Ha yasal ha yasadışı!
Türkiye Futbol Federasyonu, profesyonel liglerde yürütülen bahis soruşturması sonucunda bahis oynadığı belirlenen hakemlerin ardından, 1024 futbolcunun da Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’na sevk edildiğini açıklamıştı. Soruşturmanın daha da derinleşmesi beklenirken, dün Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu tarafından futbolculara verilen cezalar da açıklandı.
Birçok futbolcuya 45 günden başlayarak 12 aya kadar çeşitli cezalar verildi. 12 ay men ile en fazla ceza alan iki futbolcudan biri Konyaspor’dan Ndao oldu. Adil Demirbağ ise 45 gün men cezası aldı. Bu saatten sonra Ndao’nun Türkiye’deki futbol hayatının bittiğini söylesek yanlış olmaz herhalde. Bu anlamda Konyaspor’u da zorlu bir süreç bekliyor.
Olay özetle böyle…
Bahis soruşturması sürecinden bazı dersler alınması gerektiğini belirterek bu konuda bazı düşüncelerimi ortaya koymak istiyorum.
İlk olarak, Türkiye Futbol Federasyonu’nun bu süreci çok başarılı bir şekilde yürütemediğini söylemeliyim. Bunu son yazımda da belirtmiştim.
Zorbay Küçük, Ersin Destanoğlu ve Necip Uysal dosyalarındaki hatalar bunun bir örneği. TFF’nin isimleri açıklarken daha titiz olması gerekirdi.
Öte yandan, bu süreç bize gösterdi ki, Türkiye’de hizmet veren bahis sitelerinin teknoloji-altyapı-sistem konusunda çok büyük eksiklikleri varmış. Nasıl olur da bir başkası benim T.C. Kimlik Numaramla, benim haberim olmadan bir bahis sitesine üye olabilir? Bu nasıl bir sistem açığıdır? Bu konuda devletin acilen önlem alıp, bahis sitelerine yaptırım uygulaması gerekiyor.
Bir diğer konu da TFF’nin bu işi aslında ta başından engelleyebileceği gerçeği. TFF’nin sisteminde kayıtlı olan lisanslı sporcuların T.C. Numara bilgileri güncel olarak bahis sitelerinin veri tabanına, tıpkı hava yolu şirketlerinde olduğu gibi ‘black list’ olarak eklenseydi, hiçbir futbolcunun T.C. kimlik numarası ile bu bahis sitelerinde profil açılamazdı. Önlemi baştan almak daha kolay değil miydi?
Bir diğer eleştiri de futbol kulüplerine. Günümüzde pek çok Avrupa kulübü, futbolcularla sözleşme imzalarken bu bahis konusunu mutlaka sözleşmeye ekliyor. Olası bir soruşturma halinde kulüpler kendini sağlama alıyorlar. Bizim kulüplerimiz ise bu konuda da çağın gerisindeler ne yazık ki. Mesela Konyaspor’un Ndao’dan doğacak zararı nasıl telafi edeceğini merak ediyorum.
Bunlar şimdilik bir çırpıda yapacağım eleştiriler.
Ama asıl eleştirilerimi ben aşağıda yapacağım…
Öncelikle ben ister yasal olsun ister yasadışı olsun, kumarın her türlüsüne karşıyım. Kumar kumardır, yasalı ya da yasadışısı olmaz. Hukuk yasalarına göre yasal olabilir ama Rahmetli Alev Alatlı’nın deyişiyle, ‘her yasal olan helal değildir’ bakışıyla yaklaşıyorum bu konuya.
Bana göre ister yasal olsun ister yasadışı olsun, kumar, kumardır…
Ben devletimizin bu konudaki mücadelesini yeterli bulmuyorum. Hatta ortada bir teşvik olduğunu söylemek istiyorum. İnsanların bahis, kumar gibi kötü alışkanlıklara ulaşımı o kadar kolaylaştı ki; özellikle genç neslin çok büyük bir tehdit altında olduğunu hepimiz görmeliyiz.
Son günlerde kumar ya da bahis borcu nedeniyle cinnet getirip ailesini yok edip kendi canına kıyan çok sayıda vatandaş oldu mesela.
Bu profillere derinlemesine baktığınızda; aslında işinde gücünde, pek çoğu memur, hatta içinde polis, doktor, mühendis, avukat gibi seçkin mesleklerin yer aldığı mağdurlar sürüsü görüyorsunuz.
Neyse ki asgari ücretli ve emekliler bu işe fazla bulaşamıyor. Hoş, isteseler de bulaşamazlar zaten ya neyse.
Yukarıda saydığım, gelir durumu bir nebze olsun iyi olan bu meslek guruplarının, daha fazla para hırsıyla bu yollara bulaşması çok üzücü.
Öte yandan sosyal medyadaki fenomenlerin de etkisiyle sanal kumarın gençler arasında yaygınlaştığı da aşikar.
Çünkü kumara erişmek de oynamak da çok kolay…
Yani bir kredi kartınız varsa, biraz da teknolojiden anlıyorsanız, evde oturduğunuz yerde rahatça kumar oynayabiliyorsunuz!
Hal böyleyken, daha 17-18 yaşındaki futbolcuların henüz profesyonelleşmeden önce ya da alt liglerde kıt kanaat geçinirken, kariyerlerinin henüz başlarındayken bahis oynamasını ben hiç garipsemiyorum.
Çünkü pek çoğunun bu konuda bilinçsiz olduğuna eminim. Futbolcuların pek çoğu, bahis oynamalarının yasak olduğunu bile bilmiyordur bu sürece kadar kanımca…
Bu yaşananların bir milat olması lazım. Devletimizin tüm organlarıyla bahis konusunu, erişimi çok zor, teşvik edilmeyen, reklamının bile yapılmasının yasak olduğu bir noktaya kaydırması gerektiğini düşünüyorum.
Yoksa mevcut düzenlemelerle yasal-yasa dışı fark etmez, bahsin-kumarın önü açık. Siz istediğiniz kadar kamu spotu yayınlayın, Yeşilay istediği kadar bildiri yayınlasın. Sonuç alınamaz…
