Yeni, En Yeni, Yepyeni Reformlar

Necmettin Şimşek

Beklenilen reform geliyor. Revize sadece düzenleme, yükseltme iken reform yeniden yapılandırma olarak algılanıyor. Ekonomik olarak şahlanışımız bu duruma bağlı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni “Yargı reformu belgesi, içerdiği birçok amaç ve hedefle hem vatandaşlarımızın sisteme duydukları güveni artıracak hem de daha öngörülebilir bir yatırım ortamının oluşmasına yardımcı olacaktır” dedi.

Dünyada 190 ülke içerisinde yatırım için uygunlukta 33.sıradayız…

Yatırımcıların değişimi hissetmesi gerekiyor. Hazine ve Maliye Bakanı ile Adalet Bakanı, hafta sonu iş dünyası ile bir araya gelecek. İş dünyası ile toplantıya hazırlıklı giriyorlar. Bu süre zarfında bir kez daha anlaşıldı ki ekonomi sadece ekonomi değil. Hukuk, en az ekonomi kadar önemli. Daha da önemlisi, ülkemizin görünümü.

*** İyi olmak kolaydır, önemli olan adil olabilmektir

Adalet Bakanı, "Ekonomik büyümeyi, kalkınmayı, refahı ve istikrarı sürekli kılmak ancak adil ve şeffaf bir hukuk devletinde mümkündür. Herkesin özel hayatı, ticari sırları, kişisel verileri; evrensel ilkelerle uyumlu, tam, eksiksiz, güçlü bir hukuki koruma altındadır." diye konuştu.

Öğrenim kredisi, KYK borcu, gelir vergisi, kurumlar vergisi, prim, emlak, taşıtlar vergisi, SGK borcu, trafik cezası gibi birçok kalemde bulunan 4 milyon vatandaşın beklediği yapılandırma başladı.

Son yıllarda vergisini düzenli ödeyenler ile sürekli yapılandırma bekleyenler arasındaki bakış açısı, geldiğimiz noktayı çok iyi özetliyor. Kredi faiz oranları düştüğü dönemde çektikleri kredi ile döviz, altın alan ciddi bir çoğunluk var.

Pragmatik düşünce her zaman kazanmaz.

***Asya-Pasifik ülkeleri dünyanın en büyük serbest ticaret anlaşmasını imzaladı

Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği'nin (ASEAN) 37. Liderler Zirvesi kapsamında düzenlenen Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) görüşmesinde, ASEAN üyeleri Bruney, Kamboçya, Endonezya, Laos, Malezya, Myanmar, Filipinler, Singapur, Tayland ve Vietnam ile birliğin diyalog ortaklarından Avustralya, Çin, Japonya, Güney Kore ve Yeni Zelanda liderleri, 8 yıl süren müzakerelerin ardından anlaşmaya vardı.

15 ülke ve 2,1 milyarlık nüfusu kapsayan RCEP, küresel gayri safi yurt içi hasılanın %30'una tekabül ediyor.

***Sonuç olarak;      

Çocuğun birisi bal yiyince vücudunda yaralar çıkıyormuş, ama bir türlü bal yemeyi de bırakamıyormuş.

Ailesi, çocuklarının bal tutkusunu önleyebilmek için hekimlere gitmişler, tedbirler uygulamışlar, ama nafile!

Sonunda, tavsiye üzerine, İmam-ı Azam Hazretlerine gitmişler.

İmam Azam, sorunu dinledikten sonra çocuğun ana ve babasına;

“40 gün sonra gelin” demiş.

Anne ve baba buna bir anlam veremese de çaresizlik içinde mecburen geri dönmüşler.

40 Gün geçtikten sonra tekrar İmam-ı Azam Hazretlerinin huzuruna varmışlar.

İmam-ı Azam, çocukla kısa bir görüşme yaptıktan sonra ona;

“Bundan sonra bal yeme evlâdım!” demiş.

Sonra da çocuğun ailesine dönüp; “Tamam, gidebilirsiniz.” demiş.

Anne-baba şaşkınlık içinde. “Bu mudur yani?” dermişçesine birbirine bakmışlar.

Öyle ya, 40 gün bekleyip de sonunda sadece bir cümle duymak, anlaşılır bir durum değilmiş.

Fakat karşılarındaki zat da devrin en büyük âlimi… Onun dediği gibi yapmışlar ve evlerine dönmüşler.

Sonraki günlerde bakmışlar ki çocukları artık bal istemiyor!

Merak etmişler bunun sebebini.

İmam-ı Azam’ı tekrardan ziyaret etmişler ve ona; “Efendim, ona bir cümle söylediniz. Nasıl onu baldan vazgeçirebildiniz? Nedir bunun hikmeti?” diye sormuşlar.

Gülümseyerek şöyle cevap vermiş İmam-ı Azam: “40 gün önce, ben de bal yiyordum. Bal yiyen birinin, başkasına bal yeme demesi etkili olmazdı. Sizin ilk gelişinizde bal yemeyi kestim, önce nefsimde denedim bunu. Kendim bunu bırakmanın mümkün olduğunu görünce sözüm de ona tesir etti.”

Bu hikâye, bize başkalarına tesir edebilmek için önce kendimizi düzeltmemiz gerektiğini anlatır. Kendisini düzeltmeyen başkalarını asla düzeltemez.

Reform olacaksa gerçek ve adil olmalı. Revize sürekli yapılabilir ama etkili olmaz. Asırlık rüyamız için süratle reform yapılmalı.