Seyfullah Koyuncu
Seyfullah Koyuncu Binaya da sağlığa da denetim şart!

Binaya da sağlığa da denetim şart!

Son haftalarda artan grip ve influenza salgını sonrası hastaneler adeta dolup taşmaya devam ediyor. Uzman değilim ama bu salgının artmasında hava kirliliği ve yağış kıtlığının etkili olduğunu düşünüyorum.

Dedelerimiz boş yere söylemezdi kar yağsa mikroplar kırılır diye.

Kar yağmıyor, mikroplar kırılmıyor ama son günlerde ‘sarı serum’ nedeniyle insanlarımız kırılıyor. Ne yazık ki son günlerde bazı şehirlerde vatandaşlar ‘sarı serum’ veya ‘atom’ olarak bilinen serum sonrası hayatını kaybetmeye başladı.

Uzmanlar, serumun yanlış kullanımının şok etkisiyle solunum sistemini aniden durdurarak, can kaybına neden olduğunu söylüyor.

Ama ne yazık ki her köşe başında bir sağlık kabini ya da eczane, bu sarı serumu vatandaşlara güzel bir para karşılığında rahatça enjekte ediyor.

Böylesine riskli bir ilacın hastaneler dışında yapılması çok büyük risk barındırıyor. Bu anlamda Sağlık Bakanlığı’nın acilen bir önlem alması, genelge yayınlaması şart! Hiç değilse İl Sağlık Müdürlüklerinin bu anlamda reaksiyon alması gerekiyor.

Konya İl Sağlık Müdürü Mehmet Koç’a; Konya’daki sağlık kuruluşlarına sarı serum kullanımında tüm önlemlerin alınması, özellikle evlerde sarı serum muayenesinin yasaklanması çağrısında bulunuyorum.

YETER Kİ KARARLI DAVRANIN!

Konya’da 2 Şubat 2004 tarihinde meydana gelen Zümrüt Apartmanı faciası 92 kişiye mezar olmuştu. Üzerinden 21 yıl geçse de faciayı hiç unutmadık ama hiç ders de almışa benzemiyoruz.

Daha 10 gün önce Taşoluk Apartmanı olayında da benzer bir faciayı yaşadık.

Zümrüt Apartmanı da Taşoluk Apartmanı da dışarıdan depremsel bir yükle değil, kendiliğinden çöken binalardı. İnsan kusurunun sebep olduğu yıkımlardı.

Zümrüt Apartmanı’nda kolon kesilmişti, Taşoluk Apartmanı’nda ise yığma binanın duvarları yıkılmıştı.

Yani her şey göz göre göre gelmişti, insan eliyle olmuştu.

Bu sebeple yetkililerin kesinlikle çok sıkı bir bina denetimi başlatması gerekiyor. Özellikle altında iş yeri olan apartmanların tümü sıkı bir denetimden geçirilmeli.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın, belediyelerimizin ve AFAD’ın öncülüğünde; İnşaat Mühendisleri Odası, Makine Mühendisleri Odası ve üniversitelerimizin de katılımıyla bu denetimler yapılabilir.

Çok zor bir şey değil aslında!

Sadece kararlılık ve iyi bir organizasyonla bunu başarabiliriz.

Bugünkü gazete manşetimizde, İnşaat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Hasan Özgür Yetiştirici konuya dair önemli bir çağrı yaptı ve binalara kimlik kartı önerisinde bulundu.

Bu çağrıyı geçtiğimiz yıllarda birkaç kez dile getirip yine manşet yapmışlığımız olmuştu.

Tıpkı otomobillerin vizeden geçtiği gibi binaların da vizeden geçmesi gerekiyor. Eğer bu hayati konuyu bizim vatandaşın keyfine bırakırsak daha böyle faciaları çokça yaşamaya devam ederiz. O sebeple bu konu önemli.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Seyfullah Koyuncu Arşivi