Konya'da Mevlüt Öğretmeni hayattan koparan hız ortaya çıktı... O sürücü konuştu
Konya'da kırmızı ışıkta beklerken arkadan son sürat gelen otomobilin çarpması sonucu hayatını kaybeden Mevlüt öğretmenin otomobiline çarpan aracın hızı ortaya çıktı.
Konya'da kırmızı ışıkta beklerken arkadan son sürat gelen otomobilin çarpması sonucu hayatını kaybeden Mevlüt öğretmenin otomobiline çarpan aracın hızının 229 kilometre olduğu ortaya çıktı. Çarpan araç sürücüsü ise ifadesinde, "Aracın bu hıza nasıl çıktığını hatırlamıyorum" dedi.

Kaza, 3 Ekim Cuma günü saat 13.00 sıralarında merkez Meram ilçesi Konya-Antalya çevre yolunda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Cuma namazına gitmek için yola çıkan Mehmet Akif İnan Anadolu Lisesi'nde görevli kimya öğretmeni Mevlüt Külcü (40) idaresindeki 42 BT 341 plakalı Hyundai otomobil caddede kırmızı ışıkta beklediği sırada, süratli bir şekilde gelen İsmail A. idaresindeki 42 AIT 900 plakalı Audi marka otomobil çarptı.

Çarpışmanın etkisiyle Mevlüt Külcü idaresindeki otomobil önce direğe sonra ağaca çarparak hurdaya döndü. Kazada 2 çocuk babası Mevlüt Külcü hayatını kaybetti. Kaza anı, güvenlik kamerasına saniye saniye yansırken, görüntülerde otomobilin kırmızı ışıkta beklemesi, arkadan son sürat gelen otomobilin Mevlüt öğretmenin aracına çarparak sürüklemesi yer alıyor.

Otomobil 229 kilometre hıza çıkmış
Mevlüt Külcü'nün hayatını kaybettiği kazaya neden olan sürücü İsmail A.'nın kullandığı otomobilin hızı ise 229 kilometre olarak hesaplandı. Aracın hiç fren izi olmaması nedeniyle Konya Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şubesi ekipleri tarafından kamera kayıtlarına girdiği andan Mevlüt Külcü'nün bulunduğu araca çarptığı ana kadar olan mesafenin 207 metre olduğu belirlendi. İsmail A.'nın kullandığı otomobilin ise 207 metreyi 3,5 saniyede katettiği tespit edilirken, aracın hızının 229 kilometre olduğu hesaplandı.

"Aracımın 229 kilometre hıza nasıl çıktığını bilmiyorum"
Tedavisi tamamlanan sürücü emniyetteki işlemlerinin sevk edildiği adliyede çıkartıldığı mahkemece tutuklandı. Sürücü İsmail A.'nın ilk ifadesinde, "Her zaman hız sınırlarına riayet ettim. Bu şekilde aracımla seyir halindeydim. Sonrasını hatırlamıyorum. Aracımın 229 kilometre hıza nasıl çıktığını da bilmiyorum. Bilmediğim bir sebepten kendimi kaybetmem nedeniyle kazanın meydana geldiğini düşünüyorum. Keşke ben vefat etseydim. Ayağımı frene bile atmamışım, "Hiç fren izi bile yok" dediler. Ben kendimi kaybetmişim. Böyle bir olaya bilinçli olarak sebebiyet vermem mümkün değildir" dediği öğrenildi.

DHA'ya konuşan Külcü'nün eşi biyoloji öğretmeni Kadriye Başak Külcü, ''Kızımın öğretmeninden haber aldım. Ben yaralı olduğunu düşünerek gittim. Şehir içinde nasıl bir kaza olabilir ki diye düşündüm. Böyle bir vahşetin başımıza gelebileceğini asla tahmin etmezdim. Ben yoğun bakımın önüne giderim diye düşünürken, Adli Tıp'ın önüne gittim. Tabii ki kadere inanıyoruz ama bunun bir cinayet olduğunu, trafik kazası adı altında bir vahşet olduğunu, sorumsuzca bir davranışın eşimi aramızdan aldığı sonucuna vardık” diye konuştu.

‘Ruhumun yarısını toprağa gömdüm, adalet istiyorum’
Adalete güvendiğini belirten Külcü, “Ben adalet sisteminden, emsal bir karar verilmesini istiyorum. Kaza görüntüleri incelendiğinde hiçbir fren izi olmadığı görülüyor. Bunun trafik kazası adı altında ama bir insanın canına kastetmek için o yola çıkıldığını düşünüyoruz. Hukuk sistemimizden bunun istenmeden meydana gelen bir trafik kazası olarak değil, birinin canını almak üzere yola çıkılmış bir olay olarak ele alınmasını istiyoruz. Tabii ki adalete ve hukukçularımıza güvenimiz sonsuz. Bir anne, bir eş ve bir öğretmen olarak ve ruhunun yarısını eşiyle birlikte toprağa gömen birisi olarak, adaletimizden bu duyarlılığı talep ediyorum. İnşallah bizim sesimizi duyarak doğru bir karar verirler. İnşallah bu insan birkaç yıl ceza alıp, tekrar birinin canını almak için yola çıkmaz. Bizim canımız yandı, benim çocuklarım gibi başkalarının çocukları babasız kalmasın” dedi.

‘Belki telefonu açar umuduyla oğlum babasını arıyor’
Oğlunun, durumu kabullenemediğini anlatan Külcü, şöyle dedi:
“Bu kazayı hiçbir mantık çerçevesinde değerlendiremiyoruz. Ben sürücünün bir bilinç kaybı yaşadığını düşünmüyorum. Benim eşime kastedilmediğini biliyoruz ama bir insanın öldürülmesi için yola çıkılmış bir kaza bu. Cinayet dersek de daha iyi olur. 10 yaşındaki oğlum bir türlü babasının ölümünü kabullenemiyor. Benim telefonundan, belki telefonu açar umuduyla babasını arıyor.”
‘Yetiştirdiği çocuklar hep iyi yerlere geldi’
Mevlüt Külcü’nün yetiştirdiği öğrencilerin başarısından da bahseden Kadriye Başak Külcü, “Eşim iyi bir eğitimciydi. Birçok çocuğun hayatına dokundu. Çok güzel yerlere gelen birçok öğrencisi var. Sonrasında da çok güzel yerlere gelecek çocuklara dokunacaktı. Bu görevini elinden aldılar. Bir insanı yetiştirmek kolay değil. Hepimiz tırnaklarımızla kazıya kazıya bir yerlere geliyoruz. Bu kadar acımasızca, bir insanın hayatının elinden alınması kabul edilebilir bir şey değil” dedi.
Kaynak:İHA
