Servet R. Çolak

Servet R. Çolak

Bekçilerin suçu ne?

Bekçilerin suçu ne?

Madde 12 - Tabancalar kılıflarında bulunur. Yalnız tehlikeli anlarda ele alınabilir

Madde 16 - Bekçiler bölgeleri içinde dolaşın şüpheli şahısları takip eder ve hüviyetlerini araştırırlar. Şüpheli ve diğer şahısların suç teşkil eden bir fiilini gördüklerinde yakalayarak karakola teslim ederler.

Madde 22 - Suç sayılmayacak ve fakat kendini idare edemeyecek derecede sarhoş olanların bir tehlikeye uğramalarına veya herhangi bir suç işlemelerine mani olmak üzere tedbir alırlar ve gerekli yardımda bulunurlar

Madde 23 - Haklarında tevkif ve yakalama müzekkeresi çıkarılmış kimseleri gördükleri takdirde yakalar ve karakola teslim ederler

Madde 25 - Bekçiler, Kanunun 3 üncü maddesinde sayılan ve Genel Kolluk Kuvvetlerinin derhal müdahalesine imkan bulunmayan acele ve zaruri hallerde Genel Kolluk görevlerini yaparlar.

Bu maddeler Çarşı ve Mahalle Bekçilerinin görev yönetmeliğinde belirtiliyor.

Şimdi, durup dururken bu konuyu neden ele aldım?

Geçtiğimiz ayın başlarında Meram’daki bekçiler, şüpheli bir aracı durdurmak isterler. Araç durmayıp bunların üzerine sürer, araçta üç kişi vardır. Bu hengamede bekçilerden birisine araç çarpar ve yaralanır. ‘Dur’ ihtarının devam etmesine rağmen araç durmaz ve bekçinin birisi araca doğru ateş eder, bir kişi vurulur. Vurulan genç 46 gün sonra dün hayatını kaybetti. Bekçinin ise tutuklu yargılanması sürüyor.

Şimdi olayın hukuku boyutu sürüyor, kim ne kadar suçlu, oradaki tehlike durumu silah kullanmaya kadar gidebilir miydi bunları şu an bilmiyoruz. Dosyayı avukattan isteyip detaylı inceleme lazım ama kimse bize dosyayı vermez.

Buradaki adalet yerini bulsun, suçlu kimse cezasını alsın. Burada bir taraf olmak istemiyorum.

Lakin muğlak bir durum var gibi geliyor.

İlki, buna benzer birkaç olay daha basında yer buldu. “Bekçi ‘Dur’ ihtarına uymayan kişiye silah kullandı, Bekçi ‘Dur’ dedi durmayınca silahını kullandı” bu tarz haberleri hepimiz hatırlıyoruzdur. Gazeteci olduğumuz için biliyorum. Bekçinin silah kullandığı her olayda hukuki işlemler başlatıldı.

Madde 25’de genel kolluk kuvveti olan polis ve jandarmanın hemen müdahale edemeyeceği durumda bu görevin bekçinin yapması gerektiğini söylüyor.

Yani bekçi zaruri halde silahını kullanmak zorunda kalırsa hayatı tehlike çıkarmayacak bel aşağısına mı sıkacak gibi bir detay yok. Bekçiye silah kullanma yetkisi veriliyor ama kişi vurulduğunda bu hukuki boyuta gidiyor.

Kullanma yetkisi veriliyorsa nişan yetkisi de veriliyor mu işte tartışılan olay bu.

O zaman şöyle bir yöntem bulalım.

Amerika Birleşik Devletleri’nde polisler ilk uyarıda bulunur. Uyarı dikkate alınmadı ve aksi yönde hareket edilirse ve polisin ölümünü gerektiren bir hareket yoksa elektrikli şok silahını kullanır.

Yani polis bile zaruri hallerde ilk müdahalesini elektroşok silahıyla yapar, devamında karşıdan halen aksi hareket ediliyor ve polisi öldürecek hamle bulunulacaksa polis silahını kullanıyor.

Ve polislerde GoPro dediğimiz video kayıt cihazı bulunuyor. Polis bunu her zaman değil sadece bir olaya müdahale edeceğinde açıyor ve her şey kayıt altına girmiş oluyor.

Bekçilik kanununun çıktığı ilk günden bu yana Türkiye’de Bekçilerin yetkileri her tartışma konusu oldu.

İşte tüm tartışmaları ortadan kaldıracak bir örnek. ABD polisinin uyguladığı sistemi al getir bekçilerimize programla.

Bir de bekçilerin gerçekten psikoteknik yöntemlerinden sağlam geçirilmesi gerekiyor. Çünkü gece yarısı her tip insanlarla ve olaylarla karşılaşabiliyorlar. Bu yüzden de onların hangi olaylara nasıl müdahale edeceği gerçekten iyice oturduktan sonra sokaklarda gezinmeli.

Eğer bunlara kökten bir düzenleme getirmezsek, yukardaki olaydaki gibi bekçi mi haklı, vatandaş mı haklı, kimin haklı olduğu hep bulanık kalacak.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Servet R. Çolak Arşivi
SON YAZILAR