"Türkiye'nin bölgedeki rolü artıyor"

Sudanlı Siyaset Bilimi Profesörü ve Uluslararası Afrika Üniversitesi eski Rektörü Mekki:- "Beşir, geçen kasım ayında Rusya'ya gerçekleştirdiği ziyarette, Kızıldeniz'in batı sahilinin İsrail ve ABD gemilerinden korunması için Rus askeri üssü kurulmasını ta
"Türkiye'nin bölgedeki rolü artıyor"

HARTUM (AA) - BEHRAM ABDULMUNİM - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen ay Sudan'a gerçekleştirdiği ziyaretin ardından yerel basında yer alan "Türkiye'nin Kızıldeniz'de Arap ulusal güvenliğine yönelik tehdit oluşturduğu" yönündeki iddialar uzmanlar tarafından eleştiriliyor.

AA muhabirine konuşan Sudanlı Siyaset Bilimi Profesörü ve Uluslararası Afrika Üniversitesi eski Rektörü Hasan Mekki, bu iddiaların Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir aleyhinde yürütülen karalama kampanyası çerçevesinde ortaya atıldığını belirtti ve şunları kaydetti:

"Beşir, geçen kasım ayında Rusya'ya gerçekleştirdiği ziyarette, Kızıldeniz'in batı sahilinin İsrail ve ABD gemilerinden korunması için Rus askeri üssü kurulmasını talep ettiğinde Mısır ve Körfez medyası konuya ilgi göstermemiş ve karalama kampanyası başlatmamıştı."

- Sevakin Adası

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Sevakin Adası'nı yeniden ihya etmek istemesi ve Beşir'in de bu talebi kabul etmesiyle ilgili basında yer alan haberleri eleştiren Mekki sözlerini şöyle sürdürdü:

"Pek çok kişi Türkiye'nin varlığına kültürel yapının ve bölgenin geçmiş ve gelecekteki oksijeninin bir parçası olarak bakıyor. Türkiye ile Sudan arasındaki ilişkilere karşı oluşan bu hassasiyetin sebebi ise Arapların başarısızlıkları. Oysaki Hartum yönetiminin Çin ve başka pek çok Asya ülkesiyle de güçlü ilişkileri var."

- Filistin meselesi liderliği

Mekki, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasi kıskançlıkla karşı karşıya olduğunu belirterek, "Arap liderler, İslam kardeşliğinin getirilerinin kendilerine hatırlatılmasını istemiyor, bunu bir yük olarak görüyorlar. Onlar sadece ABD Başkanı Donald Trump'n arkasından koşmak ve ABD'den ödül koparmak istiyor." dedi.

Mekki, "Kudüs Filistin'in başkentidir. İki devletli çözüm de eski ABD Başkanı Jimmy Carter zamanından beri dile getirilen bir istek. Burada yeni olan tek şey, Filistin meselesindeki siyasi liderliğin Türkiye'ye geçmiş olmasıdır." diye konuştu.

- Osmanlı eserlerinin restorasyonu

Dünyanın özellikle de Orta Doğu'nun değişimler yaşadığına vurgu yapan Mekki, "bu değişimlerle birlikte Türkiye'nin rolünün de arttığını, Türkiye'nin bölgede istikrarı sağlamak için Katar'la ittifak kurduğunu, bunun Katar'ı ablukaya almayı, belki de bölgesel ve uluslararası düzeydeki rolünü sıfırlamayı hedefleyen büyük bir planı boşa çıkardığını" savundu.

Erdoğan'ın popülaritesinin Kudüs meselesini sahiplenmesiyle arttığını kaydeden Mekki, "Arap ülkeleri, Kudüs'ün, Kahire, Riyad ve Amman gibi Arap kültürel ekseninden İstanbul'a kaydığını hissetti." ifadesini kullandı.

Erdoğan'ın ziyaretinin Mısır ile Sudan arasında Halayib Üçgeni ve Hedasi Barajı'ndan kaynaklı gerginliğin olduğu bir döneme denk geldiğini dile getiren Mekki, ziyaretin, bölgedeki mevcut eksenlere karşı Türk-Katar-Sudan ittifakı kapsamında gerçekleştiği yönünde mübalağalı ifadeler kullanıldığını, oysaki Türkiye'nin yıllardan beri Afrika ile ilgilendiğini vurguladı.

Mekki, Türkiye'nin Sevakin Adası'ndaki Osmanlı eserlerini onarmaya yıllar önce başladığını, Afrika'daki Osmanlı ve İslam eserlerine gösterdiği ilginin bir sonucu olarak Etiyopya'daki Necaşi Camisi'ni ve 15 sahabenin kabrini restore ettirdiğini sözlerine ekledi.

- Mısır-Sudan ve Hedasi Barajı

Mısır ile Sudan arasında Etiyopya'nın inşa ettiği Hedasi Barajı nedeniyle gerginlik yaşandığına dikkati çeken Mekki, "Hedasi Barajı konusunda Sudan'ın takındığı bağımsız tavırla ilgili artan bir hassasiyet söz konusu. Baraj, Sudan topraklarında değil Etiyopya'da inşa ediliyor. Başka bir devletin politikasından Sudan sorumlu tutulamaz. Mısır bu meseleyle ilgili hesap tasfiyesine gitmek istiyorsa bile Sudan kendisini hiç ilgilendirmeyen bir konuda Etiyopya'nın düşmanlığını kazanmak istemiyor." dedi.

Mısır'ın 1967'deki Altı Gün Savaşları ile 1973'te İsrail'e karşı verilen savaşta Sudan'ın sunduğu yardımları dikkate almadığını söyleyen Mekki, Mısır'ın Sudan'ı (1983-2005) Güney Sudan savaşında yalnız bıraktığını, vermeden almak isteyen Mısırlıların Hedasi Barajı gibi bir sorunla karşılaştıklarını aktardı.

Ülkesiyle Suriye'nin ilişkilerine de değinen Mekki, Sudan'ın Suriye konusundaki tavrının değişmediğini, Sudan'ın Şam Büyükelçiliğinin görevini sürdürdüğünü ve Şam ile Hartum arasındaki uçuşların devam ettiğini dile getirdi.

Mekki, yaşanan uluslararası değişimlerin Sudan'ın ehemmiyetini artıracağını, Türkiye'ye yakınlaşmasının bu ehemmiyeti azaltmayacağını söyledi.

Kaynak: