Selamun Aleyküm

Saygı değer Yeni Haber  Okuyucuları

              Bugün sizlerle hepimizin ortak derdi olan benimde bu aralar kızım ve oğlumla aktif bir şekilde yaşadığım bir

konu hakkında ki düşüncelerimi paylaşmak  istiyorum. Çocukların tabiriyle ‘’Ergenlik’’. Çocukluktan erişkinliğe geçiş dönemi olarak tarif edilen bu duruma maalesef günümüzde çocuklarımızın ebeveynlerini kullanma ve bazı yaramazlıklarını buna sığınarak normalleştirme çabaları da diyebiliriz.

Geçmiş dönemlere bakıldığında dile bile getirilemeyen bu durum çocuklarımızın fiziksel gelişimlerinin yanı sıra asilikleri fevrilikleri ve bazen de saygısızlıkları kapsıyor.Bizim çocukluğumuza bakıldığında ne büyüklerimize saygısızlık vardı ne de küçüklerimizle bir anlaşmazlık.

        Ergenlik kavramı  içerdiği mana itibariyle tamamen batıya ait olan ve İslami kuralları ihlal ettiren bir durumdur.Birey ben artık ergenim  diyerek ailesine baskı yapabilmekte ve batı toplumlarında olduğu gibi özgürüm, kimse bana karışamaz, istediğim saatte eve gelirim ,istediğimle gezerim mantığıyla hareket edebiliyor.Bizim örf ve adetlerimizde bulunan aile yapısının bozulmasına sebep oluyor.Allah’u Teala  İsra Suresi 23.Ayette ‘’Anne babana öf bile deme’’buyuruyor.Bizim dinimizde ve kültürümüzde ergenlik diye bir kavram yok .Bizde akıl baliğ olmak var buda dini sorumluluğun başlangıcını temsil ediyor.

           Sizlerden ricam batının bize empoze etmeye çalıştığı ve amacı sadece Müslüman aile yapısını bozmak olan bu kelimeyi mümkün olduğu kadar kullanmayın.Kullanmayın ki çocuklarımızda bu kelimeye sığınmayı  düşünmesinler .Anatomik bir yapı olan fiziksel gelişimin beraberinde hatalar yaptırabileceğini ve bu hataları ailelerin görmezden geleceğini sanmasınlar.Bizi insan yapan ülke yapan olmazsa olmazımız,inancımız ve onun gerektirdiği  ölçüler ışığında kurulan yuvalarda yetiştirdiğimiz evlatlarımızdır.Bu psikolojide bulunan çocuklarımıza İslami kültürden örnekler vermeli ve ergenliğin bireysel özgürlükler için başkaldırış değil de İslami gereklilikleri yerine getirme yaşının geldiğini gösteren bir dönem olduğunu hatırlatmalıyız.

            Özellikle sınav baskısının da bulunduğu bu dönemde evlatlarımıza sahip çıkmalı onlarla anlayabilecekleri şekilde iletişim kurmalıyız. Kalplerini kırmak dayatmacı uygulamalarda bulunmanın onları bizden uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramayacağını bilmeliyiz.’’Haklısın ama bazen sabrımızı çok zorluyorlar ‘’dediğinizi duyar gibiyim.bende dahil olmak üzere bazen çileden çıkabiliyoruz.O anlarda peygamberimizin şu sözü aklıma geliyor.’’Sabır ilk öfke anında olur.’’Dolayısıyla sabrettiğimiz ve çocuklarımızı anladığımız sürece kaybeden değil kazanan oluruz Allah’ın izniyle.

         Yavrularımızı Kur-an sünnet ışığında yetiştirirsek güçlü birey, güçlü aile, güçlü toplum ve güçlü devlet oluruz. Ve bizi savaşlarla silahlarla alt edemeyen  batı  zihniyetinin evlatlarımızı bozup bizi temelden çökertmesine izin vermeyiz. Sizlere naçizane tavsiyem evlerinizde her gün bir sayfada olsa Kuran’ı Kerim okuyun çünkü Kur-an gönüllere ferahlık verir.

        Rabbim bizlere kendine layık kul ,Rasul’üne layık ümmet,devletine milletine hayırlı evlat yetiştirmeyi nasip etsin inşaallah. 
 Allah’ a emanet olun…