Türkistan Kan Ağlıyor

Senan Kazımoğlu

Benim yazılarımı takip edenler bilir, bazen farklı konulara deyinsem de genel olarak Türk Dünyası ile ilgili yazıları yazıyorum. Zaten, yazıya başlama sebebim de budur. Azerbaycan ve Türk Dünyası ile ilgili yaşananları elimden geldiğince duyurmaktır amacım. Ama maalesef son günlerde Türk Dünyasının her köşesinde öyle acı şeyler yaşanıyor ki, nereden başlayacağımı, neyi anlatacağımı bile artık bilmiyorum. Olaylara artık yetişemiyorum. Şimdi yazacaklarımı da siz özet olarak da kabul edebilirsiniz. Çünkü gerçekten anlatılmayan, anlatılamayan çok fazla şey var.

İlk olarak en kötü durumda olan bölgeden haber vermek istiyorum. O bölge, bir zamanlar Türk medeniyetinin beşiği olan, şimdilerde ise zulmün coğrafyası Doğu Türkistan’dır. Doğu Türkistan’daki Çin zulmü artık arşa dayandı ancak, ne Türk, ne de İslam Devletleri hiçbir ses çıkarmıyor. Göktürklerin Orhun anıtlarını (Türk anıtları) Türk diline hizmet için diktiklerini zannedenler, kitabelerde yazılanları idrak edebilselerdi bugün Çin, Türk Devletleri üzerinde bu denli hakimiyet kuramaz ve Doğu Türkistan meselesi de es geçilemezdi.

İnsanlığın en acı işkencelerini Uygur Türkleri üzerinde deneyen Çin, zulmünü bir kat daha arttırdı. Zalim Çin, asimle edemediği Uygur Türklerini toptan yok etme planına bir yenisini daha ekledi. Salgın bahanesiyle evlere doldurulup kapıları kaynakla kapatılan Uygur Türkleri, haftalardır yaşam mücadelesi veriyor. Bölgeden gelen haber ve görüntüler dehşet verici. Evler kapalı olduğu için cesetler ile beraber yaşayan insanlar, açlıktan inleyen, hastalanan ve ölen çocuklar daha neler-neler. Bu zulme ses çıkarmak için illa Müslüman ve Türk olmanız gerekmiyor, sadece insan olun yeter...

Türkistan’ın doğusu kadar güneyinde de dünyanın duymadığı bir çığlık var. Bu çığlığın adı Güney Türkistan Türkleri veya uydurulmuş adıyla desek Afganistan Türkleri. Afganistan denildiğinde belki, orada (sözde) “İslam Devleti” var, orada zulüm olmaz diyor olabilirsiniz. Şunu bilin ki, Taliban her ne kadar kendisine İslam görüntüsü verse de bu örgüt, terör örgütüdür. İslam ve Müslümanlıkla hiçbir ilgisi yoktur. Yaptıkları ve uyguladıkları tamamen Peştun ırkçılığıdır. Emin olun, Taliban Afganistan’ı, Türklere karşı en fazla ırkçılığın yapıldığı ülkelerdendir. Bu konuya başka bir gün ayrıca değineceğim için fazla girmiyorum ama son yaşanan olayları size aktarmak istiyorum. Türklerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde Taliban, halkı baskı ve zor kullanarak binlerce yıllık ata topraklarından çıkartıyor. Evini, köyünü boşaltmayan Türklere karşıysa, çoluk-çocuk ayrımı yapmadan, korku, tehdit, baskı hatta yer-yer katliam uyguluyor. Gücü yetmediği büyük Türk köylerini ise ateşe veriyor.

Bilin bakalım boşaltılar yerlere kimler yerleştiriliyor? Tabi ki Peştunlar. Pakistan’dan getirilen Peştun aileler, Türklerin yoğun olarak yaşadıkları bölgeler yerleştirilerek, demografik yapı Türkler aleyhine değiştiriliyor. Şayet, buna dur denilmez ise Afganistan’ın yani Türkistan’ın güney bölgesi tamamen Türklerden arındırılmış olacak.

Daha bunların dışında Azerbaycan’a yapılan Ermeni saldırılarından, 80 asker şehit vermemizden, Türkistan’ın kalbinde yer alan, Kırgızistan ve Tacikistan arasında yaşananlardan bahsedecektim. Malum, büyük devletlerin ortaya attığı fitne ateşi ve bu ateşi körükleyenler sayesinde Kırgızistan ve Tacikistan arasında kan durmuyor. Yazıyı çok uzatmamak için bu konulara ayrı-ayrı değineceğim.

Konuyu bir hadis-i şerif ile bitirmek istiyorum. Rasulullah (s.a.s) buyuruyor: “Kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki bu imanın en zayıf derecesidir.”