Ömer Kocabaş

Ömer Kocabaş

Çıkar Masası neden birleşti?

Çıkar Masası neden birleşti?

Geçen hafta bir yandan çıkar masasının neden dağıldığını anlatırken diğer yandan da “Tabi siyaset bu, ofsayta düşmemek için İYİ Parti’nin masaya dönme olasılığı başta olmak üzere alternatif aday için de bir açık kapı bırakalım” demiştik. Çünkü masanın bir de yurtdışı ayağı var. Amerika, İngiltere ve Almanya’da masanın akıl hocaları arasında. Hepsinin hedefi de ortak; Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan kurtulmak. Hâl böyle olunca da bir şekilde kıvırıp masayı yeniden topladılar. Seçime kadar dayanıp, kendi cumhurbaşkanı adayına sahip mi çıkacaklar, yoksa köstek mi olacaklar göreceğiz(!)

Kurban bayramında bile büyükbaş hayvan için en fazla yedi kişi bir araya gelebilirken altılı masa denilen oluşum an itibariyle dokuza çıktı. Ankara ve İstanbul büyükşehir belediye başkanları da cumhurbaşkanı yardımcısı olacaklarmış. Akşener’i ikna edebilmek için resmen kaçak kat çıktılar. Tabi bu iki belediye başkanını cumhurbaşkanı uygun gördüğü zaman görevlendirecekmiş. Yani Kılıçdaroğlu eğer kazara cumhurbaşkanı olursa şuan için uygun görmüyorum, arkadaşlar belediyedeki görevlerine devam etsinler diyebilecek. Zaten bu iki isime sırf vitrinde dursun diye yardımcı unvanı verilmeye çalışılıyor. Çünkü onlarında kendi çaplarında bir kitleleri var. Bizzat muhalif kesimin yaptığı anketlerde ayrı ayrı Kılıçdaroğlu’ndan fazla oy alabilecekleri görülüyor.

Muhalefet ne şiş yansın ne kebap felsefesi ile derme çatma masayı genişlettikçe genişletiyor. Masanın diğer ortağı HDP’de artık görünür olmak istiyor. Yerel seçimde olduğu gibi yemeği mutfakta ayrı yemeyip bizzat masaya oturup, gizliliği bir kenara bırakarak aşikâr olacaklar. Demirtaş, Akşener’e açık mektup yazarken, HDP eş başkanı o Kılıçdaroğlu buraya gelecek diyor. Kılıçdaroğlu elbette görüşeceğim diyor. Akşener, Kılıçdaroğlu masa adına değil, kendi adına görüşebilir sakıncası yok diyor. HDP, biz CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile değil, Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu ile görüşeceğiz, elbette taleplerimiz olacak cevabını veriyor. Kısacası o onu diyor, bu bunu söylüyor, ortada neresinden tutarsanız elinizde kalacak bir ittifak var. Muhalefet cephesinde değişen bir şey yok. Cumhurbaşkanı Erdoğan nefreti uğruna bütün tuşlara aynı anda basıyorlar…

Muhalefetin bu hamlelerini sorgusuz sualsiz kabul edecek bir kitle elbette mevcut. Çünkü bunu yerel seçimde gördük. Ankara’da milliyetçi, ülkücü olduğu söylenen eski MHP’li Yavaş, CHP’nin adayı olarak HDP’nin açık desteğiyle belediye başkanı oldu. Seçmenin büyük bir kısmı bunu sindirebildi. ANAP’lı bir aileden gelen İmamoğlu’da İstanbul’da CHP’nin adayı olarak HDP’nin desteğiyle seçildi. Denge siyaseti uğruna adam bir bakmışsınız Eyüp Sultan’da Yasin okudu, bir bakmışsınız içkili balık lokantasında büyükelçilerle kadeh tokuşturdu. Aynı senaryonun bir benzerini hatta daha açığını bu seçimde de göreceğiz. Ankara ve İstanbul’un son dört senedeki hâline bakıp ders çıkaranlar elbette olacaktır.

Muhalif seçmen arasında olaya takım taraftarlığından ziyade daha gerçekçi bakabilenler seçimin sonucunu belli edecek. Kılıçdaroğlu’nun şahsıyla ilgili yorum yapmak istemiyorum. Bugüne kadar katıldığı bütün seçimleri kaybetmiş, tek amacı parti içindeki iktidarı elinde tutmak olan bir isim. Ya yurtdışından sağlam bir söz aldı ya da yaş 70’i geçti olursa cumhurbaşkanı oluruz olmazsa gider eve torun bakarız diye düşünüyor. Diğer türlü kaybetmesi muhtemel olan bir seçime balıklama aday olmaz, geçmişte olduğu gibi yine gölgede kalmayı tercih ederdi. Çıkar masası, eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan kurtulmak istiyorsan bize oy vereceksin diyor. Aralarındaki zıtlıkları ilkesizlikleri, kirli ayak oyunlarını, HDP gerçeğini falan düşünmeden insanların oy vermelerini bekliyorlar. Buna teşne bir kitle elbette var ama dediğimiz gibi olaya soğukkanlı, gerçekçi bakabilenler sonucu belirleyecek. Elbette hükümetin seçime kadar göstereceği performansta etkili olacak.

Seçime ortalama iki ay gibi kısa bir zaman kaldı. Bakalım daha hangi hamlelerle karşılaşacağız. Önümüzdeki günlerde çıkar masası milletvekili sayısında yine bir anlaşmazlığa düşecektir. Gerek cumhurbaşkanlığı adaylığı, gerekse de milletvekili listeleri resmi olarak belirlenesiye kadar bu pilavın daha çok su kaldıracağı kesin. İzleyip göreceğiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ömer Kocabaş Arşivi
SON YAZILAR