‘’Arzuların ve tutkuların salıverilmesinin ,tatmin edilmesinin adı, özgürleşme oldu. Özgürlükle kölelik artık birbirinden ayırt edilmez hale geldi. İşte cehennem bu.’’

                 ‘’Her şeyi politize etme çabası, sadece ve sadece kötülük üretiyor ve kötülükleri artırıyor.’’

                ‘’Kültürümüzde sevgiye, arınmaya, insanın kendini keşfe yer yok artık. Metafizik sadece bir alay konusu.’’

                ‘’İnsanoğlu, göklere bakmayı unuttuğu için sanki bir kafeste gibi yaşıyor ve hayatı kendi küçük dünyasından ibaret sanıyor. Bugün kafamızı meşgul eden sorular şunlar değil mi? Hayatı daha iyi  nasıl yaşayabilirim? Hayatta bana haz verecek şeyleri daha fazla nasıl elde edebilirim? Diğer insanların yaşadıkları felaketleri göz ardı ederek nasıl  daha iyi hayat sürdürebilirim? İnsanlığı  daha fazla  nasıl sanayileştirebilirim? İşte hümanizm dedikleri şey bu.’’

                ‘’ Bugün tüm metafizik ve manevi kaygılar bir kenara itilmiş durumda. Gelecek sorunumuz, evrendeki varoluş problemimiz gibi esaslı kaygılar büsbütün göz ardı edilir hale geldi. ‘’

                ‘’Ölümün anlamı. Sadece anlık, günü birlik kaygıları öne çıkardığımız için, nihai amacımızı hayatımızdan çıkarıp attık. Yaşamaktan başka bir şey istemediğimiz için yaşamamızın ve yaşamımızın imkansız hale geldiğini fark edemiyoruz bile.’’

                   Yukarıdaki satırları  2 Ekim 2017 tarihli Diriliş Postası Gazetesinin 2. sayfasından aldım. Yazıda İsmail Erdoğan imzası var. İsmail Erdoğan, 1972 yılında Salzburg Müzik Festivaline onur konuğu olarak katılan Eugene IONESCO’nun yapmış olduğu açılış konuşmasından bazı pasajlarla okuyucu karşısına çıktığını belirterek; ‘’beni iliklerime kadar sarsan bu konuşmanın, bir Batı’lının elinden çıkması hayli şaşırtıcı’’  tespitini yapıyor.

                   Öncelikle bizi böyle bir yazıyla tanıştırdığı için İsmail Erdoğan’a teşekkür ediyorum. Konuşmanın orjinali var mı diye internette epeyce araştırdım bulamadım. Ya ben bulamadım ya da gerçekten tarihi kaydı eski olunca  internette yok. Erdoğan yukarıya aldığım yazısından başka bir kaynak da vermemiş. Yani konuşma metnini nerden aldığı hakkında bilgi sahibi olamadım.

                   IONESCO hakkında şu bilgiye rastladım. 1967 yılında yaptığı bir açıklamada Yahudi kökenli olduğu beyanında bulunuyor. Bunu neden yazıyorum? Konuşmanın çarpıcı olduğu muhakkak. Düşündürücü ve etkileyici. Konuşma sahibinin  Yahudi oluşu da, en az konuşma metni kadar çarpıcı. Yahudi asıllı olup bu kadar derin otokontrole giren bir düşünce adamı…Hayret.

                    Filistin. Filistinlilere yapılan zulümler, işkenceler, bebek  katliamları, yurtları kendilerine dar edilen insanlar  veee Yahudi asıllı IONESCO’nun  kendisini özne olarak kullandığı sosyolojik sorgulama…Size de ilginç gelmiyor mu?

                   Bu adam 1972 de yaptığı konuşmayı  bugün yapsaydı?

                 Yazının tamamını okumuş olsaydınız; bu adam bu konuşmayı bugün yapsaydı ‘’1972 deki konuşmamdan özür dilerim. Biz o zamanlar cennette yaşadığımızın farkında değilmişiz.1972 ye kadar yaşanan dünyadan af diliyorum’’ der hemen kürsüden inerdi tespitime ( 1972’yi yaşayanlar için söylüyorum.)katılıp katılmamak  sizin tercihiniz..

                  Ne çok şey kaybettik…Bu adama haydi yalan söylüyor deyin.

                  Bir Gözyaşı  Partisi kurmaya var mısınız?

                  Siyasi  tercihiniz ne olursa olsun var mısınız?