Bayram Sürekli

Bayram Sürekli

Dost ol da dostu gör!

Dost ol da dostu gör!

İnsan, sosyal bir varlık olarak yaratılmıştır. Bu yaratılış özelliği sayesinde çevresiyle sürekli iletişim içerisindedir. Yüce kitabımız Kuran’ı Kerim, insanlarla barış ve esenlik içerisinde yaşamanın önemini vurgularken diğer yandan da dost olarak seçtiği insanlar konusunda uyarılmaktadır. Bu yüzden dost olarak seçtiğimiz insanlar kadar dostluk kurmaktan kaçınmamız gereken insanlar da önem arz etmektedir. Hayatımızı vahyin rehberliğinde, Peygamberin önderliğinde idame ettirmesi gereken biz mü’minler maalesef modern çağın bireyci yaşam anlayışına kapılıp sonbaharda hazan görmüş yaprak misali savrulmalar yaşayabiliyoruz.

İnsana dair olguların her gün biraz daha geriye itildiği, kültürel değerlerin asgariye indiği, “biz” değil, “ben” in öne çıkarıldığı bir çağda yaşıyoruz. Teknoloji ve internet, yaşam koşullarımızı bir taraftan kolaylaştırırken diğer taraftan da insanların sosyal ilişkilerini olumsuz yönde değiştirdi. Bencil yaşam anlayışının doruklara ulaştığı böyle bir zamanda iyilik, vefa, sadakat, dostluk vb. soyut kavramlar pasifize edilmiş durumda. İçinde yaşadığımız çağda dostluklar, fedakârlık ve vefanın temelleri üzerinde yükselemiyor maalesef. Artık beraber yürünen yollar, birlikte çekilen eziyetler, hayatın zorlukları karşısında elimizi omzuna koyduğumuz dostluklar anlamını yitirmeye başladı. Zor zamanlarda yanı başımızda bitiveren dostlarımız, karşılıklı gülüp ağlaştığımız dostluklarımız yerini yavaş yavaş klavye ve ekran başından kalkmadan, belirli amaçlar doğrultusunda bir araya geldiğimiz sanal dostluklara dönüştü.

Böyle bir dönemde, içinde bulunduğumuz Şeb-i Arus haftasında vuslatının 749. Yılında Mevlana Hazretlerinin gönül dünyasından, idrak algısından süzülüp gelen sözleri bencilleşen ilişkilere karşı önemini bir kez daha ortaya koyuyor.. Onun yaklaşık yedi buçuk asır önce verdiği mesajlar ve üzerinde durduğu dostluk kavramı bencilleşen dünyada tüm insanlığın ihtiyacı olan manevi reçeteyi bizlere sunmaktadır. Hazreti Pir'in insanı, ilahi aşkı, ahlak ve erdemi merkeze alan kutlu tavsiyelerinden yola çıkarak gerçek dosta ulaşmanın yollarını eserlerinin satır aralarında çok rahat bulabilmekteyiz.

Mevlana Hazretleri Divan-ı Kebir’de:

Dost ol, Dostu gör. Dostu anmaktan daha tatlı ne iş vardır?

Hadi gel, böyle işsiz-güçsüz durma, sende dostu an.

Dostu canın Rabbi olan kişi, canın gitmesinden korkar mı hiç?

Hatasız dost arayan, dostsuz kalır.

Erlik sanatını Hakk’dan öğrendik; aşk pehlivanıyız, Ahmed’in dostuyuz biz.

Seni dosttan uzaklaştıran her şey kötüdür; onsuz neye yüz tutsan iyi bile olsa fenadır.

Mevlana, bu ve ufuk açıcı sözleriyle o dönemde fitneyi, fesadı, hasedi silip Şems’le olan dostluğundan gerçek dosta yol bulmuştur. Yolculuğumuz gerçek dosta olsun. Tüm dostlara selam ve dua ile…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Bayram Sürekli Arşivi
SON YAZILAR