Turizmde bayram sevinci!
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte turizm sektöründe hareketlilik yaşanmaya başladı. Kurban Bayramı’nda 9 günlük tatili değerlendirmek isteyenlerin ise seyahat acentalarına olan talebi arttı. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Konya Bölge Temsil Kurulu Başkanı Özdal Karahan, turizmde yaşanan hareketlilik hakkında bilgi vererek Konya turizminin canlanması için tavsiyelerde bulundu.
Aşılanmanın yaygınlaşmasıyla, turizm sektöründen eski günlere dönüş işaretleri gelmeye başladı. Kurban Bayramı tatilinin 9 gün olmasının ardından ise turizmde yoğunluk daha da arttı. Bayramda seyahat acentalarının yüzünün güldüğünü söyleyen TÜRSAB Konya Bölge Temsil Kurulu Başkanı Özdal Karahan, “Uçaklar, trenler, otobüsler, ulaşım araçlarının tamamında şu anda ciddi bir bayram yoğunluğu var. Şu anda ek seferlerin bile dolmuş vaziyettedir. Bütün seyahat acentalarının bayram programlarına yoğun bir talep var. Bayram tatilinin 9 gün olması nedeniyle turizme bir katkı sağlanmış oldu” ifadelerini kullandı.
‘İNSANLAR TATİL BÖLGELERİNE AKIN ETTİ’
Bu yıl insanların tatil bölgelerine akın ettiğini ifade eden Başkanı Özdal Karahan, “Bayram tatilinden dönenler koronavirüs anlamında bir sıkıntı yaşamazlarsa kültür turlarında artış meydana gelebilir. Bu sene piyasaya ciddi manada gurbetçi gelmeye başladı. Gurbetçilerin gelmesi de içteki talebi biraz daha artırır. Gurbetçilerin Türkiye’ye kadar gelmişken turlara katılmaları daha kolay oluyor. Onların da bir hareketlilik kazandıracağını düşünüyoruz. Önümüzdeki yıl koronavirüs vaka oranlarında bir artış olursa turizm sektörüne büyük bir kayıpla devam edebiliriz. Eğer vakalarda düşüş olursa 2019 yılının rakamlarını 2022 yılında yakalayacağımızı düşünüyorum. Pandemi dönemi yaklaşık 1 buçuk yıldır devam ediyor. Bu süre zarfından insanlar ara tatillere, küçük tatillere dahi gitmediler. Geçen sene yaz tatilinde serbest olmasına rağmen insanlar tatile gitmekten uzak durdular. Bu yıl aşılanmaların olmasıyla ve serbestliklerin artmasıyla birlikte insanlar tatil bölgelerine akın etti. Sahil kesimi şu anda anormal derecede doldu” ifadelerini kullandı.
‘HER ŞEY NORMALLEŞMEYE BAĞLI’
İç bölgelerdeki turizm hareketliliğinin kültür turlarıyla sağlanabileceğini vurgulayan Karahan, şöyle konuştu: “ Kültür turlarının yaygınlaşması ve artması gerekir ki iç bölgelerde turizm hareketliliği olsun. İç bölgelerdeki turizm hareketliliğini bir yerli turist bir de yabancı turist sağlar. Turistler ağırlıklı olarak tatil oteli için gelmektedir. Bazı turistlerin kültür turları için yaptıkları planlamalar var ama henüz bunu harekete geçirmiş değiller. Bu hareketliliğin eylül ayında artacağını düşünüyorum. Diğer şehirlerdeki turizm hareketliliği ve kültür turu için yurt dışından gelen turistlerin getireceği hareketlilik bir de ülkemizdeki vatandaşlarımızın çıkacağı kültür turlarıyla turizmde hareketlilik sağlanacaktır. Her şey normalleşmeye bağlıdır. Önemli olan talebin bu şekilde devam etmesidir. Her türlü önlemin alınmış olması, aşılanma oranın son derece yüksek olması, bunların hepsinin bir artı olduğunu ve vatandaşların bu avantajlara göre bu turlara çok rahatlıkla katılabileceklerini düşünüyorum.”
‘TURİSTLERİN KONYA’DA VAKİT GEÇİRMELERİNİ SAĞLAMALIYIZ’
Turistlerin genellikle Konya’yı geçiş güzergahı olarak kullandıklarını belirten Karahan, “ Yerli ve yabancı olmak üzere Konya’ya çok fazla gelen turist var. Konya’nın gelen turistlerin konaklamasını sağlaması açısından dezavantajları var. Turistlerin bu şehirde daha fazla vakit geçirmelerini sağlama konusunda yetersizliğimiz var. Konya’da turistlerin potansiyel olarak burada daha fazla vakit geçirmelerini sağlayabilecek ölçülerimiz, değerlerimiz var. Turistler konaklamayıp Konya’yı geçiş noktası olarak kullandıkları için turist sayısında bir artış görüyoruz ancak burada konaklamadıkları için ekonomik anlamda şehre bir katkı sağlamıyormuş gibi görünüyorlar. Bu durumda yerli turist biraz daha değerli hale geliyor. Yerli turist daha fazla zaman geçiriyor. Daha fazla ekonomik anlamda şehre katkı sağlıyor. Yerli ve yabancı turistin Konya’daki geçirdikleri zamanı artırmak için çaba sarf etmemiz lazım. Bu anlamda Konya Büyükşehir Belediyesine büyük görev düşüyor. Büyükşehir Belediyesinin katkılarını hep beraber devam ettirmemiz lazım” ifadelerine yer verdi.
‘KONYA İNANÇ TURİZMİNDE CAZİBELİ HALE GELEBİLİR’
Konya’nın inanç turizminde bir cazibeli hale gelebileceğini kaydeden Karahan, “İnanç turizmi açısından Mevlana özellikle İranlılar tarafından büyük ilgi görüyor ancak Konya’da inanç turizmi açısından en önemli değerlerden birisi ise Kilistra’dır. Kilistra’yla birlikte Konya’yı yabancılar için inanç turizminde bir cazibe haline getirebiliriz. Konya’nın şehir olarak değeri çok fazla. Tek bir noktaya odaklanmıyoruz. Bütün değerlerin hepsini ortaya çıkarıp şehirdeki turizmi hareketlendirmeye çalışıyoruz. Son zamanlarda doğa turizmi de popüler olmaya başladı. Bununla birlikte doğa turizmi alanlarında yatırım ihtiyacı ortaya çıktı. Doğa turizmi için belirlenmiş bu alanların daha uygun hale getirilmesi ve alt yapı çalışmalarının yapılması için belediyelere, kurumlara büyük iş düşüyor. Kurumlar arasındaki anlaşmaları, sözleşmeleri, gelgitleri, yetkilendirmeleri düşündüğünüz zaman yatırımların gerçekleşmesi biraz zaman alır. O nedenle bölgeye o alanlarla ilgili yatırım yapabilecek yatırımcıların da dahil olması gerekmektedir” diye aktardı.
‘ALT YAPI OLUŞTURMAMIZ GEREKİYOR’
Konya’da bir turizm alt yapısının oluşturulması gerektiğini ifade eden Karahan sözlerine şöyle devam etti: “Bütün konseptin içindeki değerlerin ortaya çıkarılması açısından bir şehrin alt yapısı da çok önemlidir. Bununla ilgili olarak mevcutta var olan değerlerimizin alt yapısını oluşturulmasında bir gecikmişlik vardır. Bu gecikmeler geçmiş yılların sonuçladır. Gecikmenin ortadan kaldırılmasını sağlamada en güçlü kurum Konya Büyükşehir Belediyesidir. Büyükşehir Belediyesi tarafından Çatalhöyük’ün önünde karşılama alanı, sosyal tesisi ve hediyelik alım satım alanlarının oluşturulabileceği bir kompleks yapılıyor. Konya Büyükşehir Belediyesinin buradaki çalışmalarıyla birlikte bir ilerleme kaydettik. Başkanımız Uğur İbrahim Altay elinden geldiği kadar bu konuda destek veriyor. Bizde bu çalışmalara, toplantılara katılarak destek olmaya çalışıyoruz. STK’lar üniversiteler herkes elinden geldiği kadar destek olmaya çalışıyor.”
‘DEĞERİ PARAYA DÖNÜŞTÜRMEDE SIKINTI YAŞIYORUZ’
“Konya’da turizm anlamında birçok değerimiz var ancak biz ekonomik olarak bu değerleri paraya dönüştürmede sıkıntı yaşıyoruz” diyen Karahan şöyle devam etti: “ Pandemiden önce Konya’yı ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin sayısı 3 buçuk milyondu. Bunun ne kadarı değere dönüşür? Ne kadarı ekonomik anlamda bu şehre katkı sağlıyor? Bunun araştırılması, incelenmesi gerekmektedir. Bana göre çok fazla bir ekonomik değeri yok. Çünkü buraya gelen turistler sadece Mevlâna’yı geziyorlar. Eğer insanlar Mevlana’yı ziyaret edip daha sonra hemen otobüsüne ya da arabasına geri dönüyorsa çok fazla kazanç elde edemiyoruz demektir. Kazanç elde edebilmemiz için yeterli oranda Konya’nın tanıtımının yapılması gerekiyor. Ulusal ve uluslararası fuarlara şehrin tanıtımını sağlayacak bir konsepti hazırlamamız lazım. Daha sonra kendi pazarlamamızı çok iyi yapmamız lazım. Bu şekilde dünyaya açılarak buraya turist çekebiliriz. Bunu başarabilirsek burada daha fazla konaklama sağlarız. Bu şekilde turizmi geliştiririz. Bu şehirde başka alternatifler başka uygulamalar oluştururuz. İnsanların Konya merkezli olarak Konya ve ilçelerinin gelişmesini sağlayıcı bir çalışma yapmış oluruz.”
‘NE KADAR ÇOK TURİST O KADAR ÇOK KATKI’
Bu şehre ne kadar turist gelirse ekonomik anlamda o kadar çok katkının sağlanacağına vurgu yapan Karahan, “Konya denilince akla ilk Mevlana geliyor ancak Mevlana’nın yanında bu şehrin tarihte bir başkent olma özelliği de vardır. Türklerin ilk büyük başkenti Konya’dır. Konya aynı zamanda İpek Yolu üzerindeki bir şehirdir. Bütün bunların ötesinde neolitik dönemden kalma bir geçmişi var. Bu geçmişin içerisinden gelen Türkler olarak bu şehirde oluşturduğumuz, tarihimiz, medeniyetimiz, kültürel varlıklarımız, camilerimiz, hanlarımız, kervansaraylarımız var. Günümüze geldiğimizde ise Tropikal Kelebekler Bahçesi, Lavanta Bahçesi, Lale Bahçesi var. Termal Tatil Köyü var. Yeni alanlarda oluşturduğumuz bu değerleri de turizm restorasyonları olarak kullanabiliyoruz. Bunun yanında Konya’da dağ turizmi çok yaygın ancak bunun daha çok geliştirilmesi gerekiyor. Konya’nın ilçelerinde Beyşehir’de, Seydişehir’e, Akşehir’de turizm alanında ciddi anlamda bir yatırım var. Akşehir baştan başa yenilendi. Eski evlerin hepsi restore edildi. Mahalleler, sokaklar, caddeler çok güzel bir hale getirildi. Turizm çeşitlilikleri açısından o kadar çok imkana sahibiz” diyerek sözlerini tamamladı.
SÜMEYRA KENESARI / YENİ HABER GAZETESİ