Seyfullah Koyuncu

Seyfullah Koyuncu

Hayali de rüyası da kanatları da var!

Hayali de rüyası da kanatları da var!

İstersen her yıl kümeye oyna!
Olsun şampiyonluk uzakta!
İstersen kupaları da alma!
Taraftarın yine yanında.
 
Her yerde inatla arkandayız!
Hiç bitmez bizim sevdamız!
Değişmem dünyaları alsam da!
Konyaspor aşkı bambaşka.
 
Ömrümüz tükense geçse de yıllar!
Konya içimizde hep bir umut var!
Hayal değil artık şampiyonluklar!
O kupa bu şehre gelsin çocuklar!
 
Sevgili okurlar; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un, Konyaspor’un 100. Yıl Galası’nda adeta bir tribün lideri edasıyla haykırdığı bu tribün besteleri ile yazıma başlamak istedim.
 
Murat Kurum’un coşkusu, Konyaspor’un 100. Yıl Gala gecesindeki en dikkat çekici detaydı.
 
Bakan Kurum hakikaten çok coşkuluydu ve Konyaspor’u sahiplendiğini kesinlikle tüm salona bir kez daha hissettirdi.
 
Boksör merhum Muhammed Ali’nin “Hayali olmayanların kanatları da olmaz.” sözünü hatırlattı. “Konyaspor’umuzun, Anadolu kartallarımızın hayali de rüyası da kanatları da vardır. Bu büyük aileyle birlikte başarıdan başarıya koşacaktır” diyerek geleceğe dair hayalini de açıkladı.
 
Polyak’tan Muhammet Yürükuslu’ya, Ahmet Çalık’tan Mehmet Tevfik Lav’a, Recep Kum’dan Alperen’e kadar Konyaspor’un simge isimlerinin hepsini tek tek andı.
 
Salonu adeta ayağa kaldırdı.
 
Gala gecesinin en güzel ayrıntısı kesinlikle Bakan Kurum’du.
 
Sevgili okurlar, Gala Gecesi ile ilgili olarak söylenecek çok söz var aslında ama ben sadece birkaç notumu aktarmak istiyorum.
 
Öncelikle belirtmem gerekir ki 100. Yıl marşlarını pek beğenmedim. Kulağı tırmalamıyor aslında ama beklentilerin altında kaldığını belirtmem gerekiyor. Çok daha iyisi olabilirdi bence.
 
100. yıl marşı benim nazarımda, ‘Konyaspor Geliyor Bak’ şarkısının üzerine çıkamadı mesela.
 
Öte yandan, şarkıların hep aynı isimler tarafından hazırlanmasını da doğru bulmadığımı söylemeliyim. Bir yarışma düzenlense, bence çok daha güzel sözler ve besteler çıkabilirdi.
 
Neyse, kulağımız alışacaktır belki de…
 
Öte yandan, böyle önemli bir programda Enbe Orkestrası yerine başka sanatçılar davet edilebilirdi. Hem kareografik olarak hem de ses olarak Konya ile uyumlu bir seçim değildi. Zaten konser esnasında salonun büyük bir kısmı bence bu sebeple boşaldı.
 
Programa eski futbolcuların, eski başkan ve yöneticilerin de davet edilmesi, onlara söz hakkın verilmesi ise çok şık bir hareketti.
 
Bu açıdan, Konyaspor’un kurumsallaşma anlamında her geçen gün iyiye gittiğini de ifade etmemiz lazım.
 
Başkan Fatih Özgökçen’in konuşmasını da etkili buldum. Sahnede Skubiç’in ismini anması hoşuma gitti. Skubiç, Konyaspor tarihinde en fazla forma giyen yabancı futbolcu olmuş. Kısa süre içinde de Konyaspor’da en uzun süre forma giyen futbolcu unvanını kazanacakmış.
 
Skubiç’in, çocuğunun eğitimi nedeniyle sezon sonu Konyaspor’dan ayrılacağı konuşuluyorken, Başkan Özgökçen’in böyle güzel cümleler kurmasını stratejik bir hamle olarak görüyorum. Skubiç, Özgökçen’in bu jesti sonrası bence kararını bir kez daha gözden geçirmeli diye düşünüyorum.
 
Geceye dair bir başka güzellik ise Konyaspor Teknik Direktörü İlhan Palut ve Beysu Konyaspor’un hocası Engin Gençoğlu’nun bütün salon tarafından alkışlanmasıydı. Konyaspor iki isme de kıymet verdiğini gösterdi. Aynı zamanda amatör şubelere de salondan alkışlar geldi. Fakat en çok alkış İlhan hocaya idi.
 
Sevgili okurlar, 100. Yıl Gala Gecesi’nin dar kapsamda yapılmasıyla ilgili sosyal medyada bazı eleştiriler okudum. Özellikle taraftarların bir serzenişi var. Bu konuda da Konyaspor’un, eleştirileri dikkate alması gerekiyor.
 
Haziran ayında düzenlenecek olan 100. Yıl etkinliklerinin çok daha coşkulu yapılması lazım. Şehrin tümünde bir festival havası estirilmeli. Eski futbolculardan antrenörlere, medyadan taraftara herkesin bu coşkuya ortak olması lazım.
 
Konyaspor yönetimi ve Konyaspor’un dinamikleri bu konuda yakışanı yapacaktır zaten.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Seyfullah Koyuncu Arşivi
SON YAZILAR