‘’ Ucuz etin yahnisi yenmez.’’ TÜRK ATASÖZÜ
**
Denetimsiz ithalat nedeniyle market ve mağaza raflarının çin mallarıyla dolduğu, aynı ürünleri Türkiye’de üreterek istihdam sağlayan, vergi ödeyen yerli üreticinin ise perişan olduğunu bilmeyen yoktur. Ülkemize giren Çin mallarını göz önünde bulundurursak bu ürünlerin ciddi hastalıklara yol açtığı aşikardır. Özellikle sağlık ve kozmetik ürünlerinden uzak durmanız gerekmektedir. Sağlık ürünlerinin ucuzluğu bakımından özellikle bayanlar tarafından fazlasıyla tercih edilmekte ancak kanserojen madde içerdiğini sağır sultan bile duydu. Kalitesiz tıbbi sarf malzemeleri ölüm saçıyor. Ameliyatta dikiş atarken kırılan iğneler, kopan iplikler, laparoskopide karın içinde parçalanan trokarlar, damar içinde kopan anjiyo telleri, daha hastaneden çıkmadan düşen diş dolguları…
Bu örnekler kalitesiz sarf malzemelerinin yarattığı sıkıntılardan sadece birkaçı. Say say bitmez…
Sadece bunlar mı? Tabi ki hayır. Ayakkabıdan cep telefonuna, tel zımbadan oyuncağa, sütyenden musluğa kadar bin bir çeşit alet edevat; kanser, alerji, radyasyon ve beyin hasarlı hastalıklara maruz bırakıyor. Made in China ya da Made in P.R.C etiketlerine dikkat edin. Mümkün mertebe Çin mallarını el dahi sürmeyin, Türk Malını tercih edin, ki bu sebeple hem para ülkemizde kalsın hem de işsizlik sorunu yaşanmasın. Bizim mallarımız daha kaliteli ve güvenlidir. Yerli malı halkın malıdır. Çin'de bırakın Standardizasyonu, kaliteyi, kontrolü, ortada sahteciliğe karşı ceza uygulayabilecek
ne kanun ne de otorite var. Peki insanlar neden bu kalitesiz malları satın alıyor?
Sebebi şu; Çin mallarının hammaddeleri, daha önce kullanılmış ve geri dönüştürülen petrol türevi malzemelerden, metallerden ve hurdadan yapılmaktadır. Ucuzluğu buradan kaynaklanıyor. Bir de herkesçe bilinen ucuz iş gücünden.  İrili ufaklı her yaştan insan sağlıksız şartlarda,hiçbir güvencesi olmadan can-siparane çalışmaktadır.
Gelinen noktada, gerçeği gören birçok AB ülkesi Çin’den oyuncak ve birçok mamulün ithalatını yasaklamıştır.
Peki akla şu soru gelebilir? Neden bazı ülkeler Çin’de üretim yapıyor?
Çünkü vergi az, bazı eyaletlerde nerdeyse vergi yok.
İş gücü çok ucuz ve sosyal hak zaten yok, sosyal hak isteyen işten kovuluyor, onun yerine o işe girmek için can atan milyonlarca işsiz güçsüz aday var.
Bir yanda kanser hücreleri gibi çoğalan dandik çin mallarıyla rekabet etme derdindeki üretici, diğer yanda sağlıksız ürünlerle baş başa bırakılan çaresiz tüketici.
Daha da vahimi; artık sadece çin malları değil aynı zamanda çinliler de kaçak olarak
Türkiye’ye girmekte ve çalışmaktadırlar.
Buna kim dur diyecek? Bir ülkenin istikbali, ekonomisi, nesilleri tehdit altında!
‘’Ucuzdur vardır illeti, pahalıdır vardır hikmeti.’’ Diye düşünmeli, şuurlu ve hesaplı olmak mecburiyetindeyiz.
Satın aldığınız her bir ithal ürün, bir Türk işçinin sokağa salınması manasına gelmektedir.
Bu mallar çok sayıda insana ekonomik kayıp ve bazı yıkımları da beraberinde getirmekte.
Gelin paranızı çöpe atmayın! Türk mallarını küçümsemeyin! Dünyada her kalitede mal üretebilecek  tek ülke varsa o da Türkiye’dir.  Türk malını korumak, sahip çıkmak bir vatandaşlık görevidir.

 **
Çinlinin biri ayakkabı satıyormuş. Bir yandan da bağırıyormuş:
“Altı kağıt, altı kağıt”
Tabi millet “Vay, altı liraymış. Bi’ tane de biz alalım bitmeden.” Diyerek
yarım saate kalmadan bitirmişler ayakkabıları.
Ama ertesi gün bütün müşteriler geri gelmiş ve:
“Ulan çinli. Sen 6 kağıttan ayakkabılar sattın. Bunların altı kağıt be kardeşim.”
“Ee.. Ben size ne dedim?”
Eee… Peki ben size ne dedim?

**
Ez-cümle, Canını seven çin mallarından uzak dursun. Ülkesini en çok seven Yerli Malı satın alandır…