Macit Uluçamlıbel

Macit Uluçamlıbel

Dava mı? Koltuk mu?

Dava mı? Koltuk mu?

Ah bu koltuk sevgisi… Reisin büyük bir hatası var aslında. Makam mevki verdiği sonra da bayrağı devredin, biraz dinlenin dediği herkese görev boyunca oturdukları koltuğu hediye etmeli… Öyle ki koltuksuz kalan herkes bir numaralı Tayyip Erdoğan düşmanı kesiliyor. Yol arkadaşı, dava arkadaşı olarak yola çıkanlar yola hep kırmızı plakalarla devam edeceklerini düşünmüşler. Ah be Reis… Makam mevki vereceğin insanları önce oturdukları mahallede muhtar adayı yapsan konu toptan çözülecek. Senin adınla, partinle değerlenmeden önce halkta karşılıkları nedir bir baksan… Hem onlarda böylece daha yolun başında boylarının ölçülerini alsalar… Tayyip Erdoğan olmadan milletin kendilerinden haberdar bile olmadığını bilseler de oturdukları koltuklardan millete kaf dağından bakar gibi bakmasalar. Koltuklardan kalkar kalkmaz da o kaf dağına özlem duyup, Reis düşmanlığıyla kendilerine yeni koltuklar kapma yarışına girmeseler.

Demirtaş’a bile güzellemeler yapacak hale gelebiliyorlar. Uluslararası destekler alırız umuduyla ya da vaadiyle düşmanımın düşmanı dostumdur anlayışıyla ağızlarına geleni konuşuyorlar. Biden’e  daha destek bulmak ümidiyle büyük efor harcıyorlar.

Bu ülkede iktidar olmanın tek yolu milletin desteğidir. Bunu anlamaları için daha kaç seçim geçmesi lazım? Milletin Recep Tayyip Erdoğan’a olan desteğini görmeleri için daha kaç kez hezimete uğramaları lazım? Seçimlerde sürekli kaybeden ve bundan ders çıkartmayan muhalefetin bu hırsı nedir? Makamsız kalanlar muhalefete güç vermek için mi çabalıyor acaba?

Kamuoyu araştırmalarına baktığımızda yeni oluşumların oy oranları kendilerini iktidar yapmayacağı gibi baraja bile yaklaştırmıyor. Peki, yeni oluşumlar muhalefet oylarını mı hedefliyorlar? Yoksa tek hedef iktidarı yerinden etmek mi? Kendi oyları onları iktidara taşımayacaksa AK Parti’yi devirip kimi iktidar yapmak istiyorlar?

Sorular uzar gider. Son seçimlerde Saadet Partisinin CHP ile birlikte hareket etmesinden sonra aslında bu soruları sormaya da çok gerek yok. Genel seçimlerde CHP’ye destek verip iki vekil alabilmiş, yerel seçimlerde İstanbul ve Ankara’da AK Parti karşısında CHP kazansın diye uğraşacak kadar enteresan bir hal almışlardı. Tabi halende o hal üzere hayatlarını idame ettiriyorlar. Yeni hareketlerden de olası bir erken seçimde ya da seçimin vakti geldiğinde bekleyeceğimiz hareket farklı olmasın.

Reis’i millete rağmen deviremeyeceklerini biliyorlar da işlerine gelmiyor. Bidenesinler bakalım…

.....

Bugün Mevlana hazretlerinin vefat yıldönümü. Onun deyişiyle düğün günü. Sevgiliye kavuşma günü. Vuslat günü. Pandemi döneminde önceki yıllara göre daha sade bir hafta geçirdik. İnşallah önümüzdeki sene yine tüm dünyaya hak aşığı bir velinin rabbine kavuşmasının mutluluğunu, ölümün son değil başlangıç olduğunu, hayatın gerçek sahibine kavuşmak olduğunu ve Müslümanların bunu nasıl bir aşkla beklediklerini gösteririz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Macit Uluçamlıbel Arşivi
SON YAZILAR