Prof. Dr. Fatih Mehmet Öcal
Prof. Dr. Fatih Mehmet Öcal Ders Almayan Ülke: Türkiye

Ders Almayan Ülke: Türkiye

Ülkemizin bir türlü olumsuz gelişmeler cenderesinden kurtulamamaktadır. Tabi ki bu durum, birçok ülke için geçerli bir olgudur. Ancak Türkiye’nin, özellikle gelişmiş ülkelerin yürütme organlarının sorunları belirleme, farkına varma ve kalıcı uygun çözümler sunması noktasında, negatif ayrıştığı görülmektedir. Bu nedenledir ki, başta iktisadi olmak üzere siyasal, sosyal ve askeri sorunlar karşısında yıllardır reçete olarak sunulan uygulamalara rağmen başarılı olunmadığı ortadadır. 102 yıllık cumhuriyet dönemine ekonomi penceresinden incelendiğinde istisnai birkaç yıl hariç başta enflasyon olmak üzere, emek yoğun üretim zincirini kıramayıp sermaye yoğun teknolojiye en azından yarım asırdır geçilemediği gibi, cari açık, dış ticaret açığı, bütçe açığı, ödemeler dengesi açığı, ithalata bağımlı ihracat, ağırlıklı olarak tüketim malları ithalatı ve hammadde ihracatı gibi temel sorunlar, uygulamaya konulan ekonomi politikalarına rağmen ortadan kaldırılamadı. Üzerinde durulması gereken asıl nokta, II. Dünya Savaşı sonrası taş üstünde taş kalmayan Almanya ile, kişi başına düşen geliri ülkemizin üçte biri kadar olan Güney Kore’nin yaklaşık 40 yıl içinde kat ettikleri mesafe göz önüne alındığında bizim neden geri kaldığımızdır ki, maalesef ne yönetenler nede yönetilenlerin konunun üzerine eğilmedikleri anlaşılmaktadır. Bu sonuç hükümetlerin spontane, geçici ve popülist uygulamalarla zaman kaybettiklerini göstermektedir.

Ekonomi açısından ülke olarak 2000-2023 döneminde bir arpa boyu yol alamadığımızı söz konusu dönemde gelişmekte olan ülkelerin; enflasyon ortalaması %6.3, Cari Açık/GSYH oranı %1,4, Dış Borç Stoku/GSYH oranı %29,9 iken, ülkemiz için bu verilerin sırasıyla %20.3, -%3.4 ve %45.8[1] olması açıkça göstermektedir.

Ekonominin röntgeni niteliğindeki 23 yıldaki başarısızlık durumu, ne yazık ki ticaret, alım satıma konu olan tüm sürecin kontrol edilemeyip piyasaların sektörde başı çeken birkaç tekelleşmiş firmanın kontrolüne bırakılıp rekabet ortamının oluşturulamamasına bağlı olarak fiyatların kontrol altına alınamaması, kira fiyatlarının arz-talep koşullarına göre belirlenememesi;

Ülkemizde ekonomi alanında görülen keşmekeşlik ve kaos ortamı; işletmelere verilen faaliyet ruhsatları, trafik, eğitim, konut yapımı aşamasında denetleme süreci ve oturum ruhsatları, çevre düzenlemesi ile kentsel dönüşüm gibi alanlarda da karşımıza çıkmaktadır. Yakın zamanda yaşadığımız deprem felaketi, Karadeniz bölgesinde hemen her yıl görülen toprak kaymaları ve sel baskınlarına rağmen aynı olayların tekrar yaşanması, binaların asgari sağlamlık kriterlerini karşılayamaması, yapılmasına izin verildikten sonra denetim eksikliği, geç kalınmadan önlem alınmaması gibi nedenlerle çökmesi (2 Şubat 2004 tarihinde Konya’daki Zümrüt apartmanının yıkılmasından 21 yıl sonra Konya’da yine 4 katlı bir binanın yıkılması);

Son 23 yılda aynı hükümetle yönetilmemize rağmen ilk, orta ve yüksek öğretim politikalarının zamanın gereklerini karşılayacak düzeyde sistemli bir eğitim politikası oluşturulamaması (ilk öğretimde adeta devrim olarak her yıl yapılacağı açıklanan seviye belirleme sınavının 2 yıl uygulandıktan sonra, yine devrim gibi anlatılarak tekrar kaldırılması gibi birbirine tezat kararların alınmasına rağmen her iki durumunda alkışlanması);

Hukuk, kentsel dönüşüm, trafik, çevre düzenlemesi, kamu kurumlarının kendilerinden beklenen asgari görevlerini dahi yerine getirememesi, belediyelerin faaliyetlerinde istikrarlı uygulamalara geçilmemesine bağlı benzer olumsuz sonuçlar, neredeyse tüm konular için geçerlilik göstermektedir.

Ortadaki gelişmeler ışığında, genellikle gelişme yolundaki ülkelerin yanı sıra Türkiye özelinde kalıcı çözüm için öncelik verilmesi gereken ilk unsur, halkın bilinçlenerek kısa sürede palyatif (geçici, suni, yapay) çözümler getirmesine rağmen orta ve uzun dönemde olumsuz sonuçlara neden olan politikacılara ve politikalarına pirim vermemesidir.


[1] 21. Yüzyılın İlk Çeyreğinde Türkiye Ekonomisi ve GOÜ Karşılaştırması, https://www.mahfiegilmez.com/2025/01/21-yuzyln-ilk-ceyreginde-turkiye.html, ET:25.01.2025.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof. Dr. Fatih Mehmet Öcal Arşivi