Parmak izi

İmza etmesini (atmasını değil, zira imza çöp değil ki atasın) bilmeyenler parmak basar.

Merak ettiniz mi niye parmak basar?

Niçin parmak ucu?

Kur’an-ı Kerim’de “İnsan, kemiklerini kesin olarak bir araya toplamayacağımızı mı sanıyor? Evet, parmak uçlarını dahi düzenlemeye gücümüz yeter”. (Kıyamet suresi, ayet 3-4).

Kur’an-ı Kerim’in itikat ve ibadet yönü olduğu gibi araştırma ve tefekkür etmeye teşvik yönü de vardır.

Müslümanlar Kur’an-ı Kerim’e yaklaştıkça bunu fark etmişlerdir. Nitekim 8. Asırdan 18. 19. Asra kadar İslam dünyası bunu ispat etmektedir. Merak edenler İstanbul’da İslam Bilim ve teknoloji müzesini görebilir. Veya Konya’da Bilim Merkezine gidebilir.

Parmak iziyle alakalı olarak 1856’da İngiliz ilim adamı Genn Ginsen her insanın parmak izinin farklı olduğunu keşfetmiştir. Bilinen bir gerçektir ki, ilim kimsenin tekelinde değildir. Ama Kur’an-ı Kerim’i kim tahlil ederse ilimde ve fende ilerleme kaydeder. Bu dünyaya taalluk eder. Ginsen’in bu keşfi takdire şayandır. Temenni ederdik ki, Ginsen iman ile şereflenmiş olsaydı.

Demek ki, Kur’an ile temasımız devam ederse teknolojide ve fende ilerleme kaydetmek kaçınılmaz. Teknolojik inkişaf Kur’an-ı Kerim’in işaretinin bir sonucudur. Sonuçlar rehber olmaz. Sonuca götüren amiller rehberdir.

O halde Kur’an-e Kerim rehberdir. En temel rehber olan Kur’an-ı Kerim’in işaretiyle ve bir sonuç olarak ortaya çıkan teknoloji, rehber olamaz. Akıl ise rehberi anlamak için bir vasıtadır.

Araçla amacı birbirine karıştırmak insanla hayvanı ayırt etmemek kadar ayıptır.

Türkiye, insanla hayvanı birbirinden ayıramayan ilkel insanların yönetimde olduğu bir memleket değildir ve olamaz.

Türkiye, atasının maymundan geldiğine inanan siyasi partilerin iktidarda olamayacağı, olmaması gereken bir ülkedir. Zira Türk milletinin kahir ekseriyeti atasının insan (Hz. Âdem) olduğunu bilir. Atasını maymun olarak kabul edenleri de “azınlık” olarak görür. Türk-İslam töresinde ekalliyetlere hakk-ı hayat vardır. Tarih buna şahittir. FAKAT MÜSLÜMAN GÖRÜNÜP, ATASINI MAYMUN OLDUĞUNA İNANMAYI DAİMA YADIRGAMIŞTIR. Yani herkesin Müslüman olmak mecburiyeti yoktur. Şu meşhur mahalle baskısı meselesi, Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan bir palavradır desem, belki biraz maksadı aşan cümle olur. Osmanlı’da gayrimüslimler vardı. Osmanlı’da mahalle baskısı olmuyor da niye Cumhuriyet’te oluyor, bunu anlamakta zorlandığımızı belirtmeliyim. Şerif Mardin’e sormak lazım bunu.

…

MAYMUN

Türkiye, atasının maymundan geldiğine inanan siyasi partilerin iktidarda olamayacağı, olmaması gereken bir ülkedir.

Zira Türk milletinin kahir ekseriyeti atasının insan (Hz. Âdem) olduğunu bilir. Atasını maymun olarak kabul edenleri de “azınlık” olarak görür.

Türk-İslam töresinde ekalliyetlere hakk-ı hayat vardır. Tarih buna şahittir. FAKAT MÜSLÜMAN GÖRÜNÜP, ATASINI MAYMUN OLDUĞUNA İNANMAYI DAİMA YADIRGAMIŞTIR.

Yani herkesin Müslüman olmak mecburiyeti yoktur.

Şu meşhur mahalle baskısı meselesi, Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan bir palavradır desem, belki biraz maksadı aşan cümle olur.

Osmanlı’da gayrimüslimler vardı. Osmanlı’da mahalle baskısı olmuyor da niye Cumhuriyet’te oluyor, bunu anlamakta zorlandığımızı belirtmeliyim.

Şerif Mardin’e sormak lazım bunu.

…