Düşme hattındaki takımlarla 2 maçlık puan farkı kalan 10 maçta çok fazla bir fark değildi. Konyaspor’un Erzurumspor maçı öncesinde rahatlamaya ihtiyacı vardı. Yeni teknik direktör ile sahaya daha diri bir Erzurumspor’un çıkacağı belliydi. Kaliteli ayaklardan kurulu bir takım olan ancak bugüne kadar sistem sorunu yaşadığı için istediği sonuçları alamayan Erzurumspor’un Yılmaz Vural ile ne yapacağını kestirmek zordu.

Cikaleshi’nin çabası ve Milosevic’in düzgün şutu sonrası öne geçen Konyaspor, duran top zaafını yine çözemedi. Sadece 6 dakika önde kalabilen Konyaspor, 15. dakikada bom boş pozisyon vererek rakibin golüne engel olamadı.

Bytyqi’nin pozisyonunda top ayağından açtığı için penaltı verilmeyebilirdi. Rakiple ikili mücadele gibi görünse de Erzurumsporlu oyuncunun ayağıyla yaptığı darbe Konyaspor’un penaltı kazanmasını sağladı. Kim atsın? Diye sorsalar, “Bytyqi atsın” diye cevap verirdi birçok kişi... Ama o forvet özgüveni yok mu? İşte sanki her maçta penaltı olunca forvet atacakmış algısı, bu yanıltıyor insanları... Bu takımın daha önce Vukovic ve Skubic penaltıcısıydı. Skubic, biraz zorunluluktan oldu. Ancak Vukovic, takımda en net penaltıları kullanan oyuncuydu. Daha takımın penaltıcısı kim onu bile bilmiyoruz. Duruma göre herkes atıyor anlaşılan... Kritik anlarda risk alabilecek ve güven veren bir penaltıcımız yok! Frikik, duran top demiyorum... Penaltıcı yok!

Kaçan penaltıdan sonra Abdülkerim’in attığı gol olmasaydı, Konyaspor, o penaltıyı mumla arardı. Fırsatların bu kadar hunharca harcanmaması gerekiyor.

Penaltı pozisyonu haricinde iyi mücadele eden Cikaleshi, birçok pozisyonda ayağında top tutarak takımı ileriye taşıdı... Ona destek geldiğinde Konyaspor etkili oldu. Destek gelmediğinde ise rakip stoperlerin arasında uzun süre direnmesi zordu...

Konyaspor, kazandı kazanmasına ancak hala takım oyununa adapte olamayan futbolcular var. Sekidika ve Bytyqi’nin daha çok takımla birlikte hareket etmesi gerekiyor. Bytyqi’den asistten ziyade oyunsal anlamda katkı da beklememiz çok doğal... Sadece orta yap gol olsun diye alınmadı sonuçta! İstatistikleri güzel ancak oyunsal anlamda katkısı az. Takım oyununa adaptesi düşük. Teknik Direktör İlhan Palut’ın Bytyqi noktasında kararsız olduğunu düşünüyorum. Takım oyununa adapte olduğunda ise bu kararsızlığı son bulacak.

Abdülkerim ve Ahmet için ayrıca bir parantez açmak gerekiyor. Allah nazarlardan saklasın. Abdülkerim biraz çılgınca oynasa da Ahmet, daha ne yaptığını bilen bir görüntü sergiliyor. Bu da birbirlerinin açıklarını kapatmayı sağlıyor.

Bu arada sezon başından beri en iyi oyununu ortaya koyan Milosevic’in direkten dönen şutu gol olmalıydı! Haftanın golü olurdu.