Türkiye’nin önünde çok zor beş yıl var… - 4 –

Hamdi Bağcı

Bugün konumuza devam edeceğiz. Bu konuda aslında kesinlikle bir kitap yazılması gerekiyor ama ne yazık ki bu konulara kafa yoracak bilim ya da ilim adamlarımız çok az…

Çoğu makam mevki mücadelesi içine girmiş akademisyenlerin Türkiye’nin geleceğine kafa yormasını beklemek kesinlikle hayalcilik olur…

Son zamanlarda, bu konulara gerçekçi anlamda kafa yoran birkaç yazar gördüm sadece, Yiğit Bulut, Cem Küçük, Cemil Ertem, Nedret Esanel, İbrahim Karagül, Mehmet Barlas gibi bazı yazarlar…

Sağ olsunlar değişimi birçok açıdan yazdılar…

Ama daha fazla yazılması gerekiyor.

Bu yazılarda, son günlerde Rusya ile Çin’in yakınlaşması, Putin’in Çin’i ziyareti ve bu çerçevede Çin ABD ilişkileri, Çin ve ABD Genel Kurmay Başkanlarının karşılıklı ziyaretleri gibi konular geniş bir şekilde yer aldı…

Bu olayların hepsinin Türkiye’nin gelişimi ile direk ilgili olduğunu da belirteyim, Pasifik önemli olacak önümüzdeki süreçte, demedi demeyin…  

Özellikle Yiğit Bulut’un yazıları ve konuşmaları çok önemli…

Aslında ben de Yiğit Bulut’a mesafeli dururdum.

Bildiğim bazı hususlar da vardı. Yiğit Bulut 2000’li yılların başında Radikal Gazetesinde yazardı. İşte o yıllardan beri yazılarını takip ediyorum, başka ilişkilerini de biliyordum, bundan dolayı güvensizlik yaşıyordum, çok açık yazıyorum artık bu güvensizliğim bitti…

Hatta ben diyorum ki Sayın Yiğit Bulut bütün üniversitelerde konferansa davet edilmelidir, Konya Sivil Toplum Kuruluşları çeşitli konferanslar düzenleyebilir ve Sayın Yiğit Bulut davet edilir ve burada gerçekleri anlatabilir…

MÜSİAD Konya Şubesinden hassaten rica ediyorum, bir Cuma Toplantısına Yiğit Bulut davet edilemez mi?

Çok verimli olacağını düşünüyorum…

Yiğit Bulut tabi özellikle bankacılık konusunda çok önemli açılımlar yapıyor, bağımsız bir Türkiye için ne yapılması gerektiğini anlatıyor.

TRT Haber’de programda şöyle diyor; “bir an önce faizsiz sistemdeki bankaların etkinliği artırılmalıdır.

Faiz sistemi ile ülkemizde zengin olma dönemi tamamen kapatılmalıdır. Bu faizsiz bankacılığa İslam ülkeleri ve Türkî Cumhuriyetler de katılabilecekleri bir çalışma yapılmalıdır.

Malezya, Endonezya, Suudi Arabistan gibi ülkelerle ortak finansal sistem oluşturulmalıdır.

İstanbul finans merkezi olmalıdır.

İstanbul’da altın, çelik borsaları açılmalıdır.”

Evet, işte Türkiye’nin büyümesinin yolu buradan geçiyor…

Yeni bir Türkiye kuruyoruz, yeni bir Türkiye kuruluyor ve doğal olarak önümüzdeki 5 yıl bunun için çok zor geçecek.

Bunu MHP’li, CHP’li, SP’li arkadaşlarımızın da anlaması gerektiğini düşünüyorum…

Bu kendi milletine düşman olan bir Türkiye değil, bu kendi milleti ile bütünleşmiş dünyaya yön verebilecek bir Türkiye’dir…

İsimler ve partiler geçicidir… Sayın Recep Tayyip Erdoğan ölümlüdür, AK Parti bugün olabilir, yarın olmayabilir.

Burada asıl olan Türkiye’dir, Türkiye’nin dinamik yürüyüşüdür.

Buna herkesin katkı yapması gerekiyor…

Daha öncede yazdım, tekrar yazayım, toplumsal baskı yapmamız gerekiyor, nükleer santrallerin biran önce kurulması için baskı yapmamız gerekiyor.

Hidroelektrik Santrallerinin çoğaltılması için toplumsal baskı yapmamız gerekiyor, güneş enerjisi ile çalışan santrallerin artırılması için baskı yapmamız gerekiyor, kömür madenlerini verimli kullanabilmemiz için baskı yapmamız gerekiyor, rüzgâr enerjisi santralleri için baskı yapmamız gerekiyor…

Üniversiteler biran önce uzay bilimini ve nükleer bilimini çalışacak fakülteler, enstitüler kurmalıdır, bunun için baskı yapmamız gerekiyor.

TÜMOSAN konusuna daha sonraki biz yazıda değineceğim, yetkililerine sitemlerimiz var, neden arzu ettiğimiz ölçüde TÜMOSAN bu ülkenin otomotiv sektörüne katkı yapmıyor, neden üniversitelerimizle ARGE alanında daha yoğun çalışmıyor?

Ayrıca sanayide stratejik adımlar atılmalıdır, bölge bölge sanayi üretim merkezleri oluşturulmalı, buralarda devletin ARGE, Pazar, reklam katkıları sağlanarak, devletimizin stratejik yol göstericiliğinde üretim merkezleri oluşturularak en az 20 sektörde dünyada ilk 5 firma arasına girecek Türk Malı ürünler üretilmelidir.

Yarın devam edelim…