Şenol Metin’den Eğitim-İş’e tepki
Gecen hafta Kayseri 'deki askeri bir fabrika olan 2. Bakım Merkezinin Komutanı Albay İlhan Coşkun’un bir emir yayınlayarak başörtüsünü yasakladığını ve kamuoyunun güçlü refleksi ile emri yayınlayan komutanın derhal açığa alındığını hatırlatan Metin, açığa alma işlemine destek vererek kararı tebrik etti. Aynı hafta içinde, 5 Eylül’de Eğitim Hizmet Kolunun 4. büyük sendikası Eğitim-İş Sendikası genel merkezinin de skandal bir karara imza attığını ifade eden Metin, üzerinde çalışıldığı belli olan metinle, 2023 sonrası stratejiler için başörtüsü üzerinden zemin yoklandığını söyledi.
“HAYALİNİ KURDUKLARI 2023 SONRASININ ESKİ TÜRKİYE’SİNE TOPUK SELAMI ÇAKIYORLAR”
Söz konusu mahfillerin 28 Şubat sürecini hortlatma girişiminde bulunduğunu söyleyen Metin, “1000 yıl sürmesi üzerinden kurgulanmış ancak milletin basireti, cesareti ve demokratik refleksleri ile çöpe atılmış 28 Şubat süreçlerinde görmeye alıştığımız bir metni Genel Yönetim Kurulu Kararı olarak kamuoyu ile paylaştı. 28 Şubat’ın çığırtkanlarının ‘Başörtüsü Yasağı’nı meşrulaştırmak için kullandıkları, siyasal simge, dinsel simge, laiklik, cumhuriyeti koruma, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlılık gibi kelimelerinin çokça geçtiği bir karar müsveddesi hazırlamışlar. Bu müsvedde metnin sadece bir anlamı var; 28 Şubat sürecinde pankart taşıyıcısı rolünü içselleştiren bu kadro, hayalini kurdukları 2023 sonrasının Eski Türkiye’sinde emirlerine girecekleri mahfillere topuk selamı vermektedir, ‘Biz burdayız!’ demektedir. Mesaj, eminim selam çakılan kirli mahfillerde anlaşılmıştır. Hayalini kurduğunuz Eski Türkiye’de size de yeni pankart taşıyıcısı rolleri hazırlanmıştır. 2002’de 28 Şubat’ın tüm siyasi taşeronlarını siyaset çöplüğüne gönderen bu milletin verdiği dersten siyasi aktörler gereken dersi aldı ve bu çerçevede ‘Helalleşme’ söylemi ile başörtülü hanımefendilere parti rozetleri takmakta, bir daha olmayacak sözleri vermektedir. Bu gerçekliğe rağmen Siyasi Figürün çalışma hayatındaki uzantılarınca bu dersin alınmamış olması ya algı noksanlığıdır, ya da geçmiş zamanda yaşamak olarak tanımlanan anakronizm dediğimiz psikolojik rahatsızlıktır. Her ikisi de Türkiye’nin özgürleşmesinde, vesayetten kurtulmasında aldığı inisiyatif ile milletin teşkilatı sendikamızın ilgi alanı dışındadır. Bize düşen ‘hasta iseniz tedavi olun.’, algı noksanlığınız var ise ‘sivil alanı terkedin’ demekten ibarettir” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE ÖZLEMİNİ KURDUĞUNUZ TÜRKİYE DEĞİL”
Eğitim-İş’e seslenen Metin, “Çalışma hayatının sorunları için sahayı beraber kullandığımız Sayın Eğitim-İş Yetkileri; Türkiye özlemini kurduğunuz Türkiye değil. Bir husus da helalleşme retoriğinde muhafazakarların, mütedeyyin kitlelerin oylarına talip olan Siyasi Figürün Gülşen için gösterdiği tepkiyi başörtüsüne yasak getirmek isteyen Yandaş Sivil Örgütlenmelerine göstermesine bekliyoruz” dedi.
‘BİZ BURADAYIZ’
‘Biz Buradayız’ diyerek kararlılıklarını vurgulayan Metin, “Özetle; Eğitim-Bir-Sen, başörtüsü de dahil olmak üzere özgürlük alanını genişletmek için mücadele eden, varlık nedeni özgürlükler üzerinden tanımlayan bir harekettir. Ve Eğitim-Bir-Sen’in Konya Üniversiteler Şube Başkanı olarak diyorum ki; ‘Biz Burdayız.’” ifadelerini kullandı.
• SEYFULLAH KOYUNCU
