Yeni gözde bakliyat

Şeker pancarı, yağlık ayçiçeği, mısır, hububat ve bakliyatın yanı sıra et ve süt üretiminde ilk sırada bulunan Konya, birçok gıda kalemindeki üretimiyle ülkenin adeta gıda üssü konumunda yer alıyor.
Yeni gözde bakliyat

Şeker pancarı, yağlık ayçiçeği, mısır, hububat ve bakliyatın yanı sıra et ve süt üretiminde ilk sırada bulunan Konya, birçok gıda kalemindeki üretimiyle ülkenin adeta gıda üssü konumunda yer alıyor. Konya, kuru fasulye üretiminde bu yıl ilk sırada yer alırken, nohut üretiminde de başı çeken illerden biri oldu. Koronavirüs sürecinde bakliyat ürünlerinde ciddi bir talep artışı yaşandığını söyleyen Mevlüt Doğan, Türkiye’nin bakliyat üretiminde kendi kendine yetebilecek bir ülke olduğunu ifade etti.

Dünyayı etkisi altına alan, Mart ayından itibaren Türkiye’de de görülün yeni tip koronavirüs (covid-19) salgını sonrası evde kalan insanların bakliyat ürünlerine talebinde hızlı bir artış söz konusu oldu. Bu doğrultuda da üreticiler talebi karşılayabilmek için ek mesai yaptı. Tarımın başkenti Konya, kuru fasulye, yeşil mercimek ve nohut gibi gıdaların üretimlerinde de ön plana çıkmaya başladı. TÜİK verilerine göre Konya, Türkiye'de üretilen toplam kuru fasulyenin yüzde 22'lik kısmını karşılayarak bu alanda zirveye yerleşti. Nohut üretiminde de Türkiye’nin önde gelen ili olan Konya, yeşil mercimekte ise kendi kendine yetecek kapasiteye sahip oldu.

KURU FASÜLYEDE LİDER

TÜİK verilerine göre Konya, ülkemizde üretilen toplam Kuru fasulye üretiminin %22’lik kısmını karşılayarak, üretimde, iller arasında 1. Sırada yer aldı. Konya’da, 150 bin dekar alandan 55 bin ton Kuru fasulye elde edildi. Öte yandan, Beyşehir’de yetiştirilen Akçabelen Şeker Fasulyesi, Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) tarafından yöresel ürünlerinden coğrafi işaret tescilini almayı başardı. Konya Ticaret Borsası ürünler bazında Ağustos ayı toptan satış fiyatlarına göre fasülye ortalama 7,5 TL üzerinden satılıyor.

kuru-fasulye.jpg

KONYA’DA YILLIK 34 BİN 586 TON NOHUT EKİMİ YAPILIYOR

İlkbahar aylarında ekilen ve yaklaşık 3 ay kadar bir gelişme süresi bulunan ve sonunda hasat edilebilen bir baklagil olan nohut ülkemizde geleneksel serpme yöntemi ile ekiliyor. Yetişme döneminde nem, olgunlaşma döneminde kuraklık isteyen nohut, ülkemizde özellikle İç Anadolu Bölgesi ve Akdeniz Bölgesi’nde en çok ekimi yapılan bitkilerden biri olarak dikkat çekiyor. Türkiye’de en fazla nohut üretimi yapan illerin başında gelen Konya’da yıllık 34 bin 586 ton nohut ekimi yapılıyor. Türkiye nohut stokları ülke ihtiyacını karşılayacak seviyenin üzerinde bulunuyor. Nohutta net ihracatçı olan Türkiye'nin bu sezonda da aynı potansiyelini koruması öngörülüyor. Yılın ilk 7 aylık döneminde nohut ithalatı 13 bin ton, ihracatı ise 75,6 bin ton olarak gerçekleşti.

mevlut-dogan-001.jpg

"FASÜLYE ÜRETİCİSİ FİYATLARDAN MUTLU"

Konya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Murat Akbulut ise Anadolu Ajansına yaptığı açıklamada hasat sezonunu değerlendirdi. Geçen yıla göre rekoltede yüzde 10 civarında düşüşün yaşandığını belirten Akbulut, "Nohutta fazlamız söz konusu. Yeşil mercimekte ihtiyacımızın gerisinde olduğumuzu söyleyebilirim. Kuru fasulyede dengeli pozisyonda üretimi sağlıyoruz. Fiyatlara bakıldığında geçen yıla göre, ortalama ton fiyatı 5 bin 500 lira olan fasulye, bu yıl 7 bin 250 lira civarında seyrediyor. Zaman zaman kilogram 8 liranın üstüne de çıkıyor. Üreticimiz açısından yüzde 10 rekolte kaybına karşın yaklaşık yüzde 30 fiyat artışı var. Birim alandaki verime göre, dekarda yüzde 20 kar artışıyla fasulye çiftçiye daha çok kazandırdı. Bu da üreticimizin yüzünü güldürüyor. Fasulyede genel anlamda karlı bir sezon yaşanıyor" dedi. Konya Ticaret Borsası Başkanı Hüseyin Çevik ise bu yıl 150 bin dekar arazide fasulye üretiminin yapıldığını söyledi. Türkiye'de fasulyede bu yıl rekoltenin 220-230 bin ton civarında tahmin edildiğini aktaran Çevik, "Konya ise 50 bin tonun üzerinde üretimle ülkenin fasulye ihtiyacının yüzde 25'ini tek başına karşılıyor. Bu üretim kaleminde de lider kent. Fiyat yönünden de bu yıl çiftçinin yüzünün güldüğünü söyleyebiliriz. Borsamıza haftalık bin 500 ton civarında ürün geliyor. Fiyatlar da kalitesine göre kilogramda 6 ile 8 lira arasında seyrediyor." diye konuştu.

YANLIŞ ALGI FİYATLARI ARTIRDI

‘Kıtlık geliyor’ gibi yanlış bir algı sonrası insanlar tarafından bakliyata ihtiyaç dışında fazlaca talebin olduğunu ve piyasalarda daralma geldiğini hatırlatan Sena Altınyıldız Gıda Firma sahibi Mevlüt Doğan ise, “Depolarda mal var derken pandemiden dolayı talebin fazlaca artmasından dolayı fiyatlar yükseldi. Herkes yeteceği kadar ürün almalıdır. Talepte müthiş artış olduğu için hammadde, işçi giderleri, ek mesai ücretleri vb. durumlar üreticiye yansıdı. Bununla birlikte ürünlerde de fiyat artışı söz konusu oldu. Ramazan ayından sonra piyasalarda daralma meydana geldi. Yani özet olarak bu talep artışı fiyatlara yansıdı. Kıtlık gelecek gibi bir anlayış maalesef bunların yaşanmasına sebep oldu’ şeklinde konuştu.

TELAŞA GEREK YOK!

Türkiye’nin bakliyatta ihtiyacı karşılayacak kadar üretime sahip olduğunu dile getiren Mevlüt Doğan, “Şu anda ihtiyacı karşılayacak bakliyatımız mevcuttur. İhtiyaç fazlası taleplere gerek yoktur. Bunlar maalesef piyasayı değiştirmektedir. Türkiye’de koronavirüsün ilk görüldüğü zamanlarda fiyatlar hızlı bir artışa geçse de şu anda bir düşüş söz konusudur. Vatandaşımız telaş etmemelidir” dedi.

PANDEMİ İTHALAT VE İHRACATI ETKİLEDİ

Pandemi sürecinin ithalat ve ihracatı da etkilediğini vurgulayan Mevlüt Doğan, “Dövizin yükselmesinden dolayı şu anda tarım ürünlerinde ithalat yok denecek kadar azdır. İhracatta da karşılıklı alış veriş söz konusudur. Örneğin un ihraç edip karşılığında buğday ithal etmekteyiz. Son aylardaki olağanüstü süreçlerden kaynaklı hem ithalatta hem de ihracatta geçmişe göre farklı bir durum söz konusudur” ifadelerini kullandı.

‘YERLİ ÜRÜN DAHA LEZZETLİDİR’

Bakliyatta yerli ürünlerin ithale göre çok daha lezzetli olduğunu belirten Mevlüt Doğan, “Bakliyatta ithal ürünler yerliye göre son tüketiciye bir tık daha uygun fiyatlı gitse de burada lezzet farkı ön plana çıkmaktadır.  Örneğin yerli kırmızı mercimek 8 TL iken ithali 6 TL’den satılmaktadır. Özellikle kırmızı mercimekte, fasulyemizde ithal ürünler yerli ürünlerimizin kesinlikle hiçbirini tutmaz. Lezzeti birbirinden çok farklıdır” diye konuştu.

HÜSEYİN KOYUNCUOĞLU / YENİ HABER GAZETESİ