TYB İstanbul Şubesi'nde "Ege'nin Efeleri" paneli düzenlendi

İSTANBUL (AA) - Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi ve Mihrabad Yayınları tarafından düzenlenen panelde, "Ege'nin Efeleri" konuşuldu.Moderatörlüğünü...
TYB İstanbul Şubesi'nde "Ege'nin Efeleri" paneli düzenlendi

İSTANBUL (AA) - Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi ve Mihrabad Yayınları tarafından düzenlenen panelde, "Ege'nin Efeleri" konuşuldu.

Moderatörlüğünü yazar Mehmet Nuri Yardım'ın üstlendiği, yazar Nurettin Taşkesen, yapımcı ve yönetmen Mustafa Nadir Önay ve yazar Muammer Erkul'un konuşmacı olarak yer aldığı panel, TYB İstanbul Şubesi Kızlarağası Medresesi'nde yapıldı.

Panelde konuşan yazar Nurettin Taşkesen, Ege yöresinin efeleri arasında Adnan Menderes, Demirci Mehmet, Çakıcı Mehmet, Gökçen Efe, Gümüş Diş, Emir Ayşe ve Yörük Ali'nin bulunduğunu anlattı.

Taşkesen, Adnan Menderes'in efelik yönünün Türk insanına hayal kurma hakkını geri vermesi olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Menderes Türk insanına hayal kurma hakkını geri vermiştir. Adnan Menderes'e göre hayal etmek bir memleketin ulaşabileceği en üst seviye. Hakikaten de bu konuyla alakalı 'Hayal etmesini bilmeyenlerin projeleri, planları ve hedefleri olamaz.' demiştir. Bu söz onun bütün gayesini ihtiva ediyor. Adnan Menderes'i gerçek bir demokrasi kahramanı yapan kuvvet, onun yüreğindeki ağrısıdır. Yüreğinin ağrısı dinmeyen insanların milletine, vatanına hizmet etmesi düşünülemez."

Taşkesen, konuşmasını, yazar Gürbüz Azak'ın "Ben Adnan Menderes" kitabından okuduğu şiirle tamamladı.

- "Efelerin ve zeybeklerin asıl görüldüğü dönem İstiklal Harbi yıllarıdır"

Yapımcı ve yönetmen Mustafa Nadir Önay, kültürün etnik yapı ve toprak olmak üzere 2 temele bağlandığına dikkati çekerek, "Bölge halkı çocuklarını efe hikayeleriyle büyütür. Efelerin ve zeybeklerin asıl görüldüğü dönem İstiklal Harbi yıllarıdır. Demirci Mehmet, Yörük Ali, Çakıcı Mehmet gibi efeler Denizli, Aydın, Muğla, Burdur gibi yörelerde geziyorlar. Hatta Tahir Kutsi Maral'ın Meydan Dayağı adlı romanında ilk başlarda Demirci Mehmet Efe'nin barut imal ettirerek, bu barutları cepheye taşıdığı bilgisi geçmektedir. Gürbüz Azak da bu efelerin hikayelerini çocukluğunda çok duymuş, tesirleri kendi çocukluğunda da devam etmiştir." diye konuştu.

Önay, Gümüş Diş isimli efeye yakılan "Alettin'e vardım emme durmadım" isminde bir türkünün olduğuna işaret ederek, Emir Ayşe'nin ise kadın efe olduğunu söyledi.

Yazar Muammer Erkul ise "Ege'nin Efeleri" kitabının yazarı Gürbüz Azak'ı yıllar önce tanıdığını belirterek, beraber çalıştıkları dönemde kendisinden çok şey öğrendiğini dile getirdi.

Etkinlik, konuşmacıların toplu fotoğraf çektirmelerinin ardından sona erdi.

Kaynak: