Pazartesi günü Başbakan Ahmet Davutoğlu ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu arasında koalisyon hükümeti kurulması konusundaki önemli görüşme öncesinde, İstanbul'da Ak Parti il binasına saldırı yapılmış, ardından da Sultanbeyli polis merkezine bombalı saldırı yapılmıştı...

Yaşanan bu terör saldırılarına müteakip  dünkü yazımızda, saldırıların hedefinin koalisyon görüşmeleri olduğuna dikkat çekmiş, erken seçim ihtimaline giden yolları kapatıp, Ak Parti-CHP koalisyon hükümetinin zorlandığının amaçlandığını belirtmiştik...

Nitekim pazartesi günkü Ahmet Davutoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu görüşmesi öncesinde MHP lideri Devlet Bahçeli, ''erken seçim ihtimalinin ortadan kalktığını, Ak Parti-CHP koalisyon hükümetinin bir an önce kurulması gerektiği'' şeklinde yazılı bir açıklama yaptı...

Devlet Bahçeli'nin bu açıklamasına baktığımızda, İstanbul'daki melun saldırının neyi amaçladığını çok daha net bir şekilde görebiliriz, zira böyle bir saldırının ülkenin geleceğine etki edecek önemli bir toplantı öncesinde tesadüfen denk geldiğini söylemek, hayatın olağan akışına ters bir durumdur...

ülkemizde siyaset mühendisliği yapmak isteyen mahfiller, 7 Haziran sonrası ortaya çıkan güçlü bir iktidar yapısından yoksun Türkiye tablosu içerisinde kendilerine pay çıkartmak niyetindedirler...

iktidar partisi bir yandan ülkeyi terörle birlikte anılır hale getirmek isteyen yapılarla, terör örgütleriyle uğraşırken bir yandan da yaşanılanların sorumlusu olarak hükümeti lanse eden bir takım alçak, hain düşüncelerle boğuşmaktadır...

Daha öncede belirttiğimiz gibi, Türkiye zor günlerden geçiyor, perde arkasından Türkiye'nin elinin bükülmek istendiği olaylara tanıklık ediyoruz...

Yine konuyla alakalı olarak pazar günü HDP'lilerin de aralarında bulunduğu ''barış bloku'' tarafından yapılan CHP'li 15 milletvekilinin katıldığı güya ''barış mitingi''nde Demirtaş Ak Parti'ye ''Terörle arana mesafe koy, şiddetle silahla arana mesafe koy'' diyerek akıllara durgunluk verecek sözler sarf etti...

''Yavuz hırsız ev sahibini bastırır'' sözü dahi bu yaşanılan yüzsüzüğü anlatmaya pek kafi gelecek gibi değil...

Lakin olayı daha doğru ve net görebilmek için, bu söylemleri kullanan kişiye destek verenlere bakmak gerek, zaten bu destek sayesinde böylesi çarpıtmalar, iftiralar ve yüzsüzlükler sınır tanımadan sergilenebiliyor...

Yapılan bir anket çalışmasında HDP'ye oy verenlerin %45'e yakını Selahattin Demirtaş faktöründen dolayı, yine aynı şekıilde %40 civarındaki bi kesimde HDP'nin barajı geçmesi için HDP'ye oy verdiğini belirtmiş...

Yani Ak Parti'yi iktidardan etmek için sırtını terör örgütlerine yaslamış olan bir partiyi ve onun liderini sazıyla sözüyle parlatanlar, HDP barajı geçemezse Doğu'da kaos çıkar diye propaganda yapanlar, bugün pervasızca sözlerin sarf edilmesine, ülkenin terörize edilmesine ve  anaların gözyaşına zemin hazırlamıştır...

Rabbim devletimize zeval vermesin,

Selametle...