28 Mayıs 2022 tarihinde Bayındır Otelde Gençlik çalıştayı yapıldı. Konya Sivil Toplum Platformunun öncülük ettiği bu çalıştaya Selçuk Üniversitesi, Konya Büyükşehir Belediyesi ve sivil toplum kuruluşları destek verdi.  Onar kişilik on ayrı masadan oluşan çalışma grupları, gençliğin sorunlarını ve çözüm önerilerini dört başlık altında masaya yatırdı. Bu başlıklar;  gençlerin aile içi iletişim sorunları, gelecek kaygısı, sosyal medya ve dijital sorunları, manevi ihtiyaçları başlıklarından oluşuyordu.

Günün sonunda her masa bu başlıkları bir sorun olarak gördü, bu sorunların çıkış sebeplerini ve bu sorunlara ne gibi çözümler bulabileceğimizi ortaya koydu. Yüz otuz kişiden oluşan çalışma grupları yaptıkları çalışmanın sonuçlarını kendilerine verilen süre dâhilinde hâzirûnun huzurunda tek tek sundu. Bu çalışmaları yapanların % 70’i gençlerden, gerisi de onlara yakın yaş gruplarından oluşuyordu.  Çok enteresan sonuçlar çıktığını söyleyebilirim.

On masanın ele aldığı gençliğin sorunları, bu sorunların sebepleri ve çözüm yolları  sonuçları, bilimsel açıdan değerlendirilecek, rapor haline getirilip sivil ve resmi bütün kurum ve kuruluşlarımıza iletilecektir. Bundan sonrası, kamu gücünü elinde tutan ve sahada bu konularla ilgili politika geliştiren uygulayıcılara düşmektedir. Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu Başkanı Prof. Dr. Önder Kutlu hocamızın açılış konuşmalarında da ifade ettikleri gibi,  gençlerimiz, devletimizin, milletimizin, sivil toplumun gelişmesi bakımından medarı iftiharımızdır. Dijital çağda, gençlerin bakış açıları çok farklıdır. Olaylara daha farklı bakıyorlar, onlar gelişmeleri farklı değerlendiriyorlar. Biz büyüklere düşen görev, onların konuşma, tepki ve söylemlerinden ne dediklerini, ne istediklerini doğru bir şekilde anlamak, ona göre geliştirdiğimiz dil sayesinde onlara kolay bir şekilde ulaşabilmektir.  Zaten bu çalıştayın yapılış amacı da budur.

Gençlik, insan hayatının baharıdır. Gençlik, geleceğimizdir. Bizlere düşen görev; gençliğimizin inanç, eğitim, gelecek kaygısı, iktisat, sosyal medya, manevi ihtiyaçlar, aile gibi  sorunlarını tespit edip çözmek ve onlara doğru rehberlik yapmaktır.  Eğer bizler gençlerimize sahip çıkmaz, onlara doğru rehberlik yapmazsak gençlerimizi kaybedebiliriz. O zaman da vah-tuh demenin bir anlamı kalmaz. Bu çalıştayın çalışma grupları arasında ülkemizde eğitim-öğretim gören yabancı gençlerimiz de vardı. Onlar da görüşlerini dile getirdiler. Dünyanın küresel bir köye dönmesi de şunu gösteriyor ki, her ne kadar bazı yerel farklılıklardan dolayı sorunlarda farklılaşmalar olsa da hemen hemen her ülkenin gençlik sorunları birbirine çok benzemektedir.  

Sonuç olarak, ben de başta gençlik çalıştayını düzenleyen ve destek veren kuruluşlarımıza, görüş ve düşünceleriyle katkıda bulunan değerli katılımcılara çok teşekkür ediyorum. Umarım bu çalıştayın  reel şartların bir ürünü  olan sonuçlarının raporu tozlu raflarda nisyana terkedilmez. Uygulayıcılarımız tarafından dikkatle okunur ve hemen uygulama konusunda tedbirler alınır ve acil adımlar atılır.  Birileri gençlerimizi psikolojik algı oluşturarak Z kuşağı adı altında farklı kulvarlara itmeye ve bu milletin ruh kökünden uzaklaştırmaya çalışmaktadır. Buna fırsat ve geçit verilmemelidir. Özellikle iktidarın bu sese kulak vermesi ve ciddi anlamda adımlar atması milletimizin ve İslam âleminin geleceği için çok önemlidir. STK Başkanı Sayın Önder Kutlu hocamızın kapanış konuşmalarında başka müjdeleri de olmuştur.  Aynı konu minvalinde bu yılın Kasım ayında düzenlenecek olan Ufuk Turunun konusu da Gençlik olacaktır.  Ben tekrar bu çalıştayı düzenleyen, fikirleriyle katkıda bulunan, bu çalıştayın yapılmasına maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen tüm kuruluşlarımıza ve sivil toplum örgütlerine yürekten teşekkür ediyorum.