Ahmet Pekyatırımcı(!)
Yazımın başlığını dikkatli okuyanlar hata yaptığımı düşünebilir ama bence doğrusu böyle olmalıydı.
Başkan Pekyatırmacı, Uğur İbrahim Altay’dan aldığı bayrağı daha yukarıya taşımaya devam ediyor. Selçuklu Belediyesi, Başkan Pekyatırmacı önderliğinde yaptığı yatırımlarla yine Konya’nın ufkunu genişletiyor. O sebeple de Ahmet Pekyatırmacı için bu soy isim daha uygun olurdu doğrusu.
Dün, beni çok heyecanlandıran bir projenin tanıtım programı vardı. Selçuklu Belediyesi şimdi de Konya'nın yanı sıra Türk sporunun da gelişimine katkı sağlayacak önemli bir projeyi hayata geçiriyor.
Gençlerin spora olan ilgilisini arttıracak, yeni yeteneklerin keşfedilmesine imkan sağlayacak olan "Sporcu Seçme ve Yetiştirme Merkezi" tanıtıldı.
Projeye geçmeden önce programla ilgili bir notumu aktarmak istiyorum.
Tanıtım programı çok etkileyiciydi. Ekip iyi çalışmış. Sahne düzeninden tutun da program akışına kadar her şey çok güzeldi. Başkan Pekyatırmacı’nın kulaklık mikrofon ve prompter kullanması da dikkatlerimizden kaçmadı. Gayet profesyonelceydi, o sebeple önce ekibi kutlarım. Ellerine sağlık.
Gelelim şimdi bu büyük yatırımın teknik detaylarına...
Sancak Mahallesi’nde yapılacak olan "Sporcu Seçme ve Yetiştirme Merkezi" yaklaşık 23 bin metrekare bina alanı ve 16 bin metrekare açık saha alanı ile toplam 18 farklı branşta spor yapma imkanı sağlayacak. Dile kolay, günde 1200-1500 sporcu bu merkezden faydalanacak.
Üstelik sadece kuru bin beton yığını değil bu yatırım.
Başkan Pekyatrımacı’nın sunumunda benim en çok sevindiğim taraf, çevre hassasiyetinin en üst seviyede tutulması. Mesela binaların tamamı GES kapsamına alınmış ve kendi elektriğinin neredeyse tamamını kendi kendine karşılayacak. Atık sular arıtılacak, çimler sulanacak. Bunun gibi birçok çevreci ayrıntı düşünülmüş. Bu sevindirici. Sıkmamak adına diğer ayrıntıları vermiyorum.
Şimdi gelelim asıl meseleye…
Güreşi ve halteri bir kenara ayırıyorum, Türkiye, bugüne kadar spor branşlarının hiç birisinde aman aman bir başarı elde etmiş değil.
Genç nüfusumuzla her zaman övünüyoruz ama bu insan kaynağını doğru düzgün eğitemiyoruz. Dişe dokunur bir sistemimiz yok. Başarısızlıkların üzerini de sürekli çeşitli bahanelerle örtmeye çalışıyoruz.
Sürekli başarısız oluyoruz, sürekli bir bahane üretiyoruz.
Her başarısızlıktan sonra; ‘Helvayı yapalım ama üzüm bağda. Bağ da dağda. Hadi tavayı komşulardan buluruz da iş unla yağda’ diye diye kafiye ustası olduk.
Ama böylesine büyük yatırımlardan sonra hala bu tür kafiyeli bahanelerin arkasına sığınacaksak dükkanı kapatıp gidelim.
Belediyeler, Gençlik ve Spor Bakanlığı, devletimiz daha ne yapsın?
Bundan sonraki iş federasyonlara ve Milli Eğitim Bakanlığı’na düşüyor. Şeker var, un var, yağ var. Artık helva yapmaları gerekiyor!
En büyük iş de onlara düşüyor!
Milli Eğitim Bakanlığı ve spor federasyonları çok sıkı bir iş birliği yapmalı. Hem fiziksel, hem ahlaki hem de zihinsel eğitim süreci çok iyi organize edilmeli. Bunu Almanlar çok güzel yürütüyor. Gerekirse oradaki modelden de faydalanılmalı.
Selçuklu Belediyesi’nin "Sporcu Seçme ve Yetiştirme Merkezi" projesi böyle bir reform için bulunmaz nimet.
Hem federasyonlar hem Gençlik ve Spor Bakanlığı hem de Milli Eğitim Bakanlığı bu nimetten istifade etmeli. Selçuklu Belediyesi’ne her türlü desteği de vermeliler diye düşünüyorum.
Sadece onlar değil; bu işi bence hepimiz çok ciddiye almalıyız. Olaya sadece spor olarak değil; turizm, tanıtım, ekonomi, sağlık, toplum mühendisliği, sosyal hayat başta olmak üzere pek çok alandan bakmalıyız.
Yoksa başarısızlıklarımıza bahane bulmaya devam ederiz!
‘Urfa’da Oxford vardı da ben mi okumadım?’ demeye hakkımız yok! Eskiden geçerli bir bahaneydi ama artık öyle değil. İmkanlar arttı, Yatırımlar çoğaldı. Teknolojinin ve ekonominin gelişimiyle spor branşlarına erişim de kolaylaştı.
Eee daha ne istiyoruz ve ne bekliyoruz?
Valla ben kıskanıyorum şimdiki nesilleri. Biz dünyaya erken gelmişiz bence.
2000’li yılların ilk senelerinde ben de Selçuklu Belediyespor futbol takımının bir sporcusuydum. Aynı zamanda Karatay Belediyesi’nde de Taekwondo sporcusuydum. Spor sevgimiz hep vardı. Sağolsunlar o zamanki belediye başkanları da imkanlar dahilinde bizlere yatırım yapmışlardı ama elimizden tutan da olmamıştı pek. Sol ayağımın kıymetini bilen çıkmamıştı. İki branşta da 5-6 yılımız heba oldu gitti.
Bizler de o dönem hayaller kuruyorduk. George Hagi, Del Piero, büyük Ronaldo, Roberto Carlos hayallerimizi süslüyordu. Ama yeteneğimizi kanıtlayacağımız fiziki alanlar olmadı pek. İmkanlar kısıtlıydı.
Şimdi hem imkanlar arttı hem de adı üstünde "Sporcu Seçme ve Yetiştirme Merkezi" gibi projeler ortaya çıktı. Yetenekli gençler çalışacak, kaliteli antrenörler onların ellerinden tutacak.
İnşallah olimpiyatlarda, dünya ve Avrupa şampiyonalarında bayrağımız hep zirveye taşıyan sporcular yetişir bu merkezde.
Ufkunun genişliği hasebiyle Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı’ya eski bir sporcu olarak teşekkür ediyorum.
