1 hafta önce bir iddia ortaya atıldı.

İddianın içinde “Konya” var.

İddia 1: “Recep Tayyip Erdoğan çok gizli bir plan üzerinde çalışmaya başladı. Reis Konyalı bilim adamlarını külliyeye davet etti.”

İddia 2: “Ve daha önce hiçbir ülkenin cesaret edemediği tamamiyle borla çalışan bir tank yaptırma emrini verdi. Konyalı bilim adamları 6. günün sonunda tüm dünyayı kıskandıracak bir tank yapmışlardı. Bu tank bukalemun lakaplı boya değiştirme özelliğine de sahiptir. Reisin emriyle Türk tankları Irak tankıymış gibi Kerkük topraklarına girdi"

Bu iddialar, Twitter’dan paylaşıldı.

Paylaşıldıktan sonra, bir anda gündem oldu.

İddialara çok sayıda yorum da geldi.

Konya’dan bilim adamı çıkmayacağından tutun da Konya ile ilgili dalga gececi birçok söyleme varıncaya kadar…

Öncelikle en başta şunu söyleyeyim; iddialar gerçek değil.

Oldukça abartılı…

Bu arada, bor bir yakıt değildir.

Yakıtı depolayan bir maddedir.

Bor madeninin ne olduğunu bilen kişi bunları yazmaz zaten.

Kağıt üzerinde birçok proje var.

Bu projelerin içerisinde, borla ilgili bir proje de olabilir.

Ayrıca bunları yapmak, öyle zannedildiği kadar basit değil.

İşin uzmanlarına konuyu sordum.

Verdikleri cevap: “Saçma bilgiler, halkımız inanmasın.”

Ne yazık ki bu saçma bilgiler ülkemizde gündem oluyor.

Olmayan bir şey üzerinden, ülkemizin değerleri zedeleniyor.

Farz edelim ki gerçek…

Yahu böyle gizli bir bilgi paylaşılır mı?

Bu saçma bilgiler yayılarak ne amaçlanıyor merak konusu.

Bir de bu bilgiler, Cumhurbaşkanımızın isminin arkasına saklanarak yayılıyor.

“Reis şöyle dedi, Reis böyle talimat verdi” gibi cümleleri de yazarak, kamuoyu yanlış yönlendiriliyor.

Kendilerine, her şeyden haberi olan insan süsü verip, popüler olmak adına olmadık numaralara girişiyorlar.

Eğer ki dert ülkeye faydalı olmaksa, böyle olunmaz.

Yalan-yanlış bilgilerle, bilim adamları ve koca bir şehir rencide edilmeye çalışılmaz.

Vatandaşlarımızın, ters algı çalışmalarına artık karnı tok.

Ne üzücü ki Konya’ya vurmak için hazırda bekleyen ne çok kişi varmış.

Vuran vurana…

Şehri bilmeyen kişiler, “Buradan bilim adamı çıkmaz” hadsizliğini bile yapıyor.

Geçmişte bu topraklardan çıkan bilim adamlarından habersiz…

Bu konuyla ilgili bir parantez açalım ve klavye başında rast gele atıp tutanları da bilgilendirelim; Konya’da önemli çalışmalar yapıp, Nobel’e aday gösterilen bilim adamlarımız var.

Kişi, bilmediğinin düşmanıdır.

Bir şeyi bilmeden yazmak ve söylemek en büyük cahilliktir.

Ülkemiz, büyük mücadeleler vererek büyüyor.  

Bu mücadeleler verilirken, gül bahçesinin içinden geçilmiyor.

Ülkeyi çoraklaştıran bir bataklık kurutulmaya çalışılıyor.

Bunlar yapılırken, iyi görünümlü kötüler de illaki boş durmuyor.

Beyinler bulandırılıp, saçma bilgilerle kamuoyu ters yöne yönlendiriliyor.

Savunma sanayinde bir gelişme ya da yeni bir buluş olduğunda zaten gerekli görülen bilgileri devletimiz paylaşıyor.

Bu konuda, hele ki şu dönemde, devletin kamuoyu ile paylaşmadığı bilgilere halkımız itibar etmemeli.

Bunlar kirli bilgidir.

Ve artık bu kirli bilgilere, Konya alet edilmesin.

Devleti ve milletine sonuna kadar bağlı bir şehre, aslı astarı olmayan damgaları yapıştırmak, bu ülkenin insanına yakışmaz.

Yakışanı yapalım ve ona buna kara çalmak, ters algı oluşturmak yerine, “ülkemiz için ne yapabiliriz?” onu düşünelim.

Konya üzerinden üretilen yalanlara da inanmayalım.

Düşünelim, araştıralım ve sorgulayalım…

Meydanı, iyi görünümlü kötülere bırakmayalım.