Zincir marketlere kim had bildirecek?

Seyfullah Koyuncu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, cumartesi günü temel gıdaya uygulanan yüzde 8'lik KDV'nin yüzde 1'e düşürüldüğünü açıkladı. Bu müjdenin ardından zincir marketler, zam oyunu yaparak temel gıda ürünlerini önce zamma boğdular sonra da zamlı fiyat üzerinden KDV indirimi yaptılar.
 
‘Ben demiştim!’ demeyi hiç sevmiyorum ama göz göre göre bunun olacağı belliydi. Çünkü bu zincir marketlerin sicili bozuk, çünkü vatandaşın cebine göz dikmiş durumdalar!
 
Son yazımda da bahsetmiştim bu işin sadece marketlere yarayacağını…
 
Temel gıda sayılan 30'lu yumurtayı, KDV indirimi müjdesinden 1 gün önce ağız birliği etmişçesine 38,90 TL'ye satan A101, BİM, ŞOK, MİGROS ve CarrefourSA’dan oluşan 5 zincir market, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın KDV indirimini açıklamasından sonra aynı gün 45,90 TL'ye yükseltti.
 
Uygulamanın başladığı 14 Şubat'ta ise aynı yumurtanın fiyatına sözde KDV indirimi uygulayarak 42,90 TL'ye düşürdüler. KDV indiriminden sadece 2 gün önceki fiyat baz alındığında, KDV indirimi yansıtıldığı zaman 35 TL civarında satılması gereken 30’lu yumurta 7 lira 90 kuruş daha pahalı olacak şekilde satılmaya başlandı…
                              
İndirim yapması beklenen bu doymak bilmeyen zincir marketler aniden 7,90 kâr etmeye başladılar…
 
İşte vatandaşın nasıl soyup soğana çevrildiğinin ibretlik bir vesikası!
 
KDV indiriminin vatandaşa yaramasını şöyle bırakın, devletin vergi gelirleri bu doymak bilmeyen marketlerin kasasına akmaya başladı. Devletin milletten almayacağı %7’yi de ceplerine indirmiş oldu bu doymak bilmeyen zincir marketler…
 
Hiç gocunacak bir şey yok. Durum ayan beyan ortada işte!
 
Bu böyle devam edemez. Nereye kadar göz yumulacak anlayamıyorum gerçekten…
 
Milletin kanını emen zincir marketlere sağlam bir tokat atacak hukuk-ticaret sistemi yok mu bu ülkede?
 
Bu millete yazık değil mi?
 
Günlük poşet satışından bile milyonlar kazanan zincir marketlere, sadece 14-15 bin TL ceza keserek caydırıcılık oluşturulamaz. Bunu defalarca tecrübe ettiniz. Yapmayın Allah aşkına.
 
Bunlara sağlam denetim ve ibretlik ceza şart. Birer hafta faaliyet durdurma cezası verin bakalım nasıl yola geliyorlar…
 
DEVLETİMİZ TMO’YU NEDEN DEVREYE ALMIYOR?
 
Her mahallede her sokak başında mantar gibi türeyen bu marketlerin artık zincirleri bir şekilde kırılmalı.
 
Devletimizin ne yapıp edip acilen alternatifler oluşturması ve bu işe keskin bir çözüm bulması gerekir…
 
Benim aklıma Toprak Mahsulleri Ofisi’nin satış mağazaları geliyor. TMO Konya Satış Mağazası’nda şu anda satılan ürünlerle, zincir marketler arasında inanılmaz fiyat farkları var.
 
Bu konuda biraz kafa yordum ve aklıma şöyle bir fikir geldi.
 
Devletimiz tüm ülke sathında ya binlerce TMO marketi açmalı ya da mahalle bakkallarına TMO bayiliği vermeli.
 
İlk formülde, TMO marketlerinin sayısı artırılıp, hafta sonu ve akşam açık olacak şekilde mesai genişletilirse ne ala. Mesela Konya’da nüfus yoğunluğunun olduğu noktalar belirlenip 10 tane TMO marketi açılsa inanılmaz rekabet oluşur. Şu anda Beşyol civarında hizmet veren ve bugün manşetimize de taşıdığımız TMO marketi vatandaştan inanılmaz ilgi görüyor mesela…
 
Evet, 10-15 marketin personel giderleri ve diğer giderler maliyet oluşturabilir. O zaman bir başka alternatif devreye alınabilir…
 
Mahalle bakkalları!
 
Mahalle bakkallarına bayilik verilirse; TMO’daki gibi önemli bir kalem oluşturan personel, kira, depolama ve diğer maliyetler olmaz. Bu maliyetler olmayacağı için de bakkallara yüzde 5 kâr rahatlıkla verilebilir.
 
Bakkallar TMO ürünleri satar, bu ürünlerin fiyatını devlet belirler.
 
Bu formülde; TMO tarafından üretilen 5 litrelik ayçiçek yağının tenekesinin üzerine ‘Tavsiye edilen satış miktarı: 92,5 TL’ şeklinde bir ibare düşülebilir. Böylelikle tavan fiyat belli olur. Daha sonra da bakkallara yüzde 5 kâr edecekleri fiyattan, atıyorum 85-86 TL’ye TMO tarafından verilebilir.
 
Bakkallar ayrıca TMO ürünlerinin yanında diğer ürünlerin satışıyla birlikte para da kazanır. Küçük esnaf ayakta kalmış olur.
 
Konya’da TMO ile Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (KONESOB) arasında bir protokol yapılıp bu uygulama pekala başlatılabilir. Belli mahallelerde seçilecek 100-150 bakkal çeşitli şartlara göre bayi olur. Konya’da, TMO’nun tek merkez deposundan çıkan 4-5 kamyon dağıtım görevi icra eder. Sistem böylece oturur.
 
Çok mu hayalperestim bilmiyorum ama bu dediklerimin uygulanması çok da zor değil. Yeter ki yapılmak istensin.
 
Zincir market zulmünün durdurulması adına Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’ye, Ticaret Bakanı Mehmet Muş’a, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye çağrıda bulunuyorum.