Son üç haftadır Azerbaycan’ın Karabağ Harekatıyla ilgili yazdığım yazılarıma bu hafta da devam etmek istiyorum. Geçen haftadan bu haftaya kadar Karabağ cephesinde neler olup bittiğini kısaca anlatmaya çalışacağım.

Geçen hafta en çok aklıda kalan şüphesiz Gence saldırısı oldu. Cephede Azerbaycan ordusundan darbe üstüne darbe alan Ermeni ordusu hırsını sivillerden çıkarıyor. Geçen hafta Ermeniler balistik füzeyle ikinci defa Gence de sivillerin yaşadığı binayı vurdu. Gece insanlar uykudayken gerçekleşen saldırıda 14 kişi şehit olurken 55 sivil de yaralandı. Şehit olanlar arasında birisi 9 aylık, diğer ikisi de 1 yaş civarında olan üç kız çocuğu da vardı. Saldırıdan iki gün sonra enkaz altında 2 küçük çocuğun cesedinin bulunmasıyla şehit sayısı 16’ya yükseldi. Ermeniler bu saldırıyı bilerek ve isteyerek yaptılar. Nitekim daha önceki günlerde de benim şehrim Berde’deki 9 katlı binayı hedef almışlar, fakat Allahtan füze patlamamıştı. Bu gerçeği Ermenistan Başbakanı Paşinyan’ın yardımcısı da bir Rus Televizyon kanalına söylemişti. Onun sözlerine göre Ermenistan karışıklık çıkması için sivillerin çok olduğu yerleri vuruyor.

Azerbaycan ordusu sivillere yönelik Gence saldırısının karşılığını cephede çok sert şekilde verdi. Cumhurbaşkanı Aliyev’in de söylediği gibi Azerbaycan Ermenistan’dan farklı olarak sivillere saldırmayacak. Onun yerine cevabı cephede verecek. Öylede oldu. Cephe boyu yoğun olarak saldırıya geçen Azerbaycan ordusu, resmi olmayan bilgilere göre binden fazla ermeni askerini ve onlarca askeri teçhizatını yok etti. Cumhurbaşkanı Aliyev saldırının hemen ertesi gün 27 yıldır işgal altındaki Fuzuli şehrinin ve birçok köyün kurtarıldığını ilan etti.

Azerbaycan ordusunun hızlı şekilde ilerleyişinden korkuya kapılan düşman, Rusya’ya müracaat ederek yeniden ateşkes istedi. Netice olarak o günün akşamı ateşkes ilan edildi. Fakat düşmanın ateşkesi birkaç saat sürdü. Ermeni ordusunun ateşkesi bozmasıyla birlikte harekata geçen Azerbaycan ordusu ilerleyişini daha da hızlandırdı. Bunun sonucunda işgal edilmiş Karabağ bölgesi ve İran sınırında Aras nehri üzerinde bulunan tarihi Hudaferin Köprüsü işgalden kurtarıldı. Bu köprünün Azerbaycan için çok büyük önemi vardır. Zira bu köprü Güney ve Kuzey Azerbaycan’ın birliğinin sembolüdür. Bununla ilgili başka bir yazı hazırlayacağım için bu konuya fazla girmek istemiyorum.

Ermenilerin sivil yerleşim yerlerini vurması üzerine ilerleyişini daha da hızlandıran Azerbaycan ordusu, Cebrayıl ve Fuzuli’den sonra 27 yıldır işgal altında bulunan üçüncü şehri Zengilan’ı da işgalden kurtardı. Böylece ermeni işgalindeki 12 şehirden 3’ü Azerbaycan ordusunun kontrolüne girdi.

Çatışmanın başladığı 27 Eylülden günümüze kadar Ermeniler sadece asker değil, fiyatı milyarlar ile ölçülen askeri teçhizat da kaybettiler. Cumhurbaşkanı Aliyev’in 20 Ekim günü yaptığı “Ulusa Sesleniş” konuşmasında belirttiğine göre düşman şimdiye kadar 241 Tank, 50 Zırhlı Piyade Aracı, 17 Kundağı Motorlu Top, 198 Farklı Kalibreli Top, 58 Havan Topu, 53 Tanksavar, 70 Grad, 2 Uragan, 2 Yars Füze Sistemi, 3 TOR, 5 KUB ve Krug, yaklaşık 40 OSA Uçaksavar Sistemi, 6 İnsansız Hava Aracı, 1 Elbrus Balistik Füze Sistemi, 1 Toçka-U Balistik Füze Sistemi, 8 Radar Aracı, 198 Kamyon, 4 S-300 Füze Sistemi kaybetti. Bunun dışında düşmanın bırakıp kaçtığı, işlek vaziyetteki 39 Tank, 24 Zırhlı Piyade Aracı, 12 Havan Topu, 102 Kamyon, birçok silah ve askeri teçhizat ganimet olarak ele geçirildi.

Biz hak uğruna savaşıyoruz. İşgal altındaki topraklarımızı kurtarmak için savaşıyoruz. Ok yaydan çıktı artık. Topraklarımızın her karışını işgalden kurtarmayana dek durmayacağız. Karabağ Bizimdir!!! Karabağ Azerbaycan’dır!!!