Hayatımızda geriye dönüp baktığımız zaman, başımıza gelen bir sıkıntı tek başına değil, mutlaka yanında kardeşleriyle birlikte gelmiştir. Sıkıntılar bir Müslüman için nimettir. Diri kalmasına, rehavete kapılmamasına vesiledir. Bu kişiden kişiye değişse de, sıkıntılı süreçler nimet bilinmeli, kendimize gelmemiz ve toparlanmamız için fırsata dönüştürülmelidir.

Sıkıntılı bir süreçten geçtiğimiz doğrudur, bu sürecin bir müddet daha devam edeceği de. Şimdi kendimize bir çeki düzen verip bizi uçuruma sürüklemeye çalışanlara karşı tek vücut olmalıyız. Nimet bilmek dedim ya, belki de bu bizim için köprüden önce son çıkıştır, bunu idrak ederek yaşamalıyız ve buna göre tavır takınmalıyız.

Tüm Türkiye meydanlarda, çoğunluk herhangi bir girişim olma durumu olursa diye teyakkuzda. Peki günlerdir insanlar sabahın ilk ışıklarına kadar neden meydanlarda dersiniz?

Meydanlardan ince mesaj var! Bu halkı sokağa döken şey, kendi ülkesinde yetişenlerin böyle bir eyleme kalkışmasıdır. Bu millet her birçok şeyi kulak ardı edebilir belki ama ihaneti asla kabul etmez, edemez. İhanet, güveni yok eder. Güven, temeldir; temeli olmayan hiçbir şey ayakta ve hayatta kalamaz.

Bu millet, karşısında kendi memleketinin askeri ateş ettiği zaman onlara yanlış yolda olduklarını söyleyip ikna etmeye çalışan bir millettir. Öfkesini kontrol altına alır, tepkisini ortaya koyar. Gerekirse vatanı için günlerce meydanlarda nöbet tutar.

Şunu unutmayalım! Bu millet, bu ülkenin askerine karşı nöbet tutar, tankına kafa atar, uçağının üzerine atlayıp durdurma eylemine girişir. Tekrar söylüyorum, bu ülkenin askerine, tankına, tüfeğine, uçağına, helikopterine karşı bu kadar kontrol altında tutar öfkesini. Bu durum, bu ülkeden olmayanlara en/ne büyük mesajdır.

Tüm dünyaya korku salıyoruz, korkularından kendi halklarını yanlış bilgilendiriyorlar. Türk milletinin devletine, vatanına sahip çıkması onları rahatsız gösteriyor. Türk tarihine baktığımız zaman hep müdahale edilerek bu milletin yükselmesi engellenmeye çalışılmıştır. A planı geçersiz olmuşsa bir B ya da C planı mutlaka devreye konulmuştur.

Planlar yapılıyor da, aramızda bir fark var; inancımız. Sizlerin planları var elbet ama Allah’ın da bir planı var, onu bilmiyorsunuz.

Meydanlarda inananlar var, vatanına gönülden bağlı olanlar var. Türk var, Kürt var, Alevi ve Sünni var. Ak Yürekler, Bozkurtlar, Demokratlar var. Ülkesi için tek yürek olan bir Türkiye var. Bu ülkeyi bozguna uğratmaya, ayrıştırmaya ve bölmeye çalışanlara meydanlardan mesaj var!

Bir süredir ülkemizde yaşayan Suriyeli kardeşlerimiz de bizlerle birlikte meydanlarda ağlayarak nöbet tutuyorlar. Neden ağladıklarını sorduğumuzda, kendilerinin bizim milletimiz gibi direnemediğini, tanklara kendilerini siper edemediklerini söyleyip üzülüyorlar.

Sadece Suriyeli kardeşlerimiz mi böyle düşünüyor dersiniz? Tüm İslam alemi yanımızda ve bizi destekliyorlar. Sadece Mısır desteklemediğini açıkladı, onun da sebebi belli. Darbe ile devletin başına gelen birinin darbeyi bertaraf eden bir başkanı/milleti desteklemesi beklenemezdi.

Bu durum, biz inananlara toparlanmak için sunulan bir fırsattır. Bunu nimet bilerek son anımızda dahi elimizdeki fidanı dike derdine düşmemiz gerekiyor. Zafer naraları atıp üstünlük taslama değil, vakarlı duruş sergileme vaktidir.

Tamam denilinceye kadar meydanlardan mesaj vermeye devam ediyoruz. Vatanımız olmazsa her şeyimiz olsa ne fayda! Haydi ince mesajlar vermek üzere meydanlara!