Enflasyon Düştü (Mü?)
Ülkemizin resmi istatistik kurumu TÜİK tarafından, resmi tatil günlerine denk gelmediği müddetçe her ayın 3’ünde, saat 10:00’da olduğu üzere enflasyon rakamları; TÜFE'deki (2003=100) değişim 2025 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre % 1,37 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre % 16,67 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre % 35,05 artış ve on iki aylık ortalamalara göre % 43,23 artış olarak gerçekleştiği[1] ve Yİ-ÜFE (2003=100) 2025 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre % 2,46 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre % 15,71 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre % 24,45 artış ve on iki aylık ortalamalara göre % 28,34 artış gösterdiği[2] şeklinde açıklandı.
Haziran’da mevsimlik ürünlerin dışarda değerlendirildiği A endeksi % 1,66 TÜFE’nin zerinde yükseldi. Bu dönemde işlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altının hariç tutulduğu TÜFE B ile, enerji, gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içkiler ile tütün ürünleri ve altın hariç tutulduğu TÜFE C endekslerindeki artışın sırayla % 1,76 ve % 1,93 oranlarıyla yine TÜFE’den fazla olması, enflasyonun yükselmesi riskinin ortadan kalkmadığını göstermektedir. Haziran ayında mal enflasyonu ise % 0,71 ile mal fiyatlarının gerilediği Mayıs 2023’ten bu yana en düşük seviyesinde gerçekleşti. Söz konusu gelişmede enerji fiyatlarındaki ivme kazanan artış (% 2,27) ile enerji ve gıda dışı ürün fiyatlarındaki yükselişi (%0,96), gıda ve alkolsüz içecek fiyatlarındaki düşüşün (% 0,27) dengelemesi etkili oldu. Ayrıca Haziran’da hizmet enflasyonu %2,73 düzeyine yükselirken, görünümdeki bozulmanın alt endekslerin geneline yayıldığı izlendi. Haziran’da üretici fiyatlarının %9,94 yükseldiği elektrik, gaz üretim ve dağıtım (0,77 puan) ile %8,08 arttığı kok ve rafine petrol ürünleri (0,20 puan) manşet Yİ-ÜFE’yi en çok artıran gruplar oldu. Fiyatların %0,76 ile sınırlı arttığı gıda ürünleri (0,16 puan) grubu da sepetteki yüksek ağırlığı nedeniyle Yİ-ÜFE’yi arttıran kalemler arasında üçüncü sırayı aldı. Bu dönemde, ham petrol ve doğal gaz grubu %3,22 ile üretici fiyatlarının gerilediği tek grup olurken, söz konusu grup sepetteki düşük ağırlığı nedeniyle Yİ-ÜFE’yi sadece 0,02 puan sınırlandırabildi.[3]
Enflasyonun düşme sürecine girmesinde gerilemesinde son birkaç aydır fiyatları düşen gıda ve alkolsüz içecekler etkili oldu. Öte yandan, çekirdek enflasyonun TÜFE oranını aşması yanı sıra hizmet sektörü grubunda fiyat artışlarının yeniden hızlanması, enflasyonun kontrol altına alınmaya başlandığı şeklindeki yorumların erken olabileceği şüphelerini artırdı. Üstelik Temmuz ayında geçerli olacak doğal gaz fiyatları ile ve uygulamaya konulması düşünülen ÖTV’deki ayarlamaların enflasyonu bir miktar yukarıya taşıma riski bulunmakla birlikte, Eylül ayına kadar mevsimsel faktörlere bağlı olarak düşme yönünde baskılayacağı, sonuçta iki etki dikkate alındığında, Ekim ayında açıklanacak olan enflasyonun şimdiki düzeylerde kalacağı yüksek olasıdır.
Acaba TÜİK’in kamuoyuyla paylaştığı enflasyon verileri, 86 milyonu tatmin etmiş midir? TÜİK’in açıkladığı TÜFE artışı, nüfusun çoğunluğuna karşılık gelen memur, işçi, emekli, asgari ücretli ile küçük esnafın kullanıp tükettiği mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki artışla paralel midir? Yada TÜFE sepetindeki mal ve hizmetlerin hesaplamalardaki ağırlığı ile, halkın kullandığı mal ve hizmetlerin bütçelerindeki oransal ağırlığı aynı mıdır? Bu sorular karşısında halkın güvenini sağlayacak adımlar atılmadan, TÜİK’in açıkladığı verilere şüpheyle bakılacağı açıktır.
