12 Temmuz gününü memleketimiz Azerbaycan’dan bir haber aldık. Ermeniler Karabağ toprağı ile alakası olmayan, kendilerinin bile kabul ettiği sınırdaki Tovuz şehrine saldırmışlar. Tovuz, Azerbaycan’ın kuzeybatısında ve Ermenistan sınırında bulunan bir şehir.

Tovuz saldırısı, öyle taciz saldırısı falan değildi. Ağır silahlardan ve yeni askeri mevki almak için yapılan saldırıydı. Tabi ki, Azerbaycan bu saldırıyı geri püskürttü. Fakat, maalesef bunun bedeli bize ağır oldu. Üst rütbeli subayların ve bir sivil vatandaşın da aralarında bulunduğu 13 kişiyi şehit verdik.

Ermenilerin ekonomik durumunun iyi olmadığı, herkesçe malumdur. Üstelik, Ermenistan’ın korona sebebiyle çok zorluk çektiğini ve esas gelir kaynakları olan lobi paralarında da salgından dolayı aksama olduğu biliniyor. Peki, böyle bir durumda yeni askeri mevki için, hele-hele Karabağ ile alakası olmayan bir noktaya neden saldırsın?

Bu sorunun bir değil, birkaç cevabı var. Birçoğu da Rusya’yı gösteriyor. Bu işin arkasında Rusya’nın olduğunu biliyoruz. Bunu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’da konuşmasında, üstü kapalı bir şekilde vurguladı. Peki, Rusya’nın buradaki amacı ne?

Birinci ve en önemli sebebi elbette ki, enerjidir. Bu konuyu araştırırken, çatışmadan 10 gün önce, 2 Temmuzda tarihinde Euronews’ta çıkan bir haber dikkatimi çekti. Haberin ilgili kısmını olduğu gibi yazıyorum: “Uzmanlar, enerji ilişkilerindeki bu değişimin ve Rusya'nın pazar payının bir ay içerisinde 389,7 milyon m3 gaz satışı ile geçtiğimiz yılın aynı dönemindeki yüzde 33’lük paydan yüzde 9,9'a gerilemesinin, bunun karşılığında Azerbaycan’ın yüzde 23,5 pay almasının siyasi bir izdüşümü olup olmayacağı konusunda bölünmüş durumdalar.” Yani diyorlar ki, Azerbaycan’ın, Rusya’nın yerini almasının bir bedeli olacak. Saldırılan Tovuz da Azerbaycan’dan Türkiye’ye giden gaz, petrol ve demir yol hatların geçtiği kilit bir şehirdir. Şimdi anladınız mı neden saldırı için Tovuz’un seçildiğini?

Sadece bu da değil. Ermenistan’ın şimdiki yönetimi Rusya’ya deği,l batı ülkelerine yakın. Rusya’da Ermenistan’ı, yeniden kendi kontrolüne almak için böyle bir plan kurdu. Nitekim, Azerbaycan karşı atağa geçince, Paşinyan yönetimi Moskova’dan yardım istedi. Saldırıyı da Ermenistan içersindeki Rusya yanlılarının yaptığını düşünüyorum. Diyeceksiniz ki, madem Paşinyan batıya daha yakın, o zaman neden saldırıları devam ettirdi?  Bunun sebebi de çok açık. Paşinya’nın göreve gelmeden önce verdiği vaatlerinin birçoğunu gerçekleştirememesi ve ekonomik durumun daha da kötüleşmesi, Ermeni halkının tepkisini çekti. Bu saldırıyla da Paşinyan, tepkini başka tarafa yöneltmek için eline fırsat geçti.

Başka bir sebebi de Türkiye’nin, Kuzey Afrika ve Arap coğrafyasındaki önü alınamaz yükselişi. Başta Rusya olmak üzere batı devletleri, özellikle de Libya’da, Türkiye’nin ilerleyişinden bir hayli rahatsızlar. Bu saldırıyla da Türkiye’nin dikkatini Libya’dan çekmek istiyorlar. Hatırlarsanız, Azerbaycan’daki saldırıdan sonra Türkiye’nin Suriye’de kurtardığı bölgelerde bombalı saldırılar yaşandı. Bunun da aynı planın, başka bir parçası olduğunu gösteriyor.

Sonuç olarak, Allahın izni ve Türkiye’nin geri çekilmeksizin Azerbaycan’a tam destek vermesiyle, bu planların bir kısmını bozduk. Buda bize şunu gösteriyor, biz bir ve beraber olursak hiç kimse bizi yenemez. Allah, Generalimiz Polad Haşimov başta olmakla vatanımız ve milletimiz için canlarını feda eden tüm şehitlerimize rahmet eylesin.