Suça sürüklenen çocuk olgusu ve medyanın işlevi
Hepimizi derinden sarsan Mattia Ahmet Minguzzi cinayeti sonrasında suçа sürüklenen çocuk kavramı epeyce gündem oldu. Bu kavram genellikle hukukçuların tartıştığı bir mesele iken şuan medya sayesinde toplumdaki her kesimin tartışma konusu olmuştur.
Suça sürüklenen çocuk kavramı henüz18 yaşını doldurmamış olup kanunen suç sayılan bir fiil işlediği iddiasıyla hakkında adli işlem yürütülen birey olarak tanımlanmaktadır.
Medya, suça sürüklenen çocuk olgusunun toplumsal algısını şekillendiren en önemli aktörlerden birisidir. Toplumsal vicdanın sesidir. Medyaya yansıyan haberin, yazıların dili, kullanılan görüntüler, olayın sunuluş biçimi toplumun çocuk suçluluğuna bakışını doğrudan etkiler.
Bu, çocukların büyüdükleri ortama, yaşam tarzlarına baktığımızda aslında çoğu zaman benzer durumlarla karşılaşıyoruz. Çocukluk ve ergenlik süreçlerinde yaşanan olumsuz deneyimler, çocukların şiddete eğilim göstermesine ve zamanla suç davranışları sergilemesine neden olabilmektedir.
Çocuk suçluluğunu etkileyen faktörler için sosyoekonomik durum, aile yapısı çevresel etmenler gibi birçok faktörü sayabiliriz. Bu faktörlerin her biri, çocukların suça yönelme riskini artıran önemli unsurlar olarak öne çıkmaktadır.
Suça sürüklenen çocuk olgusu yalnızca hukuki değil; sosyal, psikolojik boyutları olan çok yönlü bir konudur. Medya ise bu olgunun toplumsal bilincini oluşturmada merkezi bir role sahiptir. Medya adalet sistemi üzerinde kamuoyu baskısı oluşturabilen güçlü bir araçtır.
Bugün Minguzzi cinayeti toplumda bu kadar infial oluşturmuşsa, medyanın sayesindedir. Çoğu zaman medyada tıklanma uğruna sansasyonel haberler, etik ihlaller yapsa da toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket eden medyanın, suça sürüklenen çocuk olgusunun çözümünde yapıcı bir rolü vardır.
Unutulmamalıdır ki medyanın gücü sadece olanı aktarmakla sınırlı değildir. Aynı zamanda olması gerekeni inşa etme yeteneğine de sahiptir. Ve medya olarak bu umudu diri tutmalıyız diyor ve suça sürüklenen çocuk kavramının lügatımızdan tamamen silindiği bir dünya umuduyla yazımı sonlandırıyorum.
