AK Parti'de temayül yoklamasından sonra 7 Haziran seçimleri için aday belirlemede en önemli etken olan mülakat gerçekleştirildi. Milletvekili Aday Adaylarına, Türkiye'nin geleceği hakkında neler düşünüyorsunuz?, Kimi milletvekili görmek istersiniz?, Neden Aday oldunuz? Seçim bölgenizle ilgili ne gibi projeleriniz var, neden siyaset yapmak istiyorsunuz, AK Parti için ne yapabilirsiniz, siz milletvekili listesine giremezseniz, kim aday olsun gibi sorular soruldu.

Kararlar verildi, listeler bir üst mercilere sunuldu. Yeni Türkiye’nin vekilliğini yapacak isimler son virajı da aldı.

2015 seçimleri Yeni Türkiye'nin inşası için bir milattır. AK Parti Bu seçimlerde daha fazla çalışmak, çıtayı daha yükseklere çekmek zorundadır.

Osmanlı döneminde başlayıp Cumhuriyet’le devam eden “batılılaşma” hareketleri çerçevesinde gerçekleştirilen düzenlemelerle; bir taraftan toplumdaki kadın erkek eşitsizliği ortadan kaldırılmaya çalışılırken, diğer taraftan da kadının toplumda layık olduğu yere gelmesi için gayret sarfedildi. Bu maksatla Cumhuriyet öncesi yapılan düzenlemelere ilave olarak, bu dönemde çıkarılan 1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile eğitim alanında, 1926 tarihli Medeni Kanun ile sosyal ve hukukî alanlarda ve nihayet 1930 ve 1934 tarihlerindeki düzenlemelerle siyasal alanda getirilen hakların temelinde de söz konusu çabaların yattığı söylenebilir.

Zira, her iki dönemde de kadının konumu çağdaşlaşmanın ölçütü olarak görülmüştür. Hiç şüphesiz bu demokratikleşmenin de bir gereğiydi ve siyasal katılımın boyutlarını arttırması açısından da önemliydi. Batıdaki kadınların verdikleri mücadele örneğinde olmasa bile, Türk kadını siyasal hak talebini her fırsatta dile getirmiş ve sırası geldiğinde bu hakkını elde etmiştir. Toplumda yaygın bir kanaat olarak yerleşen siyasetin ‘erkek işi’ olması düşüncesi ile kadına yüklenen görevlerin daha çok ‘aile içi’ sorumluluklar çerçevesinde kalmasının etkileri fazladır.

            Kadınların aktif siyasette başarılı olabilmeleri ve siyasal haklarının göstermelik olarak var olmaması ya da bir süs, bir aksesuar  olarak Meclis’te yer almamaları için, söz konusu yaygın kanaatlerin değişmesi ve kadını siyasetten alıkoyan yasal engeller ortadan kalktı.

Bizi millet yapan ve yüzyıllardır ayakta tutan yegâne değer aile ve onun eşsiz parçası anne olmuştur. Anne demek fedakârlık, şefkat, umut ve sevgi demektir. Ne mutlu ki bize annelerin ayaklarının altına cenneti koyan bir inanca sahibiz.

Evinden, yuvasından uzakta verilen hayat mücadelesini sırtında taşıyan yine kadındır.

7 Haziran'dan sonra kadın milletvekillerimizin sayısının artacağını düşünüyorum.

Çocuk evin neşedir, geleceğin teminatıdır. Annelerde onların, geleceğin mimarıdır Milletvekili anneler ise Yeni Türkiye’nin, dünya coğrafyasına örnek olabilecek  bir  Türkiye’nin mimarı…