Türkiye, 2018 yılından bu yana artan enflasyon ve dövizdeki dalgalanmaların üzerine bir de pandeminin ve komşu ülkelerdeki savaşların sıkıntıları nedeniyle özellikle barınma konusunda büyük sıkıntılar çekmeye başlamıştı.
Tüm bu sıkıntıların üzerine bir de Asrın Felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli Şubat depremleri eklenince barınma sorunu içinden çıkılmaz bir hal aldı.
Özellikle işçilik, çimento, demir, doğrama, kapı, pencere, tesisat, hatta sunta gibi malzemelerde yaşanan afaki fiyat artışları maliyetleri çok yukarıya çekti. Bir de büyükşehirlerde had safhada olan arsa eksikliği bu zincire eklenince rakamlar gittikçe şişti.
Bu afaki artışlar hem müteahhitleri ev satamaz ve yeni proje üretemez hale getirdi hem de vatandaşların ev almasını çok güçleştirdi. Faizlerdeki son durumla birlikte de hassasiyeti olmayanların bile ev sahibi olması imkansızlaştı.
Bu sıkıntı tüm Türkiye’de olduğu gibi Konya’da da derinden hissedildi. Büyükşehirler arasında hacim olarak 7. veya 8. büyük şehir diyebileceğimiz Konya, konut fiyatlarında ve kira fiyatlarında ilk 3-4 sıra içerisinde yer almaya başladı.
Hem helalinden olan hem ödeme kolaylığı olan hem de güvenilir bir proje arayan vatandaşların imdadına TOKİ’den başka yetişecek ne bir yapı ne de bir mekanizma açıkçası yoktu.
İşte sonunda o beklediğimiz haber geldi.
"Ev Sahibi Türkiye: Yüzyılın Konut Projesi" kapsamında, 81 ilde 500 bin sosyal konut inşa edilmesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı kolları sıvadı.
Bakanlık, deprem bölgesinde edindiği inşa tecrübesini, 81 ili kapsayan yeni bir konut seferberliğine dönüştürmeye karar verdi. Bugüne kadar 1 milyon 740 bin sosyal konutu TOKİ eliyle inşa eden Bakanlık, bu kez Türkiye tarihinin en büyük sosyal konut projesini hayata geçiriyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı proje detaylarına göre bu konutların 13 bini Konya’ya ayrıldı. Bu rakamı kabaca 4 kişilik bir aile üzerinden hesaplarsak, Konya’da 52 bin nüfusun başını sokacağı bir çatısı olacak diyebiliriz.
Projenin ayrıntılarında üç ve daha fazla çocuğu olanlara ayrılan yüzde 10’luk kontenjan ise Aile Yılı kapsamında atılmış en mantıklı adım gibi görünüyor.
Öte yandan emekli maaşlarının yetersizliği göz önünde tutularak; yıllar yılı çalışmış, emeğiyle, hizmetiyle bu ülkeye değer katmış emekliler için de yüzde 20 kontenjan ayrılmış.
Bunlar doğru atılmış adımlar.
Fakat Aile Yılı göz önünde tutulmuşken, her geçen gün alarm veren evlilik oranlarını da doğrudan etkileyecek bir hamle daha yapılsa güzel olurdu. Yani şöyle ki; yaşı 30’un altında olan yeni evlenecek çiftlere de bir kontenjan ayrılmalıydı.
Çünkü evlenmeyen/evlenemeyen gençlerimizin birçoğunun en büyük handikapı barınma sorunu. Pek çoğu, bu kira fiyatlarıyla ev geçindiremem kaygısıyla evlenmiyor.
Keşke bu yönde de bir çalışma yapılsaydı.
PROJEYE KİMLER BAŞVURABİLECEK?
- Konutlar 2+1 ve 1+1 evlerden oluşacak. Evlerin tamamı yatay mimariye ve geleneksel dokuya uygun şekilde tasarlanacak.
- Projeye 18 yaşını doldurmuş tüm vatandaşlar başvurabilecek. Ancak öncelik henüz evi olmayan vatandaşların. Tapuda eşi veya çocuklarının üzerine kayıtlı evi olanlar bu aşamada başvuru yapamayacak. (Şehit aileleri ile terör, harp ve vazife malulleri bu şarttan muaf tutulacak.)
- En az 10 yıldır T.C. vatandaşı olanlar projeye başvurabilecek.
- Projeye başvuracak olanlarda, geriye dönük en az 1 yıl proje ili/ilçesi/beldesinde ikamet şartı aranacak. Emekliler ve deprem bölgesi illeri için nüfusa kayıt veya en az 1 yıl ikamet şartı aranacak.
- Gelir Şartı ise İstanbul için: Hane halkı aylık net geliri en fazla 145 bin TL, diğer iller için: Hane halkı aylık net geliri en fazla 127 bin TL olacak. Projede %10 peşinat / 240 ay vade uygulanacak. Taksitler 6 bin 750 TL’den başlayacak.