Şerife Demir

Şerife Demir

Abdestsiz namaz kıldıran imam!

Abdestsiz namaz kıldıran imam!

Selamün Aleyküm bugün sizlere anlamadan, dinlemeden yapılan kulaktan duyma bilginin insan hayatını nasıl alt üst ettiğini anlatan çok güzel bir kıssa aktarmak istiyorum.

Yaşayanın dilinden bizzat anlatım:

Yaklaşık 20 sene önceydi. Namaz kılmak için genellikle mahallemizdeki camiye giderdik. Camiimizin imamı da Şeyh Hadi isimli, mahalleli tarafından sayılıp sevilen, güvenilen bir zâttı. Günlerden bir gün akşam namazı kılmak üzere camiye biraz erken gitmiştim abdest almak için aşağı kattaki abdesthaneye indim tuvaletlerin boşalmasını beklerken kapılardan biri açıldı imam Şeyh Sadi dışarı çıktı. Selamlaşıp hal hatır sorduktan sonra hoca efendinin abdest almadan yukarı çıktığını fark ettim.

Çok şaşırmıştım.

Başka da abdest alacak yer olmadığına göre hoca nerede abdest alacak diye merak ederek peşini takib ettim hayretle hocanın abdest almadan direk camiye girip mihraba yöneldiğini gördüm.

Ezan ve kameti okuyup namaz kıldırmaya başladı ve arkasında saf tutanlar da ona uyarak tekbir getirip saf bağladılar.

Ben ise yerimde donup kalmıştım. Hemen koşup, senelerdir ahbaplığımız olan Hacı Ali efendinin yanına gidip bir bir şahid olduklarımı anlattım. Bana tam güveni olan Hacı Ali de şaşkınlık içinde: "Madem hoca abdestsiz namaz kıldırıyor o halde biz de münferit kılarız" dedi.

Derken bu hadise mahalledeki Müslümanlar arasında yayıldı. Ben ve arkadaşlarım Şeyh Hadi’nin abdestsiz namaz kıldırdığını herkese anlattık. Böylece cemaat dağıldı. Artık kimse onun arkasında namaz kılmıyordu. Bu olay onun itibarını sarstı. Ailesiyle de arası açıldı eşi onu terk etti çocukları da onu dışladılar.

O da imamlığı bırakarak şehri terk etmek zorunda kaldı. Hatta bazıları hakkında aslında Müslüman olmadığı… casusluk yaptığı ecnebi olduğu ... vs konuşmaya başladılar... ve bir daha ondan haber almadık.

Ta ki... İki sene sonra Umreye gitmek nasib oldu. Orada hava şartlarından dolayı bir hayli hastalandım. Memleketime döndükten sonra doktora gittim hap ve iğne yazdı. Ertesi günü abdest alıp namaz kılmak üzere camiye giderken yol üzerindeki kliniğe uğrayıp o günkü iğnemi yaptırdım. Henüz ezan okunmamıştı tuvalete gidip iğne yeri kanamış mı diye bakmayı düşündüm Tam tuvaletten çıkıyordum ki aklıma Şeyh Hadi geldi... Birden gözlerim karardı... dünya sanki başıma yıkılır gibi olmuştu...

Yoksa Şeyh Hadi de benim gibi iğne yerini yıkamak için mi tuvalete girmişti... yani adamcağız abdestli midi??? Aklım durmuştu sabaha kadar uyuyamadım o gece cahil ben ve benden daha cahil dindar arkadaşlarım nasıl olmuştu da bilmeden anlamadan araştırmadan ve yüzleşmeden güya Allah rızası için... Şeyh Hadi'nin haysiyetiyle oynamış itibarını beş paralık etmiş evini yıkmış eşinin çocuklarının bile onu terk edip dışlamasına yol açmıştık! Ertesi sabah onu aramaya başladım, çarşıda Hacı Ahmed isminde ıtırcı bir Zat onu biliyor dediler. Hemen gittim Nur yüzlü simasıyla beni karşıladı sorduğumda da şöyle cevap verdi: "İki sene önce idi Hadi efendi bana gelerek, çok üzgün ve dertli bir vaziyette oturdu. Ne oldu deyince de şöyle dedi:

"Yaptırdığım iğnenin yerini yıkamak için tuvalete girmiştim abdest bozmamıştım. Ama birileri bana hiç sormadan abdestsiz namaz kıldırıyor diye iftira ettiler cemaat de buna kanıp beni dışladılar bana neler yapıldığına şahid ol diye bunları anlatıyorum bu şehri terk ediyorum ırak necef tarafına gideceğim dedi ve gitti bir daha da görmedim onu...

"Allah'ım ben ne halt işlemişim böyle!!! Hüngür hüngür ağladım.. Tam 20 yıldır her Necef e gidip gelene onu soruyorum ama mazlum Şeyh Hadi den hiç bir haber yok. Ve artık yerimden kımıldayamayacak kadar hastayım gidip bulabilecek helalleşebilecek halde değilim.... Evet dostlar!... Duyduklarımız ya da gördüklerimiz gerçek olsa dahi... aslı bambaşka olabilir. Bir kişi ya da olay hakkında gerçeği tam olarak bilmeden bir kanıya varmak, yorum yapmak... Zulümdür. Hakikati bilmek için bırakın bize bir başkası tarafından söyleneni... Kendi gözümüzle gördüğümüz kulağımızla duyduğumuzu dahi bizzat o şahısla konuşup tahkik etmek zorundayız... İşte vebali bu kadar ağırdır... şuan ki nesil sosyal medya olsun her konuda çabuk kandırılıyor Farkında olmadan...

Bugünün duası Rabbim yanlış anlaşılmaktan yanlış anlamaktan hepimizi korusun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Şerife Demir Arşivi
SON YAZILAR