışken Konyalı belediyelerimize de bir çağrıda bulunalım. Ne zamandır yeni bir belediye kooperatifi haberi duymuyoruz. Konya’da arazi geniş, kentsel dönüşüm yapılacak alan çok. Karatay, Meram ve Selçuklu belediye başkanlarımızdan inşallah en kısa sürede yeni kooperatif müjdelerini duyarız.
Umut fakirin ekmeği denilmiş. Şu zaman da özellikle helâl dairesinde kalarak ev sahibi olmak bir hayale dönüştü. TOKİ’nin yeni konut projesi eleştirilecek yanları olsa da vatandaşa bir umut oldu. Ekonomi yönetimimiz milletin yastık altı birikimine kafayı taktı. TOKİ projeleri, belediyeler eliyle güvenle organize edilen kooperatiflerin sayısı artarsa yastık altındaki birikimin bir kısmı ekonomiye kazandırılır. Günümüzde para kazanmak kolay değil. İnsanlar dişinden, tırnağından artırarak üç, beş kuruş birikim yapmaya çalışıyor. Öyle büyük hayalleri de yok. Başını sokacak kadar ev, ayağını yerden kesecek bir araba. Ekonomi yönetimi oturduğu yerden, soyut rakamlarla ahkâm kesmeyi bir kenara bırakıp, vatandaşın gerçek dertlerine çare bulmaya bakmalı. Her şey ile Cumhurbaşkanı Erdoğan ilgilenecekse bir çoğuna gerek bile yok.
İnşallah TOKİ’nin projesi belirlenen takvimde ilerler, devamı gelir. Hükümetin benzer sosyal devlet projeleri ile vatandaşa destek olması şart. Bu desteğe belediyelerinde katılması sağlanırsa son 4, 5 yıldır yaşanılan sıkıntılar biraz olsun azalır. Vatandaş rahat bir nefes almış olur. Vakit, soyut rakamlarla konuşma, şikâyet etme vakti değil. İcraatlarla yeni projeler geliştirme vakti olmalı.