Yeni bir FETÖ doğuyor…
PKK'nın siyasi uzantısı HDP'nin, terör örgütü elebaşı bebek katili Öcalan için İstanbul ve Bursa'da yaptığı kışkırtma yürüyüşüne polis müdahale etti.
Yürüyüşe katılan HDP'li vekiller Ayşe Başaran ve Feleknas Uca polislere tehditler savururken, HDP Milletvekili Saliha Aydemir ise bir polis memurumuza alçakça yumruk attı.
Olay doğal olarak tüm Türkiye’de infial oluşturdu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, polise yönelik saldırının bedelinin ödetileceğini söyledi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yapılan bu alçaklığa gereken en net tepkiyi verdiler.
Türkiye’nin batısında bunlar yaşanırken, İç Anadolu’nun göbeğinde de PKK militanlarına ve FETÖ’ye özenen bir grup, polisimiz hakkında olur olmadık iftiralar atıyor, Konya’nın huzurunu kaçırmaya çalışıyordu.
Kuytulcular olarak bilinen grup, sözde örgüt lideri Alparslan Kuytul’un tutuklamasını protesto etmek için boyunlarında Alparslan Kuytul atkılarıyla sloganlar atarak Selçuklu İlçesi Nalçacı Caddesi üzerinde gösteri ve yürüyüş yapmak istiyordu.
İzinsiz ve yasadışı olan bu yürüyüşe, doğal olarak Konya Emniyet Müdürlüğü tarafından geçit verilmedi. Görevini yapan emniyet personeline karşı gelen göstericiler, sloganlar atarak direndi. Üstüne bir de polislere hakaret ettiler.
Yaklaşık 50 kişinin katıldığı yasadışı gösteride eyleme devam etmek isteyen ve polise mukavemet gösteren 23 kişi gözaltına alındı.
Daha önce Adana’da sergilenen mizansenin aynısı Konya’da da sergilendi.
Emniyet güçlerinin müdahalesi esnasında çocuklar ve kadınlar ön saflara sürüldü, sonra da burada çekilen videolarla mağdur edebiyatı yürütülerek sosyal medya operasyonuna imza atıldı. Çektikleri videoları ve attıkları çeşitli iftiraları sosyal medyada pazarlayan Kuytulcular, Konya Emniyet Müdürlüğü’nü töhmet altında bıraktı.
Fırsat bu fırsat ya; HDP’li Gergerlioğlu’nun ve çok sayıda FETÖ ilintili sosyal medya hesabının da desteği ile Konya Emniyet Müdürlüğü üzerinden sahte gündem oluşturuldu. Birçoğu bot hesaplar ve FETÖ iltisaklı kullanıcılar tarafından atılan 180 binden fazla Tweet ile hem Türkiye’nin hem de Konya’nın huzuru bozulmaya çalışıldı.
Sadece bu da değil; Kuytulcular, kendilerini mağdur gibi göstererek FETÖ silahlı terör örgütünün yapmaya çalıştığı gibi devletin kurumlarına iftira atarak FETÖ silahlı terör örgütünün yolundan gittiklerini ve devlete olan nefretlerini her paylaşımlarında açıkça ortaya koydular.
Neyse ki ne Konyalılar ne de ülkemizin diğer illerindeki vatandaşlar bu provokasyonu ciddiye almadı. Kuytulcular bu taktiği defalarca kez uyguladığı için kamuoyu zaten kimin ne olduğunu daha önceden tecrübe etmişti.
Kuytulcuların, yürüyüş adı altında daha önce de kalabalık ortamları ve bilhassa cami önlerini seçtiğini hepimiz görmüştük. Yakın tarihlerde Adana ve Ankara’dan gelerek Konya’da değişik tarihlerde; Hacıveyiszade Cami önü, Anıt alanı, Karatay Belediyesi önü, Alaaddin tepesi, Kayalıpark, Kılınçarslan Meydanı, Aziziye Cami önü ve şehir merkezinde de benzer taktikleri uygulamışlardı. Her zaman bilinçli ve planlı bir şekilde aynı oyunu oynadılar ama onların bu kötü niyetine karşın kazanan hep halkın sağduyusu oldu.
Daha önce de Cuma namazı vakitlerinde cami çıkışlarını provokasyon için değerlendirdiklerine ve Konyalıların tepkisiyle karşılaştıklarına şahit olmuştuk.
Kuytulcuların bunu yapmasındaki ana amaç tabi ki de cemaati de tahrik ederek toplumsal olay oluşturmaktı. Bunun için de Konya’yı özellikle seçmeleri bir diğer önemli konu.
Çünkü Konya gibi inanç düzeyi yüksek bir şehirde din üzerinden yapılan bir provokasyonun tutma ihtimalini oldukça yüksek görüyorlardı. O sebeple de Adana ve Ankara gibi illerden Konya’ya üye getirerek ortalığı karıştırmak istiyorlardı.
Ama hesap etmedikleri bir şey vardı; Konyalılar öyle ucuz numaralara pabuç bırakmaz, nitekim bırakmadı da.
Hele hele FETÖ ile mücadelede bence şu anda Türkiye’nin en başarılı ve çalışkan müdürlüğü olarak dikkat çeken Konya Emniyet Müdürlüğü’ne ise bu numaralar hiç sökmez.
Ne Konya Emniyetini ne de Emniyet Müdürü Engin Dinç’i Konyalılar sahipsiz bırakmaz.
Benden söylemesi…
Öte yandan şunu da belirtmeliyim ki; yaşananlara ister sağlıklı bir kafayla, ister vicdan ekseninden, isterseniz din ekseninden, nereden bakarsanız bakın; karşımızda hakikaten başka yerlerden talimat alan bir örgüt var. Bu örgütün başında da kendisine 'hoca' dedirten biri var.
Ben hala bu yapının peşinden gidenlere hayret ediyorum. Bunların yaptıklarını meşru gösterenleri ve buradan yola çıkarak devletimizi, emniyetimizi, yargımızı töhmet altında bırakanları asla anlamıyorum.
Oysa bir dönüp baksalar; Kuytul’un vukuatları hiçte az değil.
Türkiye’nin, Rus uçağını düşürdüğü dönemde açıklamalarıyla adeta Rusya’nın tarafını tutup, Türkiye Cumhuriyeti’ni küçümseyen bir tavır takınan bu şahıs değil miydi?
15 Temmuz FETÖ darbesinden hemen önce de darbeden haberdar olduğuna dair sinyal verip, yaptığı açıklamada skandal ifadeler kullanan ve ''Tayyip Erdoğan'ın kalemi kırılmıştır, yakında işi bitirilecektir' diyen bu şahıs değil miydi?
15 Temmuz gecesi girişimin olduğu saatlerde darbenin başarıya ulaştığına inanıp, ''Tüm Müslümanlar için hayırlı olsun'' mesajı gönderen de bu değil miydi?
Darbenin başarısız olmasından tam bir hafta sonra yaptığı yeni açıklamayla da tıpkı FETÖ'cülerin yaptığı gibi 'tiyatro' söylemine sahip çıkan kimdi?
Darbeyi takip eden günlerde ise FETÖ'cülerin tutuklanmasına tepki gösteren, yargının ByLock kararına da karşı çıkan bu şahıs değil miydi?
Firari FETÖ’cülerden Asım Yıldırım'ın Youtube kanalına konuk olan ve orada FETÖ’ülerin övgüsüne mazhar olan da kendisiydi. Hatta firarı Yıldırım, Kuytul’un kendilerinin duygularına tercüman olduğunu vurgulayarak, Kuytul’u FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’e benzetmişti.
FETÖ liderine benzeyen de onlardan övgü alan da kendisi.
Hala bu şahsın peşinden gidenlerin masumiyeti de sorgulanır…
