Türkiye'de nüfus artış hızı alarm veriyor!
Birleşmiş Milletler (BM) dünya nüfusunun 2030’da 8,6, 2050’de 9,8 ve 2100’de 11,2 milyarı geçmesinin beklendiğini duyurdu. Türkiye nüfusunun ise 2050’de 95 milyonu geçeceği öngörülüyor. Ancak 2100 yılında Türkiye nüfusunun 10 milyon azalacağı düşünülüyor.
Nüfus sayımları, anketler ve istatistikler insanların ihtiyaçlarını karşılama ve hayatlarını daha iyi hale getirmeye yönelik politika ve planların oluşturulmasında yaşamsal veriler sağlamaktadır. Bir ülkede nüfusun sosyal, demografik ve ekonomik niteliklerine ilişkin bilgi derlemesini sağlayan nüfus kayıtlarından elde edilen istatistikler toplumun ihtiyacını karşılama ve hayatlarını daha iyi hale getirmeye yönelik politika ve planların oluşturulmasında en önemli unsurdur. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu verilerine göre, Dünya nüfusu 7 milyarı geride bırakmış durumda bulunuyor. Tahminler 2050 yılında dünya nüfusunun 10 milyarı bulacağını göstermektedir. Birleşmiş Milletlere göre artış hızı yüksek oranlarda devam ettiği takdirde 2030 yılından sonra kaynak yetersizliği nedeniyle yeni çatışmalar kaçınılmaz olacaktır.
NÜFUS ARTIŞ HIZINDA NİJERYA LİDER
7,47 Milyarlık dünya nüfusunun 3,77 milyarı erkek, 3,70 milyarı da kadınlardan oluşturuyor. Nüfusu en fazla olan 10 ülke incelendiğinde 1,378 milyar ile Çin ilk sırada yer alıyor. Çin’in 1,329 milyar nüfus ile Hindistan ve 324 milyon nüfusla Amerika Birleşik Devletleri takip ediyor. Daha sonra sırasıyla Endonezya, Brezilya, Pakistan, Nijerya, Bangladeş, Rusya ve Meksika geliyor. Dünyada 2016 yılında toplam doğurganlık hızının en yüksek olduğu ülkeler incelendiğinde Nijerya 7,6 çocuk ortalaması ile ilk sırada yer alırken bu ülkeyi sırasıyla Güney Sudan, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Somali, Çad ve Burundi izliyor. Toplam doğurganlık hızının en düşük olduğu ülkelere bakıldığında ise ilk sırada bulunan Güney Kore’yi, Romanya, Singapur, Tayvan, Bosna Hersek ve Polonya izlemektedir. izlemektedir. 1950-2050 yılları arasında dünya nüfusu yıllık artış hızı verileri incelendiğinde 1960-1970 yılları arasında büyük bir yaşanırken daha sonraki yıllarda düzenli bir düşüş görülmüştür. Tüm bunlara rağmen 1950 yılında 2,6 milyon olan dünya nüfusunun 2050 yılında 9,4 milyara çıkması beklenmektedir.
TÜRKİYE NÜFUSU 100 MİLYONU GÖRMEYECEK
Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan dünya nüfusu raporuna göre Türkiye asla 100 milyon nüfusa ulaşamayacak. Türkiye nüfusunun 2050 yılında 95 milyonu geçmesi beklenirken 2100 yılında nüfusun düşüşe geçerek 85 milyona inmesi bekleniyor. Birleşmiş Milletler (BM) dünya nüfusunun 2030’da 8,6, 2050’de 9,8 ve 2100’de 11,2 milyarı geçmesinin beklendiğini duyurdu. Türkiye nüfusunun ise 2050’de 95 milyonu geçeceği öngörülüyor. Ancak 2100 yılında Türkiye nüfusunun 10 milyon azalarak 85 milyona düşeceği belirtiliyor. 2017 yılında 80 milyon 745 olan Türkiye'nin nüfusunun 2050 yılında 95 milyon 627'ye ulaştıktan sonra azalmaya başlayacağı ve 2100 yılında 85 milyon 776 kişiye düşeceği tahmin ediliyor. BM raporunda Türkiye'nin 2017 yılı nüfusunun 80 milyon 745 kişi olduğu belirtildi. Böylece Türkiye, nüfusu itibariyle dünyanın en kalabalık ülkelerinin arasında 19. sırada yer aldı. Türkiye'nin nüfusunun 2030 yılında 88 milyon 417'ye, 2050 yılında 95 milyon 627 kişiye ulaşacağı, daha sonraki yıllarda ise azalmaya başlayarak 2100 yılında 85 milyon 776 kişiye düşeceği tahmin ediliyor. Bu arada, 1.3 milyar nüfusu olan Hindistan’ın 2024 yılında şu anda 1,4 milyar nüfusa sahip Çin’i geçip dünyanın en kalabalık ülkesi olması bekleniyor. 26 Afrika ülkesinin nüfusunun 2050’ye kadar en az ikiye katlanacağı tahmin edildiği raporda dünyada halen 137 milyon kişi olan 80 yaş üzeri kişilerin sayısının 2050’de üç kat fazla artarak 425 milyon kişi olması öngörülüyor. Bu çerçevede Avrupa’da halen toplam nüfusa oranı yüzde 25 olan 60 yaş ve üzeri nüfusun 2050’de yüzde 35’in üzerine çıkacağı düşünülüyor.
TÜRKİYE’DE DOĞUM ORANLARI DÜŞÜYOR
2016 yılında, Dünya nüfusunun yüzde 1,1 ini oluşturan Türkiye 79,8 milyon nüfusa sahip durumda bulunuyor. Son 15 yılda anne olma yaşında da yükselme yaşanıyor. 2001 yılında 26,2 olan anne olma yaşı 2016 yılına kadar düzenli bir artış göstererek 28,1 seviyelerine gelmiştir. Türkiye’de son 15 yılın doğurganlık hızı incelendiğinde inişli çıkışlı bir grafik göze çarpmaktadır. Mevcut tarihler arasında doğurganlık hızı 2011 yılında 2,38 ile en yüksekte yer alırken, 2011 yılında 2,05 ile en düşük seviyede yer almıştır. 2016 yılı doğurganlık hızı ise bir önceki yıla göre düşüş göstererek 2,10 seviyelerinde kalmıştır.
İSMAİL KOÇ / YENİ HABER GAZETESİ